Kadın ve Erkek Kıyafetlerinde Düğmeler Neden Farklı Yöndedir?

13.06.2025 - 15:09

Hiç karşı cinse ait bir gömlek giydiğinizde düğmeleri iliklerken zorlandığınız oldu mu? Aslında yalnız değilsiniz çünkü bu durum pek çok kişinin dikkatini çekmiştir. Erkek gömlekleri sağdan, kadın gömlekleri soldan iliklenir ve bu fark yalnızca tasarım tercihi değil. Aslında bu uygulamanın kökeni çok eskiye, hatta orta çağa kadar uzanıyor. Bugün hala devam eden bu gelenek, düşündüğünüzden çok daha ilginç bir geçmişe sahip.

Kaynak

Bu ayrım neden ortaya çıktı? Görseli — Erkek kıyafetlerinde düğmelerin sağ tarafta yer almasının en yaygın açıklaması, tarihi savaş alışkanlıklarına dayanıyor. Zamanında erkekler sol taraflarında taşıdıkları kılıçlarını sağ elleriyle çekebilmek için kıyafetlerinin sağdan sola kapanmasına ihtiyaç duyuyordu.
Çünkü kıyafet sol tarafa doğru kapanırsa, kılıç çekme hareketi sırasında takılma riski oluşuyordu. Bu yüzden erkek gömleklerinin ve ceketlerinin düğmeleri sağ tarafta konumlandırıldı ve bu alışkanlık zamanla standart hale geldi.

Peki kadın kıyafetlerinde neden sol tarafta? Görseli — Kadın kıyafetlerindeki düğmelerin solda yer almasının ise birden fazla açıklaması bulunuyor. En çok kabul gören teori, düğmelerin ilk ortaya çıktığı 13. yüzyılda zengin kadınların kendilerini değil, hizmetçileri tarafından giydiriliyor olması.
Çoğunlukla sağ elini kullanan hizmetçiler, karşılarındaki kadını giydirirken düğmelerin solda olmasıyla ilikleme işini daha kolay yapabiliyordu. Yani düğmelerin sola konumlandırılması, aslında bir lüks göstergesi ve zenginliğin sembolüydü. Hatta bu yön, kadınların ata binerken yana oturdukları dönemlerde soğuk havanın kıyafet içine girmesini engellemek amacıyla da işlevseldi.

Neden hala bu şekilde devam ediyor?

Artık ne erkekler sürekli kılıç taşıyor ne de kadınlar hizmetçiler yardımıyla giydiriliyor. Ancak kıyafet tasarımlarındaki bu ayrım halen değişmeden devam ediyor. Moda tarihçilerine göre temel nedeni, geleneksel kalıpların günümüzde de hala kullanılmaya devam edilmesi. Üretim standartları, kalıp sistemleri ve toplumsal alışkanlıklar, bu farkın sürmesine yol açıyor.