Kafanda Bitir Hepsini! Beyninizin Size Kurduğu Tuzaklardan Kolayca Kaçmanın 10 Basit Yolu

Bazen hayatımız bize duygularla, tembellikle ya da cezbedici birçok şeye karşı verdiğimiz bir mücadele gibi görünür. Üstelik bu mücadelede zafer kazanmak da hiç kolay değildir. Ama sizin için derlediğimiz bu 10 psikolojik ipucunu kullanarak aslında aklınızda yaratmış olduğunu problemleri kolayca çözebilirsiniz.

1. Kendinize nazik davranın!

Kendinize nazik olun, zayıf yönleriniz için kendinizi affetmeyi öğrenin, başarılarınızı övün, hatalarınız için kendinizi kınamayın. Beyniniz yalnızca sağlığınızı korumakla kalmaz, aynı zamanda moralinizi de belirler. Bu yüzden de hatalarınız ya da zayıf yanlarınız yüzünden kendinizi ayıpladığınız zaman beyniniz aslında moralinizi düzeltmek için çaresizce aranmaya başlar. Beyninizin bu arayışın içine girmesini engellemeye çalışmak yerine, bunu yapmasının tamamen önüne geçmek çok daha kolaydır.

2. Bedava şeyleri kabul etmekten kaçının!

Her birimiz sürekli olarak ücretsiz hizmet, hediye, kupon gibi birçok bedava şeyle karşılaşırız. Uzun vadede fazla para harcamaktan kaçınmak istiyorsanız tüm yapmanız gereken bu tür bedava 'teklifleri' reddetmektir. Siz farkında olmazsınız ama beyniniz bedavaya aldığı bir şeyi geri ödenmesi gereken bir borç gibi algılayabilir, yani bir şekilde borçlandığınızı düşünürsünüz. Bu yüzden de spontane şekilde alışveriş yapabilir ya da bir ürünün yüksek fiyatını kabul edilebilir görebilirsiniz.

3. Mümkün olduğunca çok kitap okuyun, ama bunu yavaş yavaş yapın!

Okumayı çok seviyorsunuz ama bu çok sevdiğiniz hobi için ayıracak vaktiniz yok gibi geliyor. Bir kitaptan her gün okuyabileceğiniz sayfa sayısını belirleyin. Siz okurken beyniniz aslında kitabı bitirmeye kaç sayfa kaldığının stresini yaşamaya başlar. Çünkü beyin aslında uzun süreli projelerden pek hoşlanmaz çünkü bu tip görevler için çok enerji harcanması gerektiğinin farkındadır. Bunu engellemek için günlük 10-12 sayfalık gerçekleştirilebilir bir hedef koyabilirsiniz.

4. Beyninizi de tıpkı kaslarınızı geliştirdiğiniz gibi geliştirmeyi öğrenin.

Sahip olmayı istediğiniz somut nesneleri düşlemek yerine, sahip olmayı arzuladığınız yetenekler ya da bir gün olmasını umduğunuz koşullar gibi dileklerinizi gözünüzün önünde canlandırmaya çalışın. Yatmadan önce bu egzersize biraz vakit ayırın. Tıpkı spor yaparken kaslarınıza giden kan gibi, beyniniz de bu tür bir 'hayalde canlandırma yüküne' karşılık verecektir. Beyninizi bu şekilde esnetmek ise, hayallerinize giden yoldaki motivasyonu arttırmaya yardımcı olur.

5. Spor merkezindeyken ya da hemen sonrasında vaktinizi sohbet ederek boşa harcamayın!

Fiziksel egzersiz ya da aşırı stres bir bireyi normalden daha konuşkan yapabilir. Bu anlarda, iyi saklamış olduğunuz bir sırrı açık etme eğilimi gösterirsiniz. Bunun sebebi de fiziksel zorlamanın insanın 'ya savaş ya kaç' mekanizmasını çalıştırması, nabzını arttırması ve nefes alış verişini hızlandırmasıdır. Beyin bu duruma sanki siz fiziksel bir tehlikenin içindeymişsiniz gibi tepki verir ve size durumla başa çıkmanız için yeterli gücü vermeye çabalar. Bu da sizden sırlar öğrenmeye çalışan ya da kafanızı karıştırmak isteyen kişiler için açık bir hedef olmanıza sebep olabilir.

6. Akıllı cep telefonunuzdaki oyunları bir kenara bırakın!

Beyin gücünü ya da dikkat aralığını geliştirdiği iddia edilen bütün o oyunlardan vazgeçmelisiniz. Çünkü işe yaramıyorlar! Eğer gerçekten akıl sağlığınızı sağlama almak istiyorsanız, bir spor dalı seçin ve onu yapın. Fiziksel egzersiz sırasında kan hızla beyninize gider ve ekranda beyninizi çalıştırdığı söylenen herhangi bir oyundan çok daha fazla uyarılmaya sebep olur.

7. Karmaşık ve büyük bir işle karşı karşıya kaldığınızda, işi daha idare edilebilir küçük parçalara bölün!

Bu beyninizin ileride karşınıza çıkabilecek zorlukları düşünmekten vazgeçmesini sağlar ve bunun yerine dikkatini bir seri mantık çerçevesindeki adımı çözmeye verir. Örneğin, uzun bir rapor yazmanız gerekiyorsa, ana başlıklara ya da konu başlıklarına ayırın ve bunların her birini teker teker ele alın.

8. Bir şeyi rafına geri koymayı bilin!

Mağazalarda gezmeye bayılıyorsunuz ama o anda gelen spontane alış veriş arzusunu da yenemiyorsunuz. Bunun sebebi çok açık; ismi de 'dopamin' yani arzu hormonu. Gözleriniz ilgi çekici ya da güzel bir şey gördüğünde hemen çalışmaya başlar ve elinizle dokunduğunuz anda bu çalışma iki katı etkiyle gerçekleşir. Siz farkına varmadan işinize yaramayacak onlarca ürün alışveriş sepetinize giriverir. Sorunun çözümüne şaşıracaksınız: Ellerinizi cebinizde tutun, ihtiyacınız olmayan bütün o eşyalara sadece bakın ve geçin!

9. Doyduğunuz zaman tabağınızı masadan kaldırın!

Bu kulağa çok basit gelen bir çözüm gibi ama özellikle masadan kalkamadığınız yemeklerde gerçekten işe yarıyor. Tabağınızı gözünüzün önünden kaldırabilir ya da üzerine bir peçete koyabilirsiniz. Bu da dopamin üretiminizi durduracak davranışlardan biridir. Beyniniz yemeği ödül olarak görür, ama bu sadece yiyeceği gördüğünüzde ya da aromasını fark ettiğinizde olur. Yani o son bir tabağı yemekten kendinizi alıkoymaya çalışmak yerine tabağınızı ortadan kaldırarak durumu kökten çözün. Tüketme arzunuz birkaç dakika içinde yok olacak.

10. Yatmanıza 1 saat kala bütün odalardaki ışıkları loş hale getirin!

Bu ipucu hem gerekli uykuyu almanıza yardımcı olur, hem de uykunuz sağlıklı ve sakin olur. Işık seviyesindeki azalma beyninize dinlenme zamanı geldiğine dair bir mesaj gönderir. Beyin de bu mesaja karşılık günlük ritminizi düzenleyen melatonin üretmeye başlar. Yavaş yavaş metabolizma hızı düşmeye ve beyin işlevleri uyku moduna geçmeye başlar.

İşte böyle... Doğru yolu bilirseniz beyninizi kandırmak bu kadar kolay aslında!!!

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
YORUMLAR
24.11.2016

Böyle içerikleri seviyorum. Didaktik püf noktaları veriyor. Emeğe sağlık.

24.11.2016

Cok guzel lan

25.11.2016

hepsi çok doğru. lakin yapılmaları müşgül. yapmayı başarana ne mutlu.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ