Biz onu Irina Shayk olarak tanıyoruz çünkü Avrupa'da ve Amerika'da adı duyulmaya başladığında, kendisi böyle bir kısaltmaya gitmeyi uygun görmüş.
'Mila' aslında onun lakabıymış. Şöhret olunca da yoluna onunla devam etmiş.
Jude aslında onun ikinci ismiymiş. Ve 'David'in yerine onu kullanmayı seçmiş.
Ebeveynleri boşandıktan sonra Simon, üvey babasının soyadını kullanmayı seçmiş. Karşımıza Simon Pegg olarak çıkmasının sebebi buymuş.
'A. Fox' kulağa biraz garip geliyor değil mi. Ne de olsa biz onu 'J Fox' olarak biliyoruz. İsim değişikliğinin sebebi ise ünlü aktörün, kariyerinin ilk zamanlarında 'Michael A. Fox' adında bir başkasının da ortalıkta olduğunu öğrenmesiymiş.
İlk adı olan 'Julie' ile ikinci adı olan 'Anne'i birleştirince ortaya hepimizin yakından tanıdığı 'Julianne' adı ortaya çıkmış. 'Moore' ise babasının ikinci adıymış.
Henüz bir çocukken Nicole, Gary Scherzinger isimli biri tarafından evlat edilmiş. Böylece herkesin tanıdığı Nicole Scherzinger'e dönüşmekteki ilk adımını atmış.
Çocukken kız kardeşleri onu 'Jodie' olarak çağırıyormuş. Zamanla o da bu ismi benimsemiş ve sonucunda kullanmaya başlamış.
'Bruno' aslında ona babası tarafından küçükken takılmış bir lakapmış. Sebebi ise bir hayli toraman bir çocuk olmasıymış. 'Mars' ise yaşam tarzı yüzünden kendi kendisine bulduğu bir soy isim.
Değişikliğin nedenini bilen yok. Zira kendisi de bu konuda bir açıklama hiç yapmadı. Ancak en geçerli teori, 'Bana'nın akılda daha kalıcı olduğu düşünüldüğü için tercih edildiği şeklinde.
Los Angeles'a genç yaşta taşındığında, ilk yaptığı işlerden biri adını değiştirmek olmuş. Belki çok radikal bir değişiklik değil ama akılcı olduğu aşikar.
Sebebi gayet aşikar değil mi?
Henüz 3 yaşındayken ebeveynleri boşanır. Velayeti alan annesi adını Courtney Harrison olarak değiştirir. Adına son halini ise kendisi verir ve 'Courtney Michelle Love' ortaya çıkar.
Adını değiştirmesiyle ilgili bir hikayemiz yok. Ama 'Mickey' sizce de daha havalı durmuyor mu?
'Jay-Z' ismi ona Brooklyn yıllarından yadigar kalmış. Zira o zamanlar insanlar onu 'Jazzy' diye çağırıyorlarmış. O da zamanla 'Jazzy'i, sahne ismi olan 'Jay-Z' çevirip kullanmaya başlamış.
New York'taki bir modellik ajansıyla çalışmaya başlaması yüzünden, kariyerinin ilk yıllarında, ikinci adı olan Ashton'ı kullanmaya başlamış. Çünkü aynı ajansta 'Chris' diye başka bir model daha varmış.
Ailesi, büyüyünce çok büyük işlere imza atacağını düşündüğünden ona Destiny(Kader,Yazgı) ve Hope (Umut) isimlerini vermiş. 'Miley' ise ona çok güleç bir bebek olduğu için takılan 'Smiley' lakaptan geliyor.
Şöhret kapıları aralanınca, ilk adını ve soyadını kullanmayı bırakmış.
İlk albümünü piyasa çıkarmadan önce 'Katy Hudson' ismini kullanmayı düşünmüş. Ancak 'Kate Hudson' ile olan benzerliğin kafa karışıklığı yaratacağı endişesiyle bu isimden vazgeçmiş. Sorununa çözümü de, annesinin kızlık soyadı olan 'Perry'i kullanarak bulmuş.