Ceride-i Havadis’te tefrikalar halinde yayınlanan Hikâye-i Mağdûrin, tam metni iki cildi bulan edebiyat klasiğinin kısaltılmış ve sadeleştirilmiş haliydi.
Sefiller olarak dilimize ilk girişi ise sonraki dönemde Şemsettin Sami ve Hasan Bedrettin’in çevirisiyle oldu.
Bugün Sefiller’in tam metninin pek çok çevirisi bulunuyor. Eğer okumadıysanız, uzunluğundan korkmadan bir şans verin derim.
Bu içeriğin amacı ne,sorucam diyorum hep unutuyorum.Okuyup sona geldiğimde de ne okudum ben acaba diye boş boş ekrana bakıyorum.Biri beni aydınlatsın :)