Samsun'da yaşanana kadına şiddet olayından sonra bir haber de Tekirdağ'dan geldi. İki çocuk annesi 35 yaşındaki Gülşen Yakar da, boşanma davası açtığı eşi tarafından öldüresiye dövüldü. Eşi için defalarca uzaklaştırma kararı aldırdığını anlatan Yakar: '3,5 yaşındaki oğlumun önünde boğazıma bıçak dayadı. 4 kez ölümden döndüm. İşkencelerine devam edip, beni çırılçıplak soyduktan sonra ormanda ölüme terk etti' dedi.
35 yaşındaki Gülşen Yakar, 41 yaşındaki Bekir Yakar'la 2016 yılında evlendi. Tekirdağ'da ikamet eden çift, 3,5 yaşında bir erkek ve 2,5 yaşındaki kız çocukları sahibiydi. Gülşen Yakar, evlendiğinden beri eşinden psikolojik ve fiziksel şiddet görmeye başladı. Çift, arasında yaşanan tartışmalar bir süre sonra arbedeye dönüşmeye başladı.
Sabah Gazetesi'nden Dilek Yaman Demir'in haberine göre; Gülşen Yakar, artan fiziksel müdahalelerden kurtulmak için eşinden ayrılarak, ayrı bir evde yaşamaya başladı. İddiaya göre eş Bekir Yakar, eşine zarar vermek için araç alım satımı yapan Gülşen Yakar'ın satmak için aldığı araçlarına zarar vermeye başladı. Öfkeli koca, eşinin dükkanına ait araçları benzin dökerek yaktı ve eşine gözdağı vermeye devam etti. Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığına başvuran Yakar, defalarca eşine uzaklaştırma kararı aldı.
Yaşadıkları karşısında mağdur kadın, Tekirdağ Aile Mahkemesi'ne başvurarak boşanma davası açtı. Geçtiğimiz günlerde eşini arayan Bekir Yakar, çocuklarını görmek için eşinin yaşadığı eve gelmek istedi. Genç kadın, eşinin teklifini kabul etti. Eve gelen baba Yakar, boşanmak üzere olduğu eşi odaya çağırıp, kilitledikten sonra darp etmeye başladı. Genç kadının boğazını sıkan gözü dönmüş adam, karısını yumruk darbeleriyle darp edip, genç kadının burnunu kırdı, göz korneası zarar gördü, alnında beze ve çatlak meydana geldi. Elini ittirip eşinin yumruklarından kurtulan mağdur kadını aile bireyleri ölümden kurtardı.
Gülşen Yakar, 'Eşim çocuklarını görmek istedi. Eve geldi. Odaya kapattı ve çırpındım. 4 kez ölümden döndüm. Defalarca uzaklaştırma kararı aldırdım. 3,5 yaşındaki oğlumun önünde boğazıma bıçak dayadı. Daha öncede beni ıssız ormana götürüp çırılçıplak soyduktan sonra ormanda terk etti. Pandemi nedeniyle hükümlü olduğu cezaevinden salıverildi. Can güvenliğim yok. Ben öldükten sonra cezaevine alacaksanız evlatlarıma kim bakacak? 'diye konuştu
şu haberlerde niye işkence yapanın resmi olmuyor ya ?
Ben bu haberlerden sonra genç kızlar için veya bekar kadınlar için artık evliliğin kötü bir şey olarak görüldüğüne eminim. Mevcut iktidar artık soyumuzun tükenmesine bu şiddet olaylarını cezasız bırakarak sağlıyor.