Düşük öz değer, günümüzde insanların karşılaştığı en yaygın sorunlarından biri olsa da çözümleri hakkında yeterince konuşulmayan bir konu. Gelin, meselenin köküne inip düşük öz değerin sebeplerine birlikte bakalım!
Düşük öz değer, günümüzde insanların karşılaştığı en yaygın sorunlarından biri olsa da çözümleri hakkında yeterince konuşulmayan bir konu. Gelin, meselenin köküne inip düşük öz değerin sebeplerine birlikte bakalım!
Zaman zaman kendinize ne kadar değersiz olduğunuzu ve her şeyin ne kadar kötü olduğunu söylüyor olabilirsiniz. Bu tür öz eleştirilere gerçekten inansanız da inanmasanız da, bunu yapmanız öz değerinizi kaybetmenize neden olur. Öz değerinizi geliştirmek istiyorsanız, kafanızda kendinizi aşırı derecede eleştirmeyi ve yargılamayı bırakmanız çok önemli. Olumsuz iç konuşmalarınızı öz şefkatle değiştirmeye çalışın. Öz değerinizin zamanla arttığını göreceksiniz.
Aslında ne istediğinizi ifade etmeye istekli olmak ve istemediğiniz şeylere sağlıklı sınırlar koymanız gerekir. Kendinizi daha iyi hissetmek istiyorsanız, kendiniz için güçlü durmalısınız. Bunun için de yapmanız gerek şey öncelikle sınırlarınızı gözden geçirmektir.
Örneğin, yaklaşan bir iş görüşmesi için endişeli hissediyor ve annenizi arayıp size her şeyin yoluna gireceğini söylemesini bekliyorsunuz. Bu bir güvence arayışıdır. Güvence arayışı siz farkında olmasanız bile duygusal güveninizi yok eder. Duygusal güven, zor duygulardan kaçınmaya veya onlardan kurtulmaya çalışmadan tolere edebilme yeteneğidir. Sürekli olarak acı verici duygularınızdan kaçmaya veya 'düzeltmeye' çalıştığınızda - diğer insanların onları hafifletmesi için güvence aramayı kullanmak da dahil - beyninize zor duyguların tehlikeli olduğunu ve onlarla başa çıkamayacağınızı öğretirsiniz. Daha iyi hissetmek için diğer insanları çözüm olarak kullandığınızda, kendinize olan güveninizi ve bununla birlikte öz değer duygunuzu kaybedersiniz.
Eğer mükemmeliyetçi bir yapıya sahipseniz veya öyle bir ortamda büyümüşseniz kendinizi mükemmel olmaya zorlayıp en ufak bir başarısızlıkla karşılaşınca kendinizi değersiz hissetme ihtimaliniz oldukça yüksek. Mükemmeliyetçiliğinizi kafanıza taktığınız en küçük şeylerden başlayarak kırmaya çalışın.
Öz değer hakkında gereğinden fazla düşünmek, insanları kendileri hakkında daha kötü hissetmelerine neden olur. Yeterince değerli miyim, sorusunu sormaya başladığınız an kendinizi gerçekçi olmayan bir şekilde eleştirel ve yargılayıcı bir zihniyete soktuğunuz için zaten kaybetmişsinizdir. Kendinizi daha değerli veya değerli hissetmek istiyorsanız, öyle olup olmadığınızı saplantı haline getirmeyi bırakın. Bunun yerine, hayatta gerçekten ne yapmak istediğinize odaklanın.
Bir insan, öncelikle kendini sevmeli ve kendisiyle ilgilenmelidir. Bunlar olmadan başkalarına olan ilgisi ve sevgisi kendisinden kayıplar vermesine sebep olur. Bunun önüne geçmek için kendinize daha fazla zaman ayırmalısınız.
Bir insan kendine güvenmediği sürece yeni şeyler denemekten korkar. Denemedikçe kendisine olan öz saygısı ve sevgisi de doğal olarak düşer. Bu durum, kırılması zor bir döngüye neden olarak kişinin kendini değersiz hissetmesine yol açar.
Günümüz dünyasında, birçok şey çok hızlı ve kolay gelişirken insanların birbirlerini yargılama şekilleri de bu duruma parellellik gösteriyor. Toplumun veya medyanın beklentileri, güzellik kalıpları; kişinin toplumdan uzaklaşmasına sebep olurken öz değerini de hatrı sayılır derecede düşürebiliyor. Bunu engellemek adına hayatınızın sadece size ait olduğunu hatırlayın.
Ne yazık dünyada her geçen gün, birçok alanda karşılaşılan bir durum olan zorbalık; kişinin kendisini sorgulamasına ve çoğu zaman kendisini suçlu bulup öz değer kaybetmesine neden olur. Bu noktada, gerekirse psikolojik destek almak önemli.
Çocukluktan gelen veya yaşamın ileriki dönemlerinde yaşanan travmatik bir olay kişinin kendisini ve yaşamını sorgulama mekanizmalarını tetikleyebilir. Kişi içine çekilebilir ve kendi içinde cevabını bulamadığı sorular neticesinde kendini suçlayarak değersiz hissedebilir. Bu tür durumlarda yapmanız gereken psikolojik destek almaktır.