2.5 milyondan fazla adayın ter döktüğü YKS'nin ilk aşaması sona erdi. Her yıl olduğu gibi yine onlarca öğrenci sınava geç kaldı.
Öğrencilerden kimi kimliğini unuttu, kimi saniyelerle geç kaldı.
İşte sınava giremeyen ve büyük hayal kırıklığı yaşayan gençlerden bazılarının hikayeleri...
Malatya'da Hacı Ahmet Akıncı Anadolu Lisesi’nde sınavı saniyelerle kaçıran genç, okula demir kapıdan atlayarak girmeye çalıştı. 👇
Antalya 75’inci Yıl Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde sınava dakikalarla geç kalan iki aday için vatandaşlar uzun süre dil döktü. Tüm ikna çabalarına rağmen zincirlenen ve asma kilitle kilitlenen demir kapı açılmadı.
Konya Selçuk Üniversitesi Turizm Fakültesinde sınava saniyelerle geç kalan aday, içeri alınmadı. Velilerin ‘aç, aç’ diye tezahürat yapmasıyla görevliler, kapıyı açıp, genci fakülteye aldı.
Elazığ Anadolu Lisesi'nde, kapıların kapanmasıyla bir dakika geç kalan bir aday, sınava alınmadı. Aday, kapıda görevliye sadece ‘Hocam ya bir dakika' diyebildi. İçeri alınmayan aday çok fazla ısrar etmeden okuldan hızla uzaklaştı.
Sınav için Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi'ne gelen 19 yaşındaki genç kız evrakları eksik olduğu için salona alınmadı. Sınava yaklaşık 10 dakika kala durumun polise bildirilmesi üzerine motosikletli polisle birlikte Amasya Nüfus Müdürlüğü'ne giden genç kız bu sefer de yanında fotoğraf bulundurmayınca yeni kimlik kartına kavuşamadı. Motosikletli polisle birlikte tekrar sınav binasına gelen ve çabaları için polislere teşekkür eden genci annesi teselli etti.
Gaziantep Hacı Sani Konukoğlu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde sınava giren kız öğrenci, elinde topuklu ayakkabısı, yalın ayak koşarak girişlerin kapanmasına saniyeler kala salona girdi.
Erzincan'da sınava 4 dakika geç kalan bir öğrenci ise içeri alınmadı. Öğrenci okuldan geri dönerken beraberindeki babası ise duruma tepki gösterdi. “4 dakikadan ne olacak” diyen öğrenci velisi, eğitim sistemini suçlayarak okuldan ayrıldı. 📹
İstanbul Kadıköy'de tam kapı kapanırken gelen öğrenci, uzun süre okulun güvenlik görevlisine kapıyı açması için çağrıda bulundu. Olumlu yanıt alamayan öğrenci "Gidip, yatayım" diyerek uzaklaştı.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'ne gelen işitme engelli Didem Öğdü, sınav salonunu karıştırıp başka fakülteye gitti. Çevredekilerin yardımıyla Eğitim Fakültesi önüne gelen Öğdü, geciktiği için salona alınmadı. Fakülte önünde sinir krizi geçiren ve dakikalarca gözyaşı döken Öğdü'yü veliler teselli etmeye çalıştı.
Her sene aynı durum yaşanıyor. Sorumsuz insanlara üzülecek kadar saf değilim. Kaza geçirir vs anlarım ama rahatlığa bakın kimliğini unutmuş. Dersahenede unuttum ya diyor. Bizim zamanımızda sınav başladıktan 15 dakika sonra içeri öğrenci alımı devam ediyordu. Düşünün sınavın başlamış koşturarak biri giriyor yanınıza nefes nefese oturuyor. Kalemini suyunu vs çıkartıyor. O bitiyor başkası giriyor. O sırada sizin tüm dikkatiniz dağılıyor. Bu sistem en doğrusu saat 10'da hazır oldun oldun olmadın içeride kimseyi rahatsız etmeye hakkın yok deniyor.
Şimdi belki linç yiyebilirim ama... Engelli öğrenciye lafım yok. Ne olursa olsun içeri alınması gerekirdi fakat diğer öğrenciler eğer geçerli bir mazeretleri yoksa (çok uzak bir yerde sınava girmesi, trafiğin tıkanması, gireceği okulu karıştırması vs. gibi) alınmamalarını doğru buluyorum. Ki görüyorum ki biri topuklu ile gelmiş, bir başkasının belgeleri eksik, bir diğeri giremeyince "Gidip yatayım" diyebiliyor. Sonuçta bu sınav günü ve saati belli. Şahsen ben bir hafta önceden belgelerimi ve kimliğimi hazırlar, gireceğim okula önceden gider, sınava iki saat kala evden çıkar ve sınava gireceğim binanın önünde beklerdim. Tüm bunlara rağmen annem evde ise defalarca sorardı her şeyimi aldım mı diye. Evde değilse bile sürekli arardı hiçbir şeyimi unutmamam için. Burada gerek ailelerin sorumsuzluğu var, gerekse öğrencilerin. Evet zor bir süreç ama bunlara dikkat edilmeli. Hiç yok yere bir seneleri yandı maalesef.
Engelli öğrenci dışında birine acımadım. Klavuz da bile sınav günü rahat şeyler giyin diye uyarıyor. Sabahın köründe kalksam bir saat orada mı bekleyecem ya diyenler bitmedi zaten. Neymiş hocam on beş dakika önce orada olsam yeter. Nah yeter. kimlik belge unutulur mu. 10 ay gibi süre varken hazırlığını yapmıyorsan kafa zaten yok demek. Sınav sadece yerine geçip önüne konulan kitapçığı çözmek değildir. O kitapçığa ulaşmak için geçen süredir.
Her sene aynı durum yaşanıyor. Sorumsuz insanlara üzülecek kadar saf değilim. Kaza geçirir vs anlarım ama rahatlığa bakın kimliğini unutmuş. Dersahenede unuttum ya diyor. Bizim zamanımızda sınav başladıktan 15 dakika sonra içeri öğrenci alımı devam ediyordu. Düşünün sınavın başlamış koşturarak biri giriyor yanınıza nefes nefese oturuyor. Kalemini suyunu vs çıkartıyor. O bitiyor başkası giriyor. O sırada sizin tüm dikkatiniz dağılıyor. Bu sistem en doğrusu saat 10'da hazır oldun oldun olmadın içeride kimseyi rahatsız etmeye hakkın yok deniyor.
Şimdi belki linç yiyebilirim ama... Engelli öğrenciye lafım yok. Ne olursa olsun içeri alınması gerekirdi fakat diğer öğrenciler eğer geçerli bir mazeretleri yoksa (çok uzak bir yerde sınava girmesi, trafiğin tıkanması, gireceği okulu karıştırması vs. gibi) alınmamalarını doğru buluyorum. Ki görüyorum ki biri topuklu ile gelmiş, bir başkasının belgeleri eksik, bir diğeri giremeyince "Gidip yatayım" diyebiliyor. Sonuçta bu sınav günü ve saati belli. Şahsen ben bir hafta önceden belgelerimi ve kimliğimi hazırlar, gireceğim okula önceden gider, sınava iki saat kala evden çıkar ve sınava gireceğim binanın önünde beklerdim. Tüm bunlara rağmen annem evde ise defalarca sorardı her şeyimi aldım mı diye. Evde değilse bile sürekli arardı hiçbir şeyimi unutmamam için. Burada gerek ailelerin sorumsuzluğu var, gerekse öğrencilerin. Evet zor bir süreç ama bunlara dikkat edilmeli. Hiç yok yere bir seneleri yandı maalesef.
Engelli öğrenci dışında birine acımadım. Klavuz da bile sınav günü rahat şeyler giyin diye uyarıyor. Sabahın köründe kalksam bir saat orada mı bekleyecem ya diyenler bitmedi zaten. Neymiş hocam on beş dakika önce orada olsam yeter. Nah yeter. kimlik belge unutulur mu. 10 ay gibi süre varken hazırlığını yapmıyorsan kafa zaten yok demek. Sınav sadece yerine geçip önüne konulan kitapçığı çözmek değildir. O kitapçığa ulaşmak için geçen süredir.