Kadir Şeker’in yargılanmasında 'meşru müdafaa sınırının aşılması' hükmünün uygulanmamasını eleştiren avukatı, Konya Baro Başkanı Mustafa Aladağ, şunları söyledi:
''Yeni ceza kanununda yer alan bir hüküm var. 'Meşru müdafaa sınırının korku, panik, endişe ve heyecanla' aşılması, diye. Ben bunu soruyorum. Olayımızda şartların tamamı var. Şimdi değil ne zaman uygulayacağız? Ya da hangi şart eksik de biz bu maddeyi değerlendirmeye almadık? Bu noktada çekincelerimiz ve itirazlarımız var. Mahkeme kararını verdi. Biz de derhal gerekçeli kararla beraber istinaf mahkemesine taşıyacağız.
Empati yapın, dedik. 'Kadir Şeker kasten bırakın bir insanı öldürmeyi bir canlıya zarar veremez' iddiasını savunuyorum, söylüyorum ve söylemeye devam edeceğim. O nedenle öldürme kastı yok. Olsa olsa yaralama olabilirdi, neticesi ölüm, bunun da hükümleri farklıydı. Eğer uygulansaydı Kadir, tahliye olacaktı. Dolayısıyla savunmamız, meşru müdafaa sınırının aşılması üzerinde yoğunluk kazanacak. Biz bunun için tüm şartların olayımızda var olduğunu düşünüyoruz.'
Bu çoçuk kasten cinayet işlemedi,buna inaniyorum ve cezayi çok buldugumu açikça soyluyorum.Disarida istismarcisi,sapigi,katili bu kadar ceza almazken Kadir in almasi hem adalete hemde vicdana aykiri bir durum.
Kadını döveni, öldüreni, tecavüz edeni serbest bıraktılar. Savunmak isteyene ise 12 yıl 6 ay ceza verdiler. Adaletiniz batsın.
Bu çocuk gayet kasten adam öldürdü. kimse kusura bakmayacak hukuk denilen şey yazılı bir kural, olay duygusal bakmaz, kanıtlara bakar kararını verir. sen cebinde 15-20 cm lik sustalı bir bıçak taşıyarak kimseye masum olduğunu kanıtlayamazsın. o bıçak sendeyse sen zaten kafadan suçlusun. keza olayda kadının darp edildiği iddiası var ancak darp raporu yok, aynı şekilde bu çocukta da darp raporu yok. sen gidip kavgayı ayırmak için birinin kalbine bıçak saplayamazsın. hem bıçak taşıyacaksın, hem gidip direkt adamın kalbine saplayacaksın. ondan sonra vay efendim neden beraat etmedi.