Doğada sadece ateş, hava, su ve toprak olmak üzere dört element olduğuna inanılıyor, sürekli bu konu üzerine yazılar yazılıyordu.
Bu karşı çıkışlar, Fransa’da o dönem dört element teoreminin en şiddetli savunucularından olan makam sahibi bir yargıcı kızdırıyordu.
Giyotin, o dönemin en çok kullanılan, klasikleşmiş bir idam yöntemi.
Matematikçi olan bir arkadaşını çağırır ve şöyle der:
“Kellem kesilip de giyotinden sepete düştüğü vakit gözlerime bakın. Eğer gözümü iki kez kırpabiliyorsam, bilin ki, insan kafası kesildikten sonra, beyin, bir süre daha düşünmeye devam etmektedir.”
Bu da onlar için acısız ve ani bir ölüm anlamına geliyordu. Geliştiricisi olan Joseph-Ignace Guillotin'in de amacı zaten buydu.
Rivayete göre Lavoisier, gözlerini kırpmıştır. Yani kafası koparılmasına rağmen, beyin işlevlerini sürdürmeye devam etmiştir.
Guangdong Eyaleti’nden Şef Peng Fan, kendi geleneklerine göre şifalı olduğuna inandığı doğranmış yılan çorbası hazırlamak ister.
Yılanın bedenini parçalara ayırmak için uğraştığı esnada ise bir kenara koyduğu ve işlevsiz hale geldiğini düşündüğü kobranın kafası tarafından sokulur.
Hem de yaklaşık olarak 20 dakika sonra.
Peki, bu durum nasıl olur? Yılanın kafası koparılmasına rağmen, 20 dakika sonra bir insanı nasıl zehirleyebilir?
Bir insanın öldükten sonra bilincinin en fazla 5 ila 10 dk. arasında açık kaldığını duymuşsunuzdur, fakat giyotinle kafası ayrılan bir insanın bilinci o kadar açık kalamaz çünkü, beyne kan ve oksijen taşınımı olmaz ve bu da direkt olarak önce bilinç kaybına daha sonra da fiziksel ölüme neden açar.
Yani yılanın beynine kan ve oksijen taşınmasa dahi, uzunca bir süre daha canlı ve ısırmaya yetecek kadar işlevsel olabilir.
Yani eğer bir yılanın kafası, zehir bezlerinin, ısırmada ve zehri salgılamada işlev alan kaslarının olmadığı bir bölgeden sonra kesilmişse, yılan tahmin edilen çok daha uzun süre ‘tehlikeli’ olabilir.
kendini ısıran yılanı gerçekte de gördük 3310 da hata olmaz
YILANLARIN KAFASINI KESEN, DOĞANIN EN ASİL HAYVANINA ZARAR VEREN OR*SPU ÇOCUĞUDUR NET!.
Yılanın sokmasının Lovaisier ile ilgisi yok. Yılanların zehir kesesi delici iki dişinin hemen arkasındadır ve zehir enjekte etmek için yılan bir çaba sarfetmez. Yılan sadece ısırır. Zehir kendiliğnden enjekte olur çünkü bu keseler basınç prensibiyle çalışır. Kafası kesilen yılanın kafası kesinlikle toprağa gömülmelidir. Eğer kopmuş yılan kafasının dişine yanlışlıkla dokunursanız uyguladığınız basınctan dolayı zehir vücudunuza girer. Ayrıca lovaisier in idamının 4 element fikriyle de bir alakası yoktur. Lovaisier şehirdeki vergi toplama dairesinin başındaki kişidir. Topladığı vergileri pahalı ölçüm aletleri ve deneyler yapmak için de kullanmaktadır. Nitekim kütlenın korunumu kanununu da bu şekilde kesfetmıstır. Bu harcamaları sefillik içindeki halk da bilmektedir. Halkın isyanıyla bir gün evi basılır ve idam edilir. Yani idamının sebebi fransız ıhtılalınden yeni çıkmış fakirlikle boğuşan bir milletin Lovaisier in harcamalarına tahammülünün olmamasıdır.