Hayır, bu sefer Kanada'nın çiçeğinden böceğinden veya insanlarının inceliklerinden dem vurmayacağız. Bu sefer iş daha başka, daha kıskanılası. Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde yeni hükümet başa geçti, biz de şimdi 9 yıllık Muhafazakar Parti iktidarını sona erdiren bu hükümette yer alan bakanlara göz atıyoruz.
Duncan ödülü 2007'de Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nde görevli olarak almıştı.
Seçilmeden önce aile doktoru olarak görev yapan Jane'in açtığı, 'Give a Day' adında, HIV/AIDS hastalarına yardım amaçlı kurulmuş bir kuruluş bile var.
Neyi kime teslim edeceklerini ne kadar iyi bildiklerini söylememize gerek yok sanırım.
Ulaştırma Bakanı görevini alan Marc Garneau, uzaya giden ilk Kanadalı astronot olmasının yanı sıra Kanada Uzay Ajansı'nın da eski başkanı.
Bizde olduğu gibi 'Yaşıyorsun işte, daha ne yapalım?' diyerek fırça atmak varken bir de bakan yapmışlar, ne ilginç.
Oysa 'Bize ne iklim değişikliğinden, şu yılbaşı paketlerine odaklanalım' diyebilirlerdi.
Demokratik Kurumlar Bakanlığı'nın başına geçecek olan Maryam Monsef, annesiyle ve iki kız kardeşiyle beraber Afganistan'dan göç edip Kanada'ya yerleşmiş olan bir Müslüman.
'Bizde bir Hristiyan bakan yapılsaydı neler olurdu' diye sorması bizden, düşünmesi sizden.
Nitekim bakanlar arasında 2 sih, 2 ateist ve en az bir Müslüman bulunuyor.
Kabinenin yarısı kadın, yarısı erkek bakanlardan oluşuyor.
Hindistan ve Afganistan doğumlu toplam 3 bakan kabinede görev alacak.
Ayrıca kendisi Bosna Hersek ve Afganistan'da askerlik yapmış, Kanada'da bir dönem polislik yaptığını da ekleyelim.
Matrix'i anlamayan nesle aşina değiliz...