Son zamanlarda en çok duyduğumuz rahatsızlıklardan biri de kalp rahatsızlıkları. Kalbinize iyi bakmıyor ve onu korumuyorsanız siz de büyük risk altında olabilirsiniz. Kalbiniz için kötü olan alışkanlıklardan bir an önce vazgeçin ve düzenli kontrolünüzü aksatmayın. Özellikle kronik bir rahatsızlığınız belirlendiyse doktorunuzun önerilerine uymaya özen gösterin.
Kaynak: 1
Kısmen hidrojen eklenerek elde edilen yağların LDL kolesterol düzeyleriniz için bir felaket olduğunu biliyoruz. Gıda üreticileri, ürünlerinin trans yağ içermediğini ilan etmek için 'trans yağ içermez' etiketlerini kullanıyorlar ancak okuduğumuz her şeye inanmamalıyız. Her etiket doğru olmayabilir. Her porsiyonda 0.41-0.49 gram trans yağa sahip pek çok gıda var. Günlük 2 gramdan fazla trans yağ alımını alışkanlık haline getirmek bazı rahatsızlıkların riskini artırabilir.
Günde dört saat uykudayken ayakta kalabilen bu yüksek işlevli insanlar nasıl başarılı olabiliyor? Başarılı olsalar da, kalplerine pek iyi şeyler yaptıkları söylenemez. Günlük yedi-sekiz saatlik bir uykunun olmaması, kalp rahatsızlığının gelişimi için ideal şartlara yol açan vücut stresine neden olur. Rutin olarak dört, beş, altı saat uyku çeken insanlar orantısız diyabet, hipertansiyon ve obezite olaylarına sahipler. Ayrıca, uyku yoksunluğunun düşük dereceli enfeksiyonlara ve enflamasyona neden olabileceğine dair kanıtlar da var.
İster inanın ister inanmayın, diş eti hastalığı ile kalp hastalığı arasında bir bağlantı var. Tedavi edilmediğinde, diş eti hastalığı tüm vücutta inflamatuvar bir duruma neden olur, böylece kalp hastalığınızın katlanarak arttırmasına sebep olabilir. Northwell Health'in North Shore Üniversite Hastanesi'ndeki Koroner Bakım Ünitesi direktörü Dr. Evelina Grayver, diş eti hastalığının kardiyak supaplarınızdaki endokardit enfeksiyonu riskini de artırabileceğini söyledi. Sabit iltihap, endotelyal disfonksiyona, yani kan damarlarının anormal şekilde büyümesine ve büzülmesine neden olan bir duruma yol açabilir; bu, prematür koroner arter hastalığının ilk fazıdır.
Özellikle fazla şeker bulunan içecekleri tüketmek bazı rahatsızlıları ortaya çıkabilir ve özellikle de kalbe zarar verebilir. Örneğin meyvenin kendisini yemek yerine sürekli ve fazlaca tüketiyorsanız bu bir hata olabilir. Meyvedeki şeker sıvıyla birlikte daha etkileşimli bir hal alır. Şekerdeki bu etki, vücudun iltihaplanmasına yol açabilecek insülin artışına neden olur
Bazı yeşillikleri tekrar tekrar yemeniz söylendi: ıspanak, şalgam ve diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler genel sağlık için önemlidir. Ancak kalbiniz için gerekli olan özellikle bir mineral var: magnezyum. Magnezyum eksikliği, çarpıntı, uykusuzluk, yorgunluk hissi, baş ağrısı ve kas krampları ve nihayetinde yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve kardiyovasküler hastalık olan ateroskleroz ile sonuçlanabilecek enerji metabolizmasını yavaşlatır.
Birçok kişi vücutlarının optimum düzeyde enerjik olmadığını fark etmiyor, çünkü magnezyum eksikliği çekiyor. NYU Erkek Sağlık Merkezinde bir kardiyolog olan Dennis Goodman, organik koyu yeşil yapraklı sebzelerle birlikte magnezyum içeren gıdaları veya takviyeleri de tüketmesi gerektiğini belirtiyor.
Düzenli olarak egzersiz yapmadıysanız, ancak birdenbire futbol topu ilginize çektiyse özellikle de orta yaşlı veya yaşlı iseniz, biraz sıkıntı çekebilirsiniz. Birden bire ağır sporlara başlamadan önce mutlaka ısınma hareketleri ve hafif sporlarla başlayın. En iyisi düzenli spor yapın.
Amerikan Kalp Derneği kadınlar için günde bir içkiden fazla, erkekler için de günde iki bardaktan fazla alkollü içeceğin ciddi sağlık problemlerine sebep olabileceğini belirtti. Özellikle de kalp krizi riskini büyük oranda artırıyor. Aşırı alkol, negatif inotropik etkiye sahiptir; bu, kalp pompalama kapasitesini geçici olarak vidalanması anlamına gelen bir terimdir.
Tüm karbonhidratlar beslenmeniz için kötü değildir. Kepekli tahıllar, sağlıklı kalp fonksiyonu için elzemdir. Bu ürünler Lif, B vitaminleri, magnezyum, demir, fosfor, manganez ve selenyum sağlıyor ve trigliseritlerin yanı sıra insülin seviyelerini stabilize etmeye ve metabolik sendromu ve diyabet önlemeyi de yardımcı olabiliyor. Yedi büyük araştırmanın bir meta-analizi, günde 2.5 ya da daha fazla porsiyon yiyen kişilerin kardiyovasküler hastalık geliştirme olasılığının %21 daha düşük olduğu sonucuna vardı.
Yoğun bir iş gününden sonra oturduğunuz yerden kalkmadan zaman geçirmek ve bu sırada işle, aileyle veya herhangi bir olayla ilgili düşünerek tekrar tekrar stres yaşamak kalbinizi yorabilir. Bu yüzden gün içerisindeki temponuzu çok fazla düşürmeden bazı etkinliklere katılmanız daha doğru olabilir. Fakat sürekli vücudunuzu yüksek tempoda tutarsanız ve dinlenmezseniz de kalbiniz sizin için kötü süprizler hazırlayabilir.
Sigara içmeye başlamak zaten başlı başına bir hata fakat siz içmiyorsanız bile yakınınızda içen birileri varsa bu durum da size fazlasıyla zarar verir. Uzmanlar uzun yıllar boyunca sigara içmenin, ömrü ortalama 10-12 yıl azalttığını söylüyor. Ayrıca pasif içicilik de akut kroner sendromunu tetikleyebiliyor.
Kızgın, sinirli veya depresyondaki insanlar koroner hastalıklar ve koroner olaylar için daha büyük bir risk taşırlar. Bir klasik çalışma, birine üzüldüğünüzde öfkeli bir durum yaşarsanız ve bir sonraki saatte bir kalp krizi geçirme ihtimaliniz iki katından üç katına arttırıldığını gösterdi.
Kalp sağlığının zamana bağlı bir kuralı, tuz tüketiminizi sınırlamaktır. Kan basıncını artırdığı bilinen sodyum, birçok sağlıksız işlenmiş gıdada önemli bir bileşendir. Şeker de vücudunuza, yağ olarak depoladığımız enerjiyi metabolize etmekten sizi alıp götüren bir işaret gönderiyor gibi görünüyor ve yağ yakamayacağınızı söylüyor.
Horlama ve uyku apnesi genellikle diğer gizli sağlık sorunlarının işaretidir. Uyku apnesi potansiyel olarak saptanamamış bir hipertansiyon belirtisi olabilir veya artan obezitenin ilk belirtilerinden biri olabilir ve koroner arter hastalığı ile anlamlı bir korelasyona sahiptir. Uyku rahatsızlıkları büyük bir sorundur. Vücudundaki stres seviyelerini arttırırlar. Vücudunuzdaki stres seviyesini artırmak insülin direncine neden olabilir ve bu diyabet için başka bir tetikleyici olabilir.
Konserve yiyecekler ucuz, düşük kalorili bir yemek istiyorsanız harika bir çözüm gibi görünebilir. Ama gizli bir tehlike var. Sıklıkla yüksek oranda sodyum içeren bu yiyecekleri içeren teneke kutular bisfenol A (BPA) ile kaplanır, vücudun metabolik süreçlerinde bozulmalara neden olduğu bilinen obezite ve kardiyovasküler hastalıklara yol açabilen sentetik bir kimyasal.
Yüksek sodyum ve koruyucular, işlenmiş etler vücudunuzdaki en önemli kas için tehlike oluşturmaktadır. Düzenli olarak işlenmiş et yiyen kalp rahatsızlığı ve kanserden ölüm riskinizi önemli ölçüde artırır. Bazı çalışmalar, günlük fazla tüketilen bu ürünlerin ölüm oranınızı beşte bir oranında yükselttiğini gösterdi.
Doktorlar, sağlıklı bir kalbi korumanın anahtarlarından birinin uyarı işaretlerine kulak vermek ve onların nedenini araştırmak olduğunu belirtti. Daha önce birkaç kilometre yürüyebilirken şimdi kısa mesafelerde bile yürürken nefes alamıyorsan bu kalp yetmezliğinin işareti olabilir. Kalp krizi ve uzun vadeli kalp hasarından kaçınmak için zamanında yapılan tedavi kritik olduğu için, herhangi bir göğüs ağrısı ya da baskı nedeniyle acil tıbbi yardım aramak gerekir.
17- eski sevgili.
BONUS: bunların hepsini yaşayıp kalp ile alakalı sıkıntınız olduğunuzu düşünerek doktora gittiğinizde aslında kalp sağlığınızın çok iyi olduğunu öğrenirsiniz ancak anksiyete ya da panik bozukluk teşhisi konulur. Zamanla alışır gülüp geçersiniz :D :D fizyolojik belirtiler bazen sadece psikolojiktir (Bknz: ben ) :D
www.herbalnedir.com