Gün geçmiyor ki ülkede bir ruh hastası daha ortaya çıkmasın. Kardan adamla ne alıp veremediği olduğunu bilmediğimiz bu kadın sinsi tekmeleriyle yere indirdiği kardan adamın daha sonra gazabına uğruyor.
Gün geçmiyor ki ülkede bir ruh hastası daha ortaya çıkmasın. Kardan adamla ne alıp veremediği olduğunu bilmediğimiz bu kadın sinsi tekmeleriyle yere indirdiği kardan adamın daha sonra gazabına uğruyor.
Ülkemizde emeğe saygı bu kadar işte.Belki onu yapmak için saatlerce uğraşıp elleri donsa da vazgeçmeyen çocuklar sabah kardan adamları nasıl diye merakla ve heyecanla uyanıp koşarak buraya geldiklerinde hayal kırıklığı içinde görecekleri manzara şu ruh hastası kadının kendini tatmin etmek için verdiği zarar.
Geçen hafta tüm mahalleli toplandık. Kocaman 2 metreden uzun bir kardan adam yaptık. Öyle böyle değil, hepimiz yanında çocuk gibi kaldık. Kardan adam değil, gulyabani. Tek tek fotoğraf çekildik. Bir de güzelce toplu fotoğraf. Gel gelelim biz evlere dağıldıktan 1 saat, yalnızca 1 saat sonra üzerinde kocaman ayak izleriyle yerle yeksandı. Eğitim sistemi midir, yetiştirme midir, kanımız mı bozuktur bilmiyorum ama kendimizden tiksiniyorum.
Sosyo kültürel meselelere bağlamak istemem ama, gülmek eğlenmek bi yana üzerinde düşünülmesi gereken bir video bu. Şu bastırılmış kine nefrete bakar mısınız? Bu kadar nefret nasıl oluştu, neden oluştu? Bu tip insanlar, çevrelerindeki onlara zararı dokunmayan ve güçsüz şeylere kendini kanıtlamaya çalışan zavallılardan öte geçemiyorlar. Bir kardan adam sana ne yapmış olabilir? Diyebilirsin sen hiç mi bozmadın, hayır böyle gizlice nefret içinde bozmadım. Hayır ben onu yapan çocukların sonraki sabah çıkıp ona bakacağını bildiğim için eriyip gidene kadar, o çocuklar ona veda edip kendileri bozana kadar dokunmadım. Birilerinin mutluluk duyduğu şeylerle mutlu öğrenmek gerek.