Karısının Cinsiyet Değiştirme Operasyonu İçin Banka Soyan Fedakar Hırsız: John Wojtowicz

22 Ağustos 1972'de gelmiş geçmiş en ilginç suçlardan biri gerçekleşir. John Wojtowicz, sevgilisi Ernest Aron'un cinsiyet değiştirme operasyonuna gereken para için banka soygununa girişir.

Liseyi bitirdikten sonra Amerikan ordusuna katılan Wojtowicz, Vietnam'da savaştıktan sonra Amerika'ya döner ve ilk karısı olan Carmen Bifulco ile evlenir.

Bu evlilikten iki çocuğu olan çift, aynı bankada iş arkadaşı olarak tanışmışlardır. Wojtowicz'in 4 yıl sonra daha 27 yaşındayken bir banka soymaya kalkması bu yüzden çok da garip değildir, en azından bankaların 'nasıl işlediğini' bilmektedir.

Aslında "kahramanımız" 1967'de askerden döndüğünde eşcinsel olduğunu çoktan fark eder ancak askerde yaşadığı travmaya toplum baskısı da eklenince bunu bir sır gibi saklar.

O tarihlerde eşcinsellik günümüze oranla daha garipsenen bir durumdu. Hatta John'un annesi şöyle bir ifade kullanır oğlu için: Çocukken iyi biriydi ve hiçbir problemi yoktu, askerlik hizmeti onu berbat bir duruma getirdi. Fakat buna rağmen oğlunun düğününe katılmayı ihmal etmez.

Beyninde yaşadığı gelgitlere çok dayanamayan Wojtowicz, 1969'da eşinden ayrılır ve iki sene boyunca bir aktivist olarak eşcinsel haklarını savunur.

Ve sonrasında bütün hayatını değiştirecek kişi olan Ernest Aron ile tanışır. Wojtowicz'e göre Ernest, erkek bedeninde hapsolmuş bir kadındır. Ancak o da ilk başlarda karısının cinsiyet değiştirmesine karşı çıkar.

1971'de güzel bir düğünle evlenen çift önlerindeki bir yılda bazı sorunlarla boğuşmak zorunda kalırlar.

Ernest, evlendikten sonra kendisi için bir kadın bedeni ister ve depresyona girerek intihar girişiminde bulunur. Uzunca bir süre hastanede yatan Aron'a çok üzülen John, onun bu isteğini yerine getirmek için harekete geçer.

John, bir banka soyacak ve çalacağı para ile karısının cinsiyet değiştirme ameliyatını karşılayacaktır. Ve böylece 22 Ağustos 1972'de dünya tarihinin en ilginç banka soygunlarından biri gerçekleşir.

Aynı günün sabahı John arkadaşları Bobby Westenberg ve Salvatore Naturale'yi de yanına alır ve üçlü, New York'ta soyacak banka aramaya başlarlar ve Chase Manhattan'ın Brooklyn şubesine girerler. Ancak Bobby, soygundan vazgeçer ve John ile Sal için 14 saat sürecek stresli saatler başlar.

Yarısı boş olan banka kasasından 38 bin dolar nakit ve 175 bin dolar seyahat çeki ele geçiren soyguncular, polis gelmeden kaçmayı başaramazlar.

John ve Sal'ın hem de New York'un ortasında 14 saat boyunca 8 kişiyi rehin aldığı olaya halk ve medya olağanüstü bir ilgi gösterir. Bu süre zarfında, rehineleri için pizza ısmarlayan John, pizzayı bankanın parası ile ödemeyi ihmal etmez ve sonra elinde kalan para tomarına soygunu izleyen kalabalığa saçar.

Daily News muhabiri Robert Kappstatter, Wojtowicz için şu ifadeyi kullanır: Herkes onu bir Robin Hood gibi sevdi.

John Wojtowicz artık bir Robin Hood gibi görünmektedir. Gazetecilerle konuşmak bir yana canlı bir televizyon yayınına da katılmayı ihmal etmez Wojtowicz. Soyulan veznedarlardan Shirley Ball ise şöyle der John hakkında: Samimi bir insan olduğu belliydi ve bankayı soymak için bir amacı vardı. O sadece girip çıkacağını düşünüyordu; ancak düşündüğü gibi olmadı.

Soygunun son iki saatine girildiğinde John, kendi deyimiyle "bir gay olduğunu" açıklar ve karısının ameliyat için King's County Hastanesi'ne götürülmesini ister, böylece rehineleri bırakacaktır.

John'un karısının bir erkek olduğunu ve 1 sene önce kilise düğünü ile evlendiklerini öğrenen halk ve basın olaya daha da ilgi göstermeye başlamıştır. Bununla birlikte gay aktivistler olay yerinde toplanırlar ve John için slogan atarlar. Ancak Ernest Aron, olay yerine gelse de kocası ile konuşmayı reddeder.

Olay yerinde tam olarak 13 saat geçiren anne Theresa Wojtowicz ise oğlu ile konuşur ancak teslim olması için onu ikna edemez.

Artık bulundukları bankadan kaçış yolu arayan John ve Sal, bir helikopter ve jet uçağı talep ederek Cezayir'e kaçmayı planlar. Bunun üzerine bankanın önüne gelecek bir araç ile JFK Havalimanı'na gidecekleri ve oradan uçabilecekleri sözü alan ikili rehinelerle birlikte bankadan çıkarlar.

Ancak JFK'ye gittiklerinde ajanlar kendilerini beklemektedir. Sal, FBI ajanları tarafından vurularak öldürülür; John tutuklanır.

Havalimanında Salvatore Naturale'yi öldüren polis, John'u yakalar. Rehinlerin hiçbirine zarar gelmemiştir ve çıkarıldığı mahkemede Wojtowicz 20 yıl hapse mahkum edilir. 78 yılında tahliye edilmesine karşın 'şartlı tahliyesini' ihlal eder ve birkaç kez tekrar tutuklandıktan sonra 87'de tamamen serbest kalır. 2006'da ise 60 yaşındayken annesinin evinde kanserden ölür.

Wojtowicz, soygundan 3 yıl sonra çekilen "Dog Day Afternoon" filminden elde ettiği gelirin bir kısmını Ernest Aron'a vererek, ameliyatın gerçekleşmesini sağlar.

Hikayesi kullanıldığı için filmden 7500 dolar ve filmin %1 karını alan Wojtowicz, Aron'ın ameliyat masrafını karşılar. Aron, cinsiyeti ile birlikte ismini de değiştirir ve Elizabeth Debbie Eden, ameliyatından sonra başka biriyle evlenir. Ancak kısa sürede boşanarak hayatına devam eden kadın, 1987'de gözlerini hayata yumar. Cenazeye katılan Wojtowicz, eskiden olduğu gibi o gün de Eden'i oldukça övgü ile anar.

Soygun ile ilgili ABC News'in 1972 tarihli haberini izlemek isteyenler için...

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

Öldürülmesinden Saatler Önce Bilmeden Katiline İmza Veren John Lennon'ın Cinayetine Dair İlginç Detaylar
Askeri Dehasına Atatürk'ün Dahi Hayran Kaldığı, Gücüyle Romalıların Yüreklerine Korku Salan Bir General: Hannibal Barca
Ömrü Boyunca Karantinada Yaşayan Aydınlanma Filozofu Kant'ın Hayatınıza Anlam Katacak Çağrısı: Sapere Aude!

Popüler İçerikler

Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Kızılhan'ın Açıklamaları Gündem Oldu: ''Sponsorlarımız Yasal ve Helal''
Yapay Zekaya Vergi Geldi: ChatGPT Üyeliklerine KDV Zammına Tepki Yağdı
Esra Erol'da Tanıdığımız Fenomen Yazgül'ün Son Hali Şoke Etti
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
24.05.2020

Çok güzel bir hikaye.

24.05.2020

Haber ilginç, bence okumaya değerdi. Ama oedionun son zamanlarda eşcinsellik ile ilgili çok paylaşım yapması tuhaf. Amaç ne, hangi ideolojiye sahipsiniz biliyoruz da din üzerine bu kadar oynayıp insanları germeseniz keşke. Gerek yok yani...

24.05.2020

onedioooooo, müslüman mahallesinde salyangoz satıyorsun haberin olsun!

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ