Dekorasyon dendiğinde aklınıza yalnızca mağazadan alıp, evinize ya da ofisinize yerleştirdiğiniz eşyalar geliyorsa yanılıyorsunuz. Dekorasyon, eşyalarla kurulmuş düzenin çok ötesinde bir şey. Estetik, uyum, konfor, zevklerin yansıtılması ve daha pek çok şey... Kendinizi ve ruhunuzu ifade etme biçimi olan dekorasyonla ve bitki bakımıyla ilgili en çok merak edilen soruları cevapladık!
Küçük balkonunuzu en etkili ve kullanışlı şekilde dizayn etmek için dikkat etmeniz gereken birkaç püf nokta var. Bu sayede küçücük bir alan bile olsa balkonunuzu verimli bir şekilde kullanabilir ve balkonunuzda vakit geçirmekten keyif alabilirsiniz. Öncelikle balkonunuz dar ve uzunsa, konforlu sandalyeler seçmenizi öneriyoruz. Duvara yaslayacağınız küçük bir masanın iki yanına bu sandalyeleri koyabilirsiniz. Eğer balkonunuz küçük bir kare şeklindeyse zarif mobilyalar seçerek bu alanı iyi bir şekilde değerlendirebilirsiniz. Küçük kare bir masa ve etrafına koyacağınız birkaç sandalye gibi. Her iki balkonda da saksılara minik ağaçlar ve çiçekler ekleyerek ortamı daha ferah bir hale getirebilirsiniz. Eğer balkonunuzda saksı için yer kalmıyorsa, saksıları duvara monte edebilirsiniz. Dar balkonlarda bir diğer kurtarıcı mobilya ise ikili koltuklar. Küçük ikili bir koltuk özellikle balkonun duvar olan köşesine yaslandığında hem konforlu hem de kullanışlı bir alan yaratır. Ya da daha keyifli bir balkon istiyorsanız, tekli ya da ikili salıncakları da tercih edebilirsiniz. Tavandan sarkan salıncaklar fazla yer kaplamadığı için hem kullanışlı hem de eğlenceli bir ortam yaratabilir. Yine bir diğer dekorasyon yöntemi de köşeleri değerlendirmektir. Özellikle dikdörtgen şeklindeki balkonlarda zarif L şeklindeki koltukları kullanabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta ise dar alanları olduğundan geniş ve derin göstermek için, rustik gibi zemin döşemeleri seçmektir.
Öncelikle küçük mutfak dekorasyonlarında dikkat edilmesi gereken noktalar alanı olduğundan daha geniş göstermek ve kullanışlı bir alan yaratmaktır. Alanı olduğundan ferah ve geniş göstermek için doğru aydınlatmalardan yararlanabilirsiniz. U şeklinde bir tezgah hem daha az bir alan kaplaması açısından hem de depolama açısından daha kullanışlı olacaktır. Bir diğer fonksiyonel çözüm de bar kullanmaktır. Hem masa, hem tezgah, hem de dolap olarak kullanılabilen bu barlar, hem daha az yer kaplar hem de işlevsel olarak oldukça kullanışlıdır. Birçok farklı rengi bir arada kullanmak hem göz yorar hem de mutfağınızı daha dar gösterir. Beyaz ya da açık renkler kullanırsanız, mutfağınız da olduğundan daha ferah ve geniş görünür. Özellikle kullanım kolaylığı sunan depolama sistemlerinden ilham alabilirsiniz. Dar mutfaklarda zemin alanından yer kazanmak için, duvar raflarından da yararlanabilirsiniz.
Aslında bu, ucu oldukça açık bir soru. Burada öncelikle karar vermeniz gereken salonunuzu nasıl dekore edeceğiniz. Yani minimalist mi, klasik mi, rustik mi yoksa modern bir dekorasyon mu istiyorsunuz? Elbette ki yalnızca bunlar değil, bunun gibi birçok dekorasyon çeşidi olduğu için önce buna karar vermeniz ve ardından işe koyulmanız gerekiyor. Size önerimiz salon dekorasyonunuzu yaparken, dekorasyonun stil olarak size uygun olmasının yanı sıra, kullanım alışkanlıklarınıza da en müsait olanı seçmeniz.
Birçok dekorasyon stili olduğundan yukarıda bahsetmiştik. Genel çizgileriyle söyleyecek olursak dekorasyon stilleri, minimalist, endüstriyel, modern, klasik, Akdeniz, Asyatik, elektik, kolonyal, country, İskandinav, tropikal ve rustik olarak adlandırılabilir. Minimalist modern stil akımlarının içinde yer alır ve en sade dekorasyon olarak bilinir. Evinizde minimalist stili uygulamak istiyorsanız eşya ve aksesuarlarınızı dengeli bir şekilde yerleştirip, benzer elementleri gruplayarak kullanabilirsiniz. Az sayıda renk, az sayıda obje ile ferah, kullanışlı ve temiz alanlar yaratabilirsiniz. Endüstriyel stilde ise, boyanmamış tuğlalar, işlenmemiş metaller ve cilalanmamış ahşap gibi ögeler kullanılır. Genellikle soğuk renklerin kullanıldığı bu stil, ham ve soğuğu bir araya getirerek maskülen bir hava oluşturur. Akdeniz stili ise, genelde dokulu duvarlar ve mavi, açık yeşil, beyaz, toprak ve baharat renklerini içeren ögelerle oluşturulmuş bir tarzdır. Asyatik tarz ise, minimalist stile oldukça benzemesine rağmen, ahşap paneller, pürüzsüz duvar kaplamaları, parlak ışıklar ve deri, ahşap gibi doğal ürünlerle oluşturulmuş bir tarzdır. Elektik stil ise, birbirinden oldukça farklı gibi görünen, birbiriyle uymayan objeleri bir arada kullanmak üzerine kurulmuştur. Dikkatli uygulandığında bir tasarım harikası bile yaratabilir. İskandinav stilde ise, beyaz renk ve ahşap baskın olarak kullanılır. İnce perdeler veya perdesiz pencereler, tüylü kumaşlar post ve halılarla birleştirilir. Tropikal stilde ise, modern ya da klasik tarza egzotik ya da jungle temalar eklenir. Ahşap objeler ve olabildiğince çiçek, bu tarzın en belirgin özelliklerindendir.
Son yıllarda ev dekorasyonlarında en çok kullanılan tarz, karmaşadan uzaklığı ve göze hitap edişiyle modern stildir. Modern tasarımda; çizgiler düz ve sade, mobilyalar genelde keten, deri, jüt gibi kumaşlardan, açık ve akseuarlar geometrik şekillere sahiptir. Eğer salonunuzu modern bir şekilde döşemek istiyorsanız, konfor ve keyfin ön plana çıktığı oturma gruplarını tercih edebilirsiniz. Yaratıcı ve minimalist aydınlatma objeleri kullanarak, salonunuzun görünümünü canlandırabilirsiniz. Doğal malzemeler kullanmanız her zaman salonunuzun daha modern bir görünüme bürünmesini sağlar. Ahşap objeler, taş duvarlar ve şömine gibi detaylar doğal görünümü oldukça şık bir hale getirir.
Modern tarzın sadeliğinden oldukça uzak olan klasik stil, gösterişin ve şıklığın bir araya gelmesiyle oluşur. Kornişler, bordürler, süslemeler ve oymalar, fransız kapılar, şömineler, bol bol ahşap ve desenli yaldızlı kumaşlar klasik tarzın önemli detaylarını oluşturur. Eğer siz de salonunuzda klasik bir tarz yaratmak istiyorsanız, işe parlak kumaşlarla ve chester mobilyalarla başlayabilirsiniz. Altın işlemeli seramik aksesuarlar, gösterişli avizeler ve abajurlar, işlemeli perdeler bu tarzın olmazsa olmazlarıdır. Ancak unutmamanız gerekiyor ki, bütün parçaların gösterişli olduğu bir dekorasyon, ortamı fazla karmaşık hale getirerek sizi yorabilir. O nedenle eğer mobilyalarınız gösterişliyse bunu duvarlarınıza ve perdelerinize sade renkler ve düz modeller seçerek dengeleyebilirsiniz. Ya da tam aksine perdeleriniz ve duvarlarınız hareketliyse koltuklarınızı daha sade seçebilirsiniz.
Her bitkinin belli başlı temel ihtiyaçlarının olmasının yanı sıra, bitkilerin türüne göre bakımı ve ihtiyaçları da değişmektedir. Her çiçeğin yaşam alanına en uygun yerde tutulması ve düzenli olarak bakımının yapılması gerekmektedir. Her bitkinin ihtiyaç duyduğu nem, güneş ışığı, sıcaklık gibi değerler farklıdır. Burada esas olan bitkinin ya da çiçeğin türüne göre ihtiyaçlarıdır. Çiçeklerin geldikleri çevrenin şartları farklı olduğundan değişik ışık ihtiyaçlarına sahiptir. Bazı bitkiler direkt güneş ışığı isterken bazıları ise gün ışığını ister. Hatta gölgeyi seven, güneşle direkt temas etmemesi gereken bitkiler de vardır. Eğer bitkinizin çiçekleri varsa az miktarda güneş ışığı alması gerekir. Direkt yeşillik olan üzerinde çiçek barındırmayan bitkiler ise gölgeyi sever. Kaktüs gibi bitkiler ise bol güneş ışığını sever ve güneş almayan yerlerde solar. Bitkinin türü ne olursa olsun belli bir nemlilik derecesine ihtiyacı vardır. Özellikle kışın evin sıcak olmasından dolayı evin nem oranı oldukça düşer, eğer bitkilerinizin ucu kahverengiye dönüp kurumaya başladıysa, bu durum yeteri kadar nemli olmadıklarını gösterir. Nemden kasıt bitkileri sulamak değil, nem oranının yüksek olduğu bir odada onları tutmaktır. Bir diğer yöntem ise bitkilerinizin yapraklarına su sıkmaktır. Böylece bitkileriniz nemlenecektir. Ve geldik son aşamaya... Bitkinizin besini, yani olmazsa olmazı gübreye. Bitkiniz yeterli mineralleri toprağından alır, bu nedenle belli aralıklarla aldığınız gübreleri saksınıza eklemeniz gerekir.
En narin çiçek türlerinden biri olan orkidenin bakımı da emek ister. Öncelikle orkidenin yerini sık sık değiştirmemeniz gerekmektedir. Seveceği ve zamanla alışacağı bir yer yaptıktan sonra, yerini değiştirmeyin. Orkideyi özellikle evinizin hafif güneş alan bir yerine koyun. Orkideyi haftada bir kez sulamak yeterlidir, toprağının çok sulu olmaması gerekir. Hatta banyolama işlemi ile sularsanız daha iyi olur. Ara ara haşladığınız yumurta suyunu soğuduktan sonra orkidelerinize verebilirsiniz, bu onun için oldukça besleyici olacaktır.
Genellikle çölde yetişen kaktüslerin birçok çeşidi vardır. Kaktüs bir çöl bitkisi olduğu için çok fazla suya ihtiyaç duymaz. Kaktüsü sık sık sulamak köklerinin ölmesine neden olacaktır. En çok ilkbahar döneminde suya ihtiyaç duyan kaktüs, en az ise kışın sulanmalıdır. Kaktüsün dış toprağının kuruması, suya ihtiyacını olduğunu göstermek için yeterli değildir; iç toprağının da kuruması gerekir. Aksi takdirde fazla su, kaktüsün ölümüne sebep olur. Yine kaktüs, bol güneş isteyen bir türdür. Yaz kış demeden evinizin ya da ofisinizin en çok güneş alan noktasına koymanız gerekir. Ancak güneş ışığının dik bir açıyla geldiği yere, öğlen saatlerinde çok fazla bırakılmaması gerekir çünkü bu, zarar görmesine neden olabilir. Kaktüs genellikle 15 ila 40 derece arasındaki sıcaklıkta sorunsuz yaşayabilir, ancak sıcaklık kaktüsün en çok sevdiği şeylerden biridir. Kaktüs için genellikle suni gübre kullanılır ve sık sık havalandırılması gerekir.
Bunu buraya yazmışsın ya üniversitenin 3. senesinde okulu bırakmaya karar verdim. İç mimarlık dediğin ev dekore etmekti zaten o da burda var benim yapmama gerek yok. Anlayışınızı seveyim.
Hepsi çok güzel ben de mutfağımı böyle bir konseptte tasarlatmak istiyordum, TasarlaYolla'ya ulaştım en sevdiğim filmlerden kitaplara kadar her şeyi sordular. Şimdi tasarımımı bekliyorum. Fiyatları da çok uygundu herkese öneririm. Indtagramda tasarlayolla diye aratırsanız bulabilirsiniz.
4. fotoda bir dağılmış sarı saçları ve gözlükleriyle johnny depp eksik. Secret Window'daki salona benziyor.