Neredeyse tüm Türkiye'de kaldırımlara ilanlar yapıştıran bir çete ödenmemiş banka borçları ya da düşük kredi notu nedeniyle kredi çekemeyenleri hedef alıyor. Çete, çalıştığı bankacılar aracılığıyla bu vatandaşların kredi çekmesini sağlıyor. Kaldırıma yapıştırdığı ilanlarla vatandaşları ağına düşüren çete, 100 liralık kredi için 20 lira kesinti yapıyor. Yalan beyanla çekilen kredi ortaya çıktığında ise sadece aracılık yapan çete değil krediyi çeken vatandaş da sorumlu oluyor.
Hürriyet gazetesinden Sefer Levent'in aktardığına göre, kredi çetesinin hedefindeki kişiler ikiye ayrılıyor. Birinci gruptakiler gelirlerine göre kredi limitini doldurmuş kişiler. Borçlarını ödüyorlar ancak gelirleri yeni bir kredi almaya müsait değil. İkinci gruptakiler ise daha önce aldıkları kredileri ödemedikleri gerekçesiyle kara listeye düşmüş kişiler.
Çete, cep telefonu numaralarını arayan her iki gruba da giren kişilere kredi vaat ediyor. Kredi alımı içinse iki yol izliyor. Birinci yol kredi alacak kişiyi belli bir banka şubesine yönlendiriyor. İddialara göre bu şubelerde çete üyeleri ile işbirliği yapan bankacılar var. Başvuruda bulunanlara şube yetkisindeki limit kadar kredi veriliyor. Şube yetkisindeki bu kredilerde bazı bankacıların sistemi manipüle ederek 100 bin TL’ye kadar aracılık ettiği öne sürülüyor.
İkinci yöntemde ise, kredi temini için gereken tüm bilgi ve belgeleri vatandaştan bizzat alıyor. Vekaletle birlikte krediyi kendilerinin temin edeceğini belirtiyorlar. Banka şubelerindeki işbirlikçileriyle kredi işlemini de kendileri gerçekleştiriyor.
Her iki yolda da çete, adına kredi alınan vatandaştan yüzde 20 komisyon alıyor. Kara listede olan veya kredi puanı düşük vatandaş çeteye verdiği komisyonun yanında bankaya kredinin yasal faizini de ödüyor.
Aracılara yüzde 20, bankaya da kredinin faizi olarak yaklaşık yüzde 20 ödeyen vatandaş, bu yöntemle yüzde 40'lık faiz bedelini ödemeye razı oluyor.
Konuyla ilgili olarak 31 Mayıs tarihinde açıklama yapan Bankalar Birliği vatandaşları uyardı. Kişisel bilgilerin bu yöntemle dolandırıcıların eline geçtiğini söyleyen Bankalar Birliği açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
'İlan, SMS ve internet reklamları veya mesajları vasıtasıyla 'acil kredi', 'hızlı kredi', 'krediniz bir tık uzağınızda', 'acil kredi mi lazım?', 'İhtiyaçlarınıza en uygun krediyi sizin için analiz edelim' gibi ifadeler kullanılmak suretiyle vatandaşların sahtecilik ve dolandırıcılık yapan yetkisiz ve iyi niyetli olmayan kişilere yönlendirildiği anlaşılmaktadır. Dolandırıcılar, başvuruda bulunanların kişisel bilgilerini kullanarak bunlar adına hazırladıkları sahte belgeler ile kredi çekmektedirler. Bu tür dolandırıcılık olaylarında, dolandırıcılara itibar ederek bilmeden de olsa işbirliği yapan ve adlarına kredi çekilen kişilerin de hukuki, cezai ve mali sorumlulukları doğabilmektedir.'
Ülke o kadar boş ve vahim haldeki alenen yapılan binlerce dolandırıcılık var ses eden yok. Bir reklamın altında küçük bir yazı varsa sizi kandırıyoruz demek. Bir mağazada indirim yazıyorsa yüzde 99 yalan... Turkcell, Türk Telekom, Vodafone ve Digiturk zaten dünya tarihinin en büyük dolandırıcıları ama denetleyen sorgulayan yok. Akp'yi sevmiyoruz evet ama en azından şu konularda bari biraz halktan yana olabilseydi. Halktan bu kadar kopuk, hep güçlüden yana ol ama 16 yıl başa geç, hakkaten büyük başarı
iyi yapıyorlar bankalar vermiyor rüskdesin diyor vatandaş bunların yanına gittiğinde 300 bin çekiyor aldıkları 60 binde helal olsun adamlara hani riskteydi hani onaylamıyordu noldu 300 bin soktumu vatandaş o bankaya
Milleti bu hale düşürenler utansın !