Hadis-i Şerifte:“İkindiden sonra, uyuyup da aklını kaybeden kimse, yalnız kendini kınasın.”(Kenzu’l-Ummal, h. No. 41362) buyrulmuştur.
Uykunun üç zamanı var ve üç ayrı hükmü vardır:
Gaylule: Bu uykunun zamanı; sabah namazının girmesiyle başlar, kerahet vaktinin bitiş zamanı olan güneşin doğmasından yaklaşık 45 dakika sonrasına kadar devam eder.
Bu vakit, günlük çalışmanın hazırlığını yapma zamanıdır. Güneş'in doğmasından sonra bir rehavet olup, çalışmanın şevkini azalttığından ve bereketsizliğe sebebiyet verdiğinden, hadiste “hilaf-ı sünnet(sünnete aykırı) olarak değerlendirilmiştir.
Feylule: Bu vakit, ikindi namazından sonra başlar, akşam namazına kadar devam eder. Bu uyku, insanda sersem bir hal oluşturduğundan, adeta insanın ömrünün kısalmasına sebebiyet vermiş olur, aklın kaybolması meselesi, bu sersemliğin şiddetine işarettir. Yapılan işlerin sonucunu görmek genellikle o vakitte olacağı için, o esnada uyuyan kimse, sanki o günü yaşamamış ve o günün manevî neticesini görmemiş gibidir. Bu sebeple, bu uyku da mekruh sayılmaktadır.
Kaylule: Bu uyku sünnettir. Kuşluk vaktinden başlar, öğleden biraz sonraya kadar devam eder. Yarım saat kaylule, iki saat gece uykusuna denktir. Bu uyku, teheccüd namazının rahatlıkla kılınmasına yardımcı olduğu gibi, insana kazandırdığı zindelik sayesinde çalışma enerjisini arttırır.(Nursi, Lem'alar/28. Lema).
Dinsizlerin ve muhalefetin sitesi, böyle şeyler de paylaşırmış demek. :D Ne halt olduğunuza karar verin. Bu blogu okurken yanda çıkan haberleri gördükçe midem bulanıyor.