İstanbul'da, cezaevinden tahliye olduktan bir süre sonra iki oğlu ve kardeşi dahil 4 kişiyi öldüren Şinasi Gürkan ilk kez hâkim karşısına çıktı. İddianamede 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen sanık Gürkan, 'Benim öldürme niyeti taşıdığım 7 kişi daha vardı. Onları da öldürecektim ama polisler etrafımı sarmıştı, gidemedim. Hepsini öldürüp en sonunda da kafama sıkacaktım. Cezaevinde bu şekilde yatmak istemiyordum' dedi.
Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Şinasi Gürkan ve taraf avukatları katıldı.
'Ben olay günü bilinçli olarak bu cinayetleri işledim' diyerek savunmasına başlayan Şinasi Gürkan, 2004 yılında kendisiyle hiçbir ilgisi olmadığı halde 2 kardeşinin ölümünden dolayı yargılandığını ve ceza aldığını söyledi.
DHA muhabiri Serpil Kırkeser'in aktardığı bilgiye göre, 14 yıl hapis yattığını ve ardından açık cezaevine geçtiğini söyleyen sanık Gürkan, 'Bacanağım Alihan Tiz, eşimi bir başka kişi ile imam nikâhıyla evlendirmiş. Evin adresini istedim vermediler. Oğlum Göksel bana 'Baba, annem başkasıyla yaşıyor, o yüzden seni eve alamıyoruz' dedi. Şok oldum. Bana 'Üzülürüm' diye söylememişler. İznimi otelde geçirdim. Cezaevine geri döndüm. Bir dahaki izne çıkarken çocuklarımı, kardeşlerimi, Alihan Tiz'i bana bu ihaneti yapan kişileri öldürmeye karar verdim. Daha sonra baktım ki öldürmeyle bitiremem kararımı değiştirdim. Öldürmekten vazgeçtim' dedi.
Şinasi Gürkan, 'Tahliye olmama 20 gün vardı. Kızım cezaevi idaresini aramış, acilen benim onları aramamı söylemiş. Kızımı telefonundan aradım. Bana 'Baba annemi beraber yaşadığı adam öldürdü' dedi. Ben de 'Yapabileceğim bir şey yok' dedim. Kızım ağladı. 'Yalnızız ne olursun gel' dedi. Tahliye olup çıktım. Göksel ile Gökmen'i yanıma alıp kiralık ev tuttum. Bir tane araba alıp korsan taksicilik yaptım. Gökmen'i özel liseye kaydettirdim. Çocuklarımla yaşamaya başladım. Ancak baktım ki gece sabaha kadar eve gelmiyorlar. 2 günde bir çocukları karakoldan alıyordum. İçimde evlat sevgisi vardı. Çocukları uyarmaya başladım. 17 ay boyunca çocuklarımı suç batağından çıkarmaya çalıştım. Bazen 10 gün çocuklarıma ulaşamadığım oluyordu. Arıyordum meşgule atıyorlardı. En son bunalıma girdim' ifadelerini kullandı.
Sanık Gürkan olay günü yaşananları şöyle anlattı:
'Çocuklarıma 'Size sahip çıkmaya çalışıyorum niye bana bunları yapıyorsunuz?' diye sordum. Oğlum Göksel 'Seni istemiyoruz, çekemiyoruz' dedi. Oğlum Gökmen'e 'Ağabeyin uyuşturucu mu içmiş şuna bir şey söylesene' dedim. Gökmen bana 'Biz seni istemiyoruz, çık git bu evden anlamıyor musun?' dedi. Bunun üzerine kendimi kaybettim. İki oğlumu da öldürdüm.
Çağırdığım taksi ile kardeşim Mühendis'in evine gittim. Mühendis'e 'Ben 15 yıl cezaevinde yattım. Hiç Allah'tan korkmadın mı, hiç vicdanın sızlamadı mı?' diye sordum. Gözümün içine baktı bir şey demedi. Ben de silahımı çıkartıp vurdum. Kaç el ateş ettiğimi hatırlamıyorum.'
'Aynı taksiye tekrar binip Alihan Tiz'in evine gittim' diyen sanık, savunmasını şöyle sürdürdü:
'Onu aşağıya çağırdım. Yürüdük. Alihan bana 'Gel arabaya binelim' dedi. Arabasına geçtim. Baktım oğlu Erdal da geldi. Erdal'a 'Oğlum sen gelme babanla işimiz var' dedim. 'Yok ben de geleceğim' dedi. Arabaya bindik 200 metre kadar gittik. Alihan'a 'Eşimi ve çocuklarımı sana emanet etmiştim. Sen bu emanete ihanet ettin. Niye eşimi başkasıyla evlendirdin?' dedim. Alihan 'Benim Nadime'nin başkasıyla evlendiğinden bir sene sonra haberim oldu' dedi. 'Yalan söylüyorsun, zaten bu adam senin ortağınmış, nasıl haberin olmaz?' dedim. Arabanın içinde Alihan'a sıktım. Aslında oğlu Erdal'ı öldürmek istememiştim. Ben Ali'ye sıkınca Erdal üzerime atladı. Üzerime atlayınca ona da sıktım.
Benim öldürme niyeti taşıdığım 7 kişi daha vardı. Onları da öldürecektim ama polisler etrafımı sarmıştı gidemedim. Hepsini öldürüp en sonunda da kafama sıkacaktım. Cezaevinde bu şekilde yatmak istemiyordum.'
Sanık Şinasi Gürkan ayrıca silahı kardeşinin getirdiğini ifade etti.
Duruşmada tanık olarak dinlenen sanığın kardeşi Cengiz Gürkan ise ağabeyi Şinasi Gürkan'ın cezaevinden çıktıktan sonra çıldırmış vaziyette olduğunu fırsat bulsaydı kendisini de vuracağını belirterek, 'Sanık hâlâ içeriden haber gönderiyor, bizi vurdurtacakmış. Ben nasıl kendisine silah vermişim? Zaten Şinasi ile küsüm ve konuşmuyorum. Benim hakkımda iftiralarda bulunmuş, kendi öz çocuklarını da vurmuştur. 2004 yılında Şinasi cezaevine girdiğinde ben de cezaevindeydim. 'Ben dışarı çıktığımda yapacağımı biliyorum' diyordu. Aramız açılınca beni ayrı koğuşa aldılar. Dışarı çıktıktan sonra Şinasi'nin çocuklarını, Mühendis'i ve Alihan'ı vurup öldüreceğini duymadım. Duysaydım tedbir aldırırdım' dedi.
Duruşma tanık ve şikayetçilerin dinlenmesi için ertelendi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre cinayetler 6 Mart 2019 tarihinde Başakşehir, Esenyurt ve Avcılar'da işlendi.
Şinasi Gürkan oğulları Gökmen Gürkan (16) ve Göksel Gürkan (22) ile kardeşi Mühendis Gürkan (44 )ve bacanağının oğlu Erdal Tiz'i (33) öldürdü, Alihan Tiz (55) ise ağır yaraladı.
Savcılık hazırladığı iddianamede, Şinasi Gürkan'ın 'Tasarlayarak öldürme' suçundan 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 'Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs' ve 'Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma' suçlarından 16 yıldan 23 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını isteniyor.
Cezaevlerindeki toplam 129 bin kişinin 'Af'fını talep eden ve isteyenlere duyurulur.
Olay resmen berbat bir hal almış.Yanlış anlamadıysam eğer adam suçu yokken katil damgası yemiş ve ceza evine girmiş.Sonra adam içerdeyken adamın karısını başkasıyla evlendirmişler çocuklar zaten dağılmış.Adam çıkınca bir süre çabalamış ama fayda etmemiş ve sonunda kafayı yemiş.Tabi anlattıkları doğruysa.
Adam gerçekten doğruyu söylüyorsa, bana doğruyu söylüyor gibi geldi yazık olmuş gerçekten hemen hemen hiçkimse bu kadar ağır şeyleri kaldıramaz. Ne yazik ki adil bir ülkede yaşamıyoruz...