Onedio'da düzenli şekilde çıkardığımız ve okudukça ufukları genişletecek, bilgi dolu içeriklerimiz arasından her ay, o ay içerisinde sizler tarafından en sevilenlerini derlemeye karar verdik. Böylece gözünüzden kaçırmış olabileceğiniz içerikleri okuyabilmenizi sağlamaya çalışacağız. Sizden de olumlu geri dönüşler alan bu formatımızda, bu sefer Ekim ayını didik didik ettik. Başlıklara tıklayarak ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.
Keyifli okumalar diliyorum, bilimle ve bilgiyle kalın!
Yıllardır tartışılan ama bir türlü uzlaşmaya varılamayan bir konudur bir kadınla bir erkeğin sadece yakın arkadaş olup olamayacağı. Bu konuya bilimsel verilerle yaklaşıp noktayı koyma zamanı geldi de geçiyor.
Onun hakkında neler düşünüyorsunuz bilmiyoruz ama, 'Hindi' denen hayvan kesinlikle dünya tarihine damga vurmayı başarmış durumda.
Ülke ekonomilerini konuşurken, ülkenin varlıkları, parasının yabancı paralar karşısındaki değeri gibi konuların yanında, iç ve dış borçları da elbette önemlidir. Ve ekonomiye az çok ilgi duymuş herkesin, hayatında en az bir kez kendine ya da çevresine sorduğu bir soru olur; 'Madem ki borcumuz var, o halde neden daha fazla para basıp bu borçları ödemiyoruz?'
Bu sefer sevgilinizi bir kenara bırakın, en iyi arkadaşlarınıza sarılın. Nitekim bu yazı, tüm 'en iyi arkadaş'lar için geliyor.
Hepimizin yıldız tozlarından oluştuğuna dair düşünceyi bir nebze daha doğrulayan ve güzelleştiren mükemmel bir araştırmayla karşınızdayız bu sefer.
Şizofreni.
Psikoz hastalıkların en beteri.
İnsan zihninin karmaşıklığının belki de en üst noktası.
Gerçekle bağlantı kuramama hali, bir başka deyişle rahatsızlığının dahi farkında olmama durumu.
Görülen şeyin somut gerçeklik olduğunu iddia etme, hastalığı kabul etmeme durumu.
Peki, bu lanet illet ortaya çıkmadan önce geliyorum der mi? İnsan zihnine yerleşip, orayı karıştıracağını haber eder mi?
Bu sorunun cevabı net değil elbette; fakat bazı belirtiler de yok değil...
Paralel evrenler teorisi, yıllardır bilim dünyasını en çok meşgul eden konuların başında geliyor. Peki paralel evrenler gerçekten var olabilir mi, hatta dünyamız ile etkileşime giriyor olabilirler mi? Bu sorulara odaklanan bir araştırmadan bahsedeceğiz bugün sizlere.
Neden veya nasıl gibi soruları zaman zaman bir şey ile karşılaştığımızda sorarız ama detaylarını araştırma konusuna gelince genelde bu durumu pas geçeriz. İşte bu tarz sorulara cevaplar veren çeşitli kaynaklardan derlediğimiz bilgiler sizlerle...
İnsan nüfusu hepimizin bildiği üzere giderek daha da hızlı artmaya devam ediyor. Peki bu artışın bir sonucu olmayacak mı? Bu konuya çok çarpıcı bir cevap veren bir deneyden bahsedeceğiz sizlere: Universe 25.
İnsan zihni ne garip, değil mi?
O dipsiz kuyuda nelerin döndüğünü anlamaya çalışmak, kendi kendini anlamaya çalışmak, dünyanın en meşakkatli işi olsa gerek...
İşte insan zihnini anlamlandırmaya çalışma çabamıza katkıda bulunan ve ilk seferde tamamiyle anlaması pek zor olan kitaplar...
O meşhur iddiayı hepimiz en az bir kere duymuşuzdur: 'Dünya Güneş'e 1 cm daha yakın olsa yanarak ölürdük, 1 cm daha uzak olsa donarak ölürdük.'.
Peki bu artık herkesin duymuş olduğu efsanevi iddianın doğruluk payı var mı?
Teknoloji ilerlesin, doğayı kurtaralım, insan hayatını kolaylaştıralım, ömrü uzatalım, hastalıkları bitirelim, Mars'a gidelim, gelir eşitsizliğini silelim; olur tabii. Ancak bildiğimiz üzre, her mükemmel teknoloji, insan denen çiğ süt emmiş varlığın ellerinde potansiyel bir dehşet aletine dönüşebiliyor.
Çok da uzak demeyeceğimiz bir gelecekte, hangi teknolojinin nasıl habis biçimde kullanılabileceğini derledik; buyrun birlikte okuyalım. 😕
Dünyanın akışına yön vermiş olsalar da, çoğunlukla insanların hafızasında en ufak bir kırıntıya bile sahip olamamış gizli isimler bunlar.
Söz konusu olan eğitim sistemi olunca tüm İskandinav ülkeleri başa güreşiyor ancak, Finlandiya bu ülkelerin arasında dahi bir adım öne çıkıyor.
Yapılan birçok araştırmaya göre, Finlandiya dünyadaki en iyi eğitim sistemlerinden birine sahip. Buna karşın Finler durmak bilmiyor. Eğitim sistemlerinde tarihî bir reform aşamasındalar. Bu reforma bildiğimiz eğitim sisteminin sonu da diyebiliriz!
Bilgeler de yanılır.
Dünya tarihine önemli katkıları olmuş insanların, bilimin ve teknolojinin gidişatına dair yaptığı yorumlar ve tahminler de çoğu zaman çuvallayabiliyor.
Evinizde huzur içinde otururken, gecenin bir yarısında üst kattan gelen misket yuvarlama sesleriyle irkildiğiniz oldu mu? İşte bu yazıda size o kalbi hızlı hızlı çarptıran ürkütücü seslerin nedenini açıklayacağız.
Her canlı için kaçınılmaz olan ölümün, bizim için nerede ve ne zaman tecelli edeceğini bilemeyiz. Fakat buna dair tahminlerimiz olabilir!
Negatif enerji kavramına inananlardan mısınız bilmiyoruz ama bu tür enerjilerin olduğunu düşünenlerin sayısı azımsanmayacak kadar çok. Peki bu fikre sahip olanlara göre, evde negatif enerji olup olmadığını anlamanın basit bir yolunun bir bardak sudan geçtiğini söylesek?
Öğrenmeyi sever misiniz?
Zihninizin derinlerine bilgi tohumları ekmeyi, ufkunuzu katlamayı ya da kişisel tatmininizi sağlamayı?
Fakat, bazı enteresan bilgiler de vardır ki, zihnimizde bir şekilde yanlışları yer edinmiştir. Doğrularını değil de yanlışlarını biliriz.
İşte onlardan 15 tanesi!
Bilim insanlarına göre kendinizde değiştirmek istediğiniz bir özellik varsa, bunu yapmanın çok etkili bir yöntemi bulunuyor. Gelin o basit ama süper etkili yönteme ve perde arkasındaki psikolojik mekanizmaya göz atalım.
Tarihin onu aktaran anlatıcıların iki dudağı arasına sıkışmış, sıkıcı ve bunaltıcı hikayeler topluluğundan ibaret olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.
İnsanın olduğu her yerde tuhaf hikayeler bitmez zira...
Vücudumuza özgü detaylar bir kenara, herkeste olmayan ufak özellikler de mevcut. Peki onlar neler?
Son dönemlerin belki de ''en aydınlanmış'', buna rağmen anlaşılamamış, belki de anlaşılamayacak kişisi olarak kabul edilir, Sigmund Freud.
Keskin tespitleriyle insan ruhunun en derinlerinde gizli kalmış ve pek çoklarının dile getirmeye dahi korktuğu şeyleri gün yüzüne çıkarıverir.
İşte yine öyle yapmış...
Yüz şeklimiz ve yüz hatlarımız diğer insanlara bizlerle ilgili çok önemli bilgiler veriyor. Bu konuda yapılmış çok çarpıcı bir araştırmaya gelin birlikte göz atalım.
Koku.
İnsanı rezil de, vezir de edebilen bir salgı.
Algılayış biçimine göre insanı deli de, mutlu da edebilen şey.
Algılamak içinse burun ve beyin gerekli tabii.
İşte koku ile alakalı okudukça şaşırıp kalacağınız birbirinden ilginç bilgiler!
Koşucular iyi bilir ki, uzun ve yorucu bir koşunun ardından insan kendini bir hayli iyi hisseder, keyiflenir, zihni berraklaşır. 'Runner's high' olarak da bilinen, insanda dert tasa bırakmayan bu durumun bilimsel nedenlerine bakalım.
Her yılan kendi başına korkutucu. Ama bu seferki yılan, korkunç olmanın tanımını baştan yapmayı başarıyor.
Aranızda insan etinin tadını merak edenler var mı, bilmiyoruz. Zaten merak edilecek bir şey olup olmadığı da meçhul, ancak söz konusu bilim olunca tabii ki pek az şeyin sınırı var. O yüzden gelin, insan etinin tadı nasılmış öğrenelim.
Ülkemizin ve dünyamızın gündemi hepimizi fazlasıyla üzen, sarsan, derinden yaralayan, öfkelendiren olaylarla dolu. Bu durumun özellikle de hassas yapıdaki kişilerde günlük hayatı fazlasıyla olumsuz etkilemesi kaçınılmaz. O yüzden, travmatik stresle kendi kendimize baş edebilmenin bazı yollarını bilmekte fayda var.
En çok kullandığınız filtre Inkwell, Valencia veya Lo-fi'dan biri olabilir mi? Eğer öyleyse depresyonda olup olmadığınız hakkında çok net fikirlerimiz olabilir.
Neden içeriğin fotoğrafında Doctor Who'daki Silence var ? :p
Sessizlik yayılacak :)
onedio nun bu hayat dersi içeriklerini çok beğeniyorum ve faydalı olduklarını düşünüyorum. Facebook, twitter de boş boş stalk yapmak ve bize hiçbirşey katmayan saçma içerikleri takip etmek yerine Onedio'nun sosyal hayat dersleri,tecrübeleri içeren içeriklerini okumalıyız.