Sotheby’s’in çağdaş Türk sanatı müzayedesinde “1879” adlı eserinin yaklaşık 572.000 TL’ye alıcı bulmasıyla “Yaşayan En Pahalı Türk Ressam” unvanını kazanan Taner Ceylan, yurt dışından pek çok teklif alsa da Türkiye’de yaşayıp eserlerini burada üretmeyi sürdürüyor.
Bakanı tedirgin eden sıradışı fotoğraflarıyla tüm dünyanın ilgisini çekmiş olan Pınar Yolaçan, yüksek öğrenimini İngiltere ve Amerika’da tamamlamış genç bir sanatçımız. Henüz ilk sergisinde işkembe, tavuk derisi ve ciğer kullanarak giydirdiği kadınların fotoğraflarını izlediğimiz Yolaçan, çalışmalarına bugün çağdaş sanatın merkezlerinden New York’ta devam ediyor.
Avrupa Birliği’nin 2009’da “Avrupa’nın 100 yaratıcı genç yeteneği” arasında gösterdiği Tamer Nakışçı; Design Plus, Red Dot Design Awards, iF Product Design Awards gibi birçok uluslararası ödüle layık görülmüş bir tasarımcımız. Dünya onu 2005’te, fütürist Nokia 888 tasarımıyla tanıdı. Bu öyle bir tasarımdı ki bugün dahi onu hayata geçirebilecek bir teknolojiye sahip değiliz.
Madonna’dan Miley Cyrus’a, Kate Moss’tan Kim Kardashian’a dünya starlarını fotoğraflayan Mert Alaş, özellikle moda sektörünün vazgeçemediği fotoğrafçılar arasında. Bugün dergiler ve önemli markalar için moda çekimleri yapan Alaş’ın kadrajında yer almak için ünlüler adeta sıraya girmiş durumda.
Tünel Meydanı’nda yer alan ve Ayşe Erkmen imzası taşıyan “Açık Sütun” adlı heykelin yanından geçmeyenimiz yoktur sanırız. Mimar Sinan Üniversitesi, Heykel Bölümü mezunu olan Erkmen’in işleri sadece ülkemizde değil, başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın çeşitli şehirlerindeki önemli galeri, müze ve bienallerde de sergileniyor.
1949 İstanbul doğumlu olan Ayşe Erkmen, yarattığı mekana özgü sanat eserleri ve yerleştirmeleri ile tanınıyor. Onu İstanbul Modern’in hemen girişinde de sergilenen, zıplayan mayınlar videosundan da hatırlayabilirsiniz. Son yıllarda Londra, Berlin, Basel ve İstanbul’daki sergileri ile dikkat çeken sanatçının Viyana, Düsseldorf, Amiens ve İstanbul gibi şehirlerde kalıcı yerleştirmeleri bulunuyor. 54. Venedik Bienali’nde “Plan B” yerleştirmesi ile Türkiye’yi temsil eden sanatçı, yaşamını ve çalışmalarını İstanbul ve Berlin’de sürdürüyor.
Katranlı keçe üzerine metalik gümüş boya uygulayarak geliştirdiği özgün bir teknikle dünya çapında ün kazanan ressam ve heykeltıraş Vahap Avşar, 1995 yılından bu yana çalışmalarını New York’ta sürdürüyor. Avşar’ın, sanat çevreleri tarafından “minimalist ve sarsıcı” olarak tanımlanan eserleri eleştirel bir alt metne sahip.
Bir dönem ressamlığın yanı sıra grafik tasarım da yapan Kezban Arca Batıbeki, 2000’li yıllarla birlikte tamamen sanata yöneldi ve iyi de etti kuşkusuz. Sonuncusu New York’ta olmak üzere şimdiye dek beş kişisel sergi açmış olan Batıbeki, fotoğrafla da uğraşıyor. Batıbeki bugün, New York’un ünlü galerilerinden Leila Heller Gallery’nin sanatçıları arasında yer alıyor.
Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarımı bölümünden mezun olan Emrah Yücel, tasarladığı Hollywood film posterleriyle ismini tüm dünyaya duyurdu.
Emrah Yücel'in tasarladığı Hollywood filmlerinin afişleri arasında Desert Saints, The Rules of Attraction, Charlotte Gray, The Guest, Bringing Out the Dead, The Barber, Suddenly Naked, Spy Kids, Billabong Odyssey, 28 Days, Path to War, Onegin, On the Line, O, No Good Deed, Lantana, Kiss of the Dragon, Framed, Enigma, Time Machine, Dangerous Lives of Altar Boys, Real Women Have Curves, 24 Hours, The Four Feathers, Rabbit-Proof Fence, Jersey Girl, Dreamcatcher, Chicago, 007 James Bond, Frida, The Hours, Karşınızda Peter Sellers, The Big Bounce, Mindhunters, Iron Jawed Angels, Soğuk Dağ ve Kill Bill yer alıyor.
Türk sinemasında ise Mumya Firarda, Asmalı Konak ve Vizontele Tuuba filmlerinin afişlerinin tasarımını yaptı.
1972 Van doğumlu Nevin Aladağ, Münih Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümü mezunu. Halı, kumaş, perde ve ayna gibi malzemeleri kullanımıyla dikkat çeken sanatçı, özellikle duvar ve iç mekan yerleştirmeleri ile tanınıyor. Bugüne dek İstanbul, Londra, Viyana, Münih, Stuttgart, Dublin, Kudüs, Palermo, Tokyo ve Taipei gibi şehirlerde solo ve grup birçok serginin sanatçıları arasında yer alan Aladağ’ın hatırlayabileceğiniz sergilerinden biri de 2012′de ARTER’deki “Sahne” idi.
1982, İstanbul doğumlu Aslı Çavuşoğlu, farklı anlatım biçimleri deneyen ya da gerçekliği sorgulayan video, performans, yerleştirme, kitap ya da reprodüksiyonlarıyla dikkat çekiyor. Sanatçının eserleri bugüne dek Londra, Berlin, New York, Paris, Viyana, Amsterdam, Rotterdam, Sao Paolo, Seoul, Bogota, Köln, Hamburg, Dortmund, Kopenhag, Bergen, Vilnius, İstanbul ve Amman gibi kentlerdeki grup sergilerinde yer almış. 2012′de çağdaş sanat ödülü FULL Art Prize ile ödüllendirilen sanatçı, halen 2010′da ilk solo sergisini açtığı Galeri NON tarafından temsil ediliyor.
1971 İstanbul doğumlu Ali Kazma, insan faaliyetleri, işgücü, mesleki faaliyetler ve üretim sürecindeki hareketleri inceleyen ve sorgulayan video çalışmalarıyla tanınıyor. En son 12. İstanbul Bienali’nde noterlerin tekrarlayan hareketlerini inceleyen video çalışması ya da Galeri Nev’deki kişisel sergisi “Kitap” ile hatırlayabileceğiniz sanatçı, 55. Venedik Bienali’nde video serisi “Rezistans” ile Türkiye’yi temsil etti.
1946 Ankara doğumlu Gülsün Karamustafa; göç, zorunlu göç, yerinden edilme, kaçma, yer değiştirme gibi konuları sıkça işliyor eserlerinde. Yeşilçam filmlerinden gecekondu mahallelerinin yansımalarına, arabesk çağrışımlardan İstanbullu azınlıklara yaşamın içinden birçok detaya eserlerinde rastlayabilirsiniz. İstanbul, Ankara, Cenevre, Rotterdam, Hannover, Torino, Milano, Stockholm, Bonn, Salzburg, Viyana, Atina, Stuttgart gibi kentlerde solo sergileri düzenlenen sanatçının bugüne dek Türkiye’deki en kapsamlı sergisi olan “Vadedilmiş Bir Sergi” geçtiğimiz aylarda SALT’ta gerçekleşti. Rodeo Gallery tarafından temsil edilen sanatçı, yaşamını ve çalışmalarını İstanbul’da sürdürüyor.
1963 Samsun doğumlu Şükran Moral, Türkiye’nin öncü performans sanatçılarından… Sanatçı çoğunlukla kadın bedenini, kadın kimliğini ve Türkiye’de kadına olan bakışı sorgulamamızı sağlayan performanslara imza atıyor. Bu performanslarını hamam, genelev ve akıl hastanesi gibi sıradışı mekanlarda gerçekleştiren Moral, çalışmalarını İstanbul ve Roma’da sürdürüyor. Çalışmaları ve performans kayıtları Vehbi Koç Vakfı, The British Museum, İstanbul Modern ve Victoria & Albert Museum gibi koleksiyonlarda yer alan Şükran Moral’in sıradaki çarpıcı işlerini merakla bekliyoruz.
1973 İstanbul doğumlu Serkan Özkaya galeri sınırları dışında da var olan, sahiplenme ve reprodüksiyon konuları üzerine kavramsal nitelikte eserler üreten bir çağdaş sanatçı… Eserleri New York, Berlin, Amsterdam, İstanbul, Stockholm, Şanghay, St.Louis, Kentucky, Helsinki, Tallinn gibi şehirlerdeki müze ve bienallerde sergilenen sanatçı, Galerist’in sanatçıları arasında yer alıyor.
1968, İstanbul doğumlu Gülay Semercioğlu, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde tamamladığı eğitiminin ardından aynı üniversitede sosyal bilimler yüksek lisansı yaptı. Sanatçı, düz zeminlere yerleştirdiği onlarca vidaya ördüğü renkli metal tellerden oluşan soyut çalışmaları ile tanınıyor. Metal yüzeyden yansıyan ışıkla elde edilen derinlik ve tellerin yönleri ile elde edilen yüzey farklılıklarının ortaya çıkardığı formları her daim dikkat çekici. Semercioğlu’nun eserleri bugün İstanbul’da İstanbul Modern, Dubai’de Farhad Darjam Collection ve New York’ta Metropolitan Museum of Art gibi müzelerin sürekli koleksiyonlarında yer alıyor. Sanatçı, Pi Artworks tarafından temsil ediliyor.
Şükran Moral victoria beckham a ne kadar çok benziyor ya
Daha da çoğalın umarım. Bu listeye girebilecek kadar yetenekli binlerce sanat öğrencisi ve mezunu maddi kaygıdan ve sponsor eksikliğinden matbaacının yanında grafiker olarak çalışmaya itiliyor. Fakültelerde sanat yapamıyoruz. Hocanın beğenisine sunuluyor her iş. Asla özgün olamıyorsun. Akademisyenler ve proflar yetersizin de yetersizi. Çoğu bilgisayar açmayı bile bilmiyor. Öğrencilen kendi imkanlarıyla, internet sayesinde geliştiriyor çoğu zaman. Yaptığı işleri kendi aralarında gösteriyorlar hocalara değil. Of nasıl dertliyim.
Her gün artsın bu sayı. Sanat harikadır. Her birine saygım sonsuz.