Betimleme, kelimelerle resim çizme sanatıdır. Diğer bir adı ise tasvirdir. Bu sanat, anlatılan varlığın veya nesnenin, okuyucunun ve dinleyicinin zihninde canlanmasını sağlamaktır. Betimlemeyi yaparken anlatılan varlığın ve nesnenin tüm özelliklerini detaylıca anlatmak gerekir.
Betimleme, 5 duyu organı yardımıyla varlığın niteliklerini anlamaya ve anlamlandırmaya yardımcı olur. Esas olan görselliktir. Yani, anlatılan durumun zihinde tüm detayları ve görselliği ile canlanması gerekir.
Betimleme yaparken renk ve biçim ayrıntılarına bolca yer verilir. Böylece görsellik daha iyi anlatılabilir. Betimleme yaparken nesnel olunabileceği gibi duygu ve yorumlar da katılabilir. Aynı zamanda düşsel ögelerden de faydalanılabilir.
Betimlemenin genel özellikleri ise şunlardır:
Açıklayıcı ve sanatsal betimleme olmak üzere ikiye ayrılır.
Kişinin iç dünyasını anlatanlara tahlil veya ruhsal portre adı verilir.
Dış görünüşü anlatanlara fiziksel veya simgesel betimleme adı verilir.
Romanlar, hikayeler, tiyatrolar, gezi yazıları ve şiirlerde sık kullanılır.
Betimleme yaparken kelimenin gerçek anlamının yanı sıra yan ve mecaz anlamlara da yer verilebilir.
Betimleme yapılan paragraflarda bir özel konu ve onun ayrıntıları vardır. Ana düşünceyi buradan bulmak söz konusu değildir. Eğer betimlemeye olay dahil oluyorsa ona öyküleme adı verilir. Olay olmadığı zaman ise betimleme olarak kalır.
Bu yöntem, ilk defa romantik sanatçılarda görülmüştür. Romantik sanatçılar, gerçek yaşamı ve kişileri ele alma gereği duymuşlardır. Gerçekleri göz önüne getirebilmek için ise ayrıntılara yer verilme gereksinimi ortaya çıkmıştır. Romantik betimlemeler genel olarak duygu ve hayallere dayanır. Olay ve kişilerle çok fazla bağlantısı yoktur. Realist betimlemeler ise tamamıyla gerçektir.