Muhtemelen sizin de çevrenizde bu üç karanlık özelliği karşılayan ve bunun farkında olmayan biri var. Belki de bu kişi sizsiniz?
Muhtemelen sizin de çevrenizde bu üç karanlık özelliği karşılayan ve bunun farkında olmayan biri var. Belki de bu kişi sizsiniz?
Farklı eğilimleri olan, o güne dek bunu bize asla hissettirmemiş biriyle günler, aylarca geçirmişizdir. Sadece romantik ilişkilerden de bahsetmiyoruz, bu kişi bir dost yahut iş arkadaşı da olabilir. Bencillik, uyumsuzluk yahut saygısızlık gibi durumların yanında basit kaldığı 'Karanlık Üçlü' tüm bunlardan daha tehlikeli bir kişilik bozukluğu.
Böyle biriyle karşılaştığınızda onu tanımak için bazı şeyleri çok iyi bilmeniz gerek.
Araştırmacılar üzerinde çalışmalar yaptıkları kişilerde uyumsuzluk, sorumsuzluk gibi etkiler yaratan bir kişilik bozukluğunun 'karanlık yanımızı' ortaya çıkardığını keşfettiler. Her ne kadar karanlık olsa da bu üçlünün hiç beklenmeyen kişilerde bile ortaya çıktığını gördükten sonra durumun ciddiyeti de anlaşılmaya başladı.
Narsist kişilik bozukluğuyla başlayalım. Narsisizm artık ikili ilişkilerde gerçekleşen tartışmalarda bile geçen, sıradanlaşmış bir kavram. Klinik düzeyde tanısı koyulabilen, mühim bir bozukluk olduğunu da unutmayalım. Narsist biri, sahip olduğu niteliklerin daha ötesinde bir kişilik yaratma çabasındadır, her nedense kendini ayrıcalıklı hisseder. Sahip olduklarını sürekli duyurmaya, teşhir etmeye çalışır.
Aslında ayrıcalıklı olması için hiçbir özelliği yoktur.
Liderliğe eğilimli olmaları pozitif bir etki olsa da liderlik koltuğuna geçtiklerinde kapasitelerinin sınırlı olması başlarına büyük iş açar.
Üçlünün ikincisi makyavelizmin kökeni İtalyan siyasetçi ve yazar Nicolla Macciavelli'ye dayanıyor, temel parolası 'amaca giden yolda yapılacak her şey mübahtır'. İlk bakışta azimli birinin sözü gibi duyulsa da biraz üzerine düşününce ardındaki tehlikeyi sezmek zor değil.
Şayet fayda sağlayacaksa önemli, etkili insanların yanında yer alıp onların hoşlanacağı şeyler yapmak da buna dahil. Makyavelist bir kişinin çatışmayı, tartışmayı göze alamamasının sebebi bu. Tabii çatışmadan kaçmak için insanlara gerçeği değil duymak istedikleri, onları mutlu edecek şeyleri söylemek de tercih edilebilir.
Makyavelist insan ilişkilerinde hiçbir şey gerçek değil.
Bu tip bir eğilime sahip kişi tıpkı makyvaelizmde olduğu gibi hlak dışı davranmaya meyilli olabiliyor. Ayrıca çoğunlukla yersiz durumlarda insanlarla alay edip onları küçümseme yolunu seçiyor, bundan dolayı vicdan azabı çekmiyor.
Herhalde psikopatiye sahip kişinin herhangi bir insandan en büyük farkı 'vicdan azabına' sahip olmaması. Çünkü vicdanımızın sesi bazen büyük kötülüklerin önüne geçmeyi sağlıyor, işin içine duygusuzluk girdiğinde kötülüğün de sınırı yok.
Çoğunlukla teşhisi yapılmamış, klinik testlerden geçmemiş kişiler olduğumuz için Karanlık Üçlü'nün etki derecelerine göre insanların davranışlarında yarattığı sapmalar da değişiyor. En uç noktada suç eğilimine sahip olmaları riski var, bu ciddi bir sorun. Bunun yanında yaygın karşılaşılan durumda, yani karanlıklık ölçeğinin alt kısımlarında uyum problemleri var.
Ayrıca daha belirgin olarak 'agresif' kişiliğe sahip olmaları ve bunu sürekli mantıklı bir zemine oturtmaya çalışmalarından bahsetmek gerek. Normal şartlarda herhangi bir insanın etkileneceği olaylarda yüksek seviyede kayıtsızlık göstermeleri de şaşkınlık verici özelliklerinden biri. Karanlık Üçlü etkisindeki kişinin kendi durumunun farkında olması ve bu etkileri baskılamaya çalışması şart, en azından bunun bilincinde olması gerek.
Muhtemelen sizin de çevrenizde tüm bu özellikleri karşılayan biri var. Belki de bu kişi sizsiniz?
Düşüneyim.. acaba kim ?