Tarih boyunca birçok topluluk farklı bölgelere göçmüş. Göçebe hayatın sona ermesi ile de bulundukları yerde kalmayı seçenlerden biri de Hindistan'da kurdukları kendi bölgeleri olan Nagaland'de yaşamayı tercih eden birçok farklı topluluk. Bu bölgede Naga kabilesi olarak kendi geleneklerini devam ettiriyorlar. Bunlardan en tuhafı ise Konyak topluluğu. Gelin onların hayatına bir göz atalım...
Nāga Tepelerinde yaşayan ve ismini oradan alan Naga kabilesi karışık kökenlere sahip 20'den fazla kabileyi, farklı kültürleri ve çok farklı görünüşleri kapsıyor. Bu bölgede beraber yaşıyorlar.
Hatta aralarında Moğol kökenli oldukları için gelen Türk misafirlere 'Biz de Türk'üz.' diye tepki veren bile var. Bu konu her ne kadar doğruluğu tartışılır olsa da oldukça ilginç bir kültüre sahipler.
Gaga dili Çin-Tibet dil ailesinin Tibet-Burman grubuna ait bir dil. Hemen hemen kabile içindeki her köyün kendi lehçesi var. Farklı Nāga grupları kırık Assam dilinde (Nāgamese) veya bazen İngilizce/Hintçe konuşuyor.
En büyük topluluklar Konyakz, Aos, Tangkhuls, Denizler ve Angamis, kendi içlerinde özerk ve genelde Naga kabilesine bağlılar.
Nagaların çoğu suya yakın küçük bir köyde yaşıyor. Yaygın olarak tarım ile geçiniyorlar. Pirinç ve darı en çok ürettikleri ürünler. Dokuma ve ahşap oymacılığı kültürlerini de hala devam ettiriyorlar.
Naga balıkçıları, balıkları öldürmek veya etkisiz hale getirmek için sarhoş edici maddelerin kullanımıyla tanınıyor.
İngiltere sömürgesine girdikten sonra birçok Naga hristiyan olmuş ancak önceki dönemlerde düzenledikleri ayinlerde kurban ettikleri kişilere taptıkları biliniyor. Özellikle de Konyak topluluğunun.
Halk arasında 'kelle avcıları' olarak anılan Konyaklar savaşçı ruhları ile ünlüler. Kafaları yoğunlukta olmak üzere vücutlarına yaptırdıkları dövmeler ile meşhurlar. Bu dövmelerin ise bir hikayesi var...
Evet insan öldürmek ya da 'kelle almak' onlar için bir şeref olarak sayılıyor. Daha önce hiç insan öldürmemiş birini ise tam olarak Konyak saymıyorlar.
Savaşı sevdikleri ve barışı neredeyse olmaması gereken bir şey olarak gördükleri için en uzak köşede yaşamaları gerektiğine karar verilmiş.
Kendi içlerinde seçtikleri kralların sözünden hiç çıkmayan bu topluluk sadece diğer Naga topluluklarına saldırmıyor ve kabilelerine saygı duyuyorlar. Yani bir gün olur da yolunuz Kuzey Hindistan'a düşerse, kendinizi savaşmaya hazırlayın deriz.