Kimimiz şarkı yarışmalarından, kimimizse günlük hayattan aşinayızdır kekeme insanların şarkı söyleyebilmesine. Peki ama bunu nasıl başarıyorlar? Gelin cevabı bilimden alalım.
Kimimiz şarkı yarışmalarından, kimimizse günlük hayattan aşinayızdır kekeme insanların şarkı söyleyebilmesine. Peki ama bunu nasıl başarıyorlar? Gelin cevabı bilimden alalım.
Bunlardan ilki; herhangi bir tetikleyici olmaksızın çocukluğun erken dönemlerinde ortaya çıkan gelişimsel kekemelik.
İkincisi ise felç veya kafa travması gibi beyin hasarları sonucu ortaya çıkan nörolojik kekemelik.
Bu durumun nedeninin, konuşma sırasında beynin sol tarafı etkinken, sayı saymak ya da bilinen bir şarkıyı söylemek gibi mantıksal bir düşünme süreci gerektirmeyen sözlü ifadelerde beynin ağırlıklı olarak sağ tarafının etkin olması olduğu düşünülüyor.
Nitekim beynimizde, bu iki olay apayrı mekanizmalar tarafından kontrol ediliyor. Dolayısıyla konuşmada sıkıntı yaşanırken, müzik söyleme işi tamamen rahat bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.
Tam olarak bu nedenle de felç, beyin hasarı gibi sorunlar nedeniyle konuşma problemi yaşayan insanların tedavisinde şarkı söyleme terapileri kullanılabiliyor.
Hatta kendi seslerini duymadıklarında da takılmadan konuşabiliyorlar. Bu nedenle de bazı bilim insanları, kekemeliğin nedeninin konuşma süreçlerinde ortaya çıkan bir problem değil, beynin sol tarafındaki bir bozukluk sonucu duyusal verilerin doğru şekilde birleştirilememesi olduğunu düşünüyor.
Özetle bu ilginç durumun perde arkasındaki bilim böyle...