Yerli dizi yersiz uzun derken, Türk dizileri 90 dakikadan 140 dakikaya çıkmış durumda. Hal böyle olunca film süresinde kaliteli iş yapmak da zorlaştı. Tüm bunlara rağmen senaryosu, kurgusu, rejisi ve oyunculuklarıyla yabancı dizilerle yarışabilecek işlerimiz de var. Oyuncularına baktığınızda gerçekten sadece kaliteli işlerde yer alan birkaç kişinin hala direndiklerini görebiliyorsunuz. İşte o dizilerden birkaçı...
Aras Bulut İynemli ve Çağatay Ulusoy'un başrollerini paylaştığı, Çetin Tekindor gibi usta bir oyuncunun da kadroda yer aldığı dizi bir Amerikan yapımının uyarlaması. 'Köstebek' filminden uyarlanan yapım fragman hazırlarken dahi belli bir kaliteyle çalışmaya hep dikkat etti. Ters köşelerle seyirciyi sürekli şaşkın tutan dizi maalesef düşünüldüğü kadar uzun soluklu olamadı.
Haluk Bilginer ve Türkan Şoray bir araya gelirse, gelmiş geçmiş en iyi hizmetçi karakteri Menekşe'yi Asuman Dabak yaratırsa, bu iş nasıl harika olmaz zaten? Tekrarları yayınlandığında yeni dizilere tercih edilen, The Jefferson dizisinin başarılı bir Türk uyarlaması ile gayet dikkatli bir şekilde yerelleştirilen bir sitcomdu.
Her izleyenin kendi ilişkisine benzediğini söylediği, inanılmaz eğlenceli bir komediydi. Zeynep ve Ozan'ın hikayesi '1 Erkek 1 Kadın 2 Çocuk' olarak devam ettirilmeye çalışıldı ama büyüsü bozulmuş olmalı ki uzun soluklu olmadı. Bu arada 'Un Gars Une Fille' dizisinin defalarca yapılan uyarlamalarından biri olduğunu belirtmekte fayda var.
'Bir Ankara Polisiyesi' olan dizi, şimdiye kadar Türkiye'de çekilmiş en iyi polisiye işlerden bir tanesi. Tek tek tüm karakterlerine oluşturduğu dünya ile seyirciyle dalga geçen, başrolden başka kimsenin düşünülmediği dizilerden çok uzak. Detayları fark etmek için tekrar tekrar izlemekte fayda var.
1996 yapımı Sleepers filminden uyarlanan Suskunlar dizisini izlemek için gerçek anlamda cesaret gerekiyor. Hepimizin bildiği istismar konusunu aktarım şekli dehşete uğratacak şekilde. Sleepers'tan uyarlanan Suskunlar'ın da Game of Silence ismiyle Amerika'da tekrar uyarlanması bize uyarception'ınınız bol olsun demekten başka çare bırakmıyor.
En iyi dizilerimiz uyarlamalardan geliyor. Poyraz Karayel ise uyarlama olmamasıyla beraber kurgusu iyi düşünülmüş, aksiyon ve komediyi günlük yaşamda iyi bir şekilde birleştirmiş, izlerken zamanın nasıl geçtiğini anlamadığınız ama bölüm bittiğinde şok içinde kaldığınız bir dizi. Her bir karakteri ayrı bir spin-off'u hak eden bu diziden ftihar duyarız.
Bir ortamda bu dizinin adı geçtiğinde depresyon hırkasından İsmail Abi'ye, Erdal Bakkal'dan Aaaağrda'ya bir anda herkesin hatırladığı her şeyi ortaya döktüğünü görürsünüz. Ne havası soğuk sitcomlar, ne arkadan gelen kahkaha efektleri olmadan haykırarak güleceğiniz ama yeri gelip gözyaşı da dökebileceğiniz bir dizi. Finali öğrenmek ise Ben De Özledim'de nasip oldu.
Türkiye'de dizi sektörünün dijitalleşmesindeki ilk gerçek büyük adım bu diziden geldi. Blu TV'de yayınlanan dizi Berkun Oya'nın kendi oyunu Bayrak'tan uyarlandı. Kadrosu ise rüya gibi: Haluk Bilginer, Okan Yalabık, Nur Sürer, Ali Atay, Bartu Küçükçağlayan, Tülin Özen ve Serkan Keskin.
Bu listedeki diziler arasından henüz bitmemiş tek iş olarak ikinci sezonu başlayana kadar derhal başlamanızı önerebiliriz. Dizilerin dijital ortamda yayınlanmasıyla başlayan süper kadro, muhteşem senaryo, sansürsüz çekim, yeterli süre ve 'ihtiyacım yok size yabancı diziler' hissi muazzam bir şey. Can Manay geyiklerinden gerçekten uzak mı kalacaksınız?
Kimine göre 'Monte Kristo Kontu' çakması, kimine göre şimdiye kadar yazılmış en iyi Türk dizi senaryosu. 20th Century Fox'un senaryo haklarını satın alması ve Cannes'tan ödülle dönmesi ile başarısını yeterince kanıtlamış gibi duruyor. Her bir bölümü film niteliğinde olan bu diziyi her izlediğinizde bir detaya aşık olabilirsiniz.
Diğer diziler kadın-erkek herkesin izlediği, herkes tarafından bilinen yapımlar. Hande Altaylı'nın Kahperengi romanından uyarlanan Merhamet ise reklamı doğru yapılamadığı için sıradan bir ev kadını dizisi olarak algılandı. Flashbackler ve günümüz arasında muhteşem geçişleri olan, tamamı sonuna kadar derinleşmiş karakterler, asla kendini tekrarlamama ve Amerikan dizisi kalitesinde olay örgüsüyle oturup izlemeye değer.
"İÇERDE" uzun soluklu olamadı mı? her haftayı 1. kapatmasına rağmen diziyi makul yerinde, planlandığı gibi, senaryoya sadık kalarak bitirmiş olabilirler mi?
gelmiş geçmiş en iyi dizi olan avrupa yakasını izlemedin mi sen sayfa sahibi? bir de otoriteymişsin gibi kafana göre liste yapmışsın..
Aşk-ı Memnu yok mu? Eksik kalmış bence onsuz.Avrupa Yakası da olmalıydı.