Kadın Kadının Yurdudur! Birlikte Özgürleşmemiz ve Dayanışmamız İçin Kaçınmamız Gereken Cinsiyetçi Davranışlar

'Kadın kadının kurdudur.' sözünden hareketle kadın özgürlüğünün önünde en büyük engelin yine kadın olduğu, kadın ezilmişliğinin ve dışlanmışlığının aslında daha çok kadının tutumundan kaynaklandığını, en azından çanak tuttuğunu ileri sürmek elbette ki doğru değil. Kadın özgürlüğünün önündeki en büyük engel kadın değil, ezilmişlik ve dışlanmışlık da yine sadece kadın tutumundan kaynaklanmıyor. Erkek egemen kültüre uyum sağlamış kadınların, hemcinsleri için yaptığı kötü yorumları bütün kadınlara mal etmek doğru değilse de hemcinslerimize karşı zaman zaman cinsiyetçi davranışlar sergileyebiliyoruz. İşte kaçınmamız gereken bu cinsiyetçi davranış ve söylemlerden bazıları...

"Erkek dediğin kıskanacak, kısıtlayacak, karışacak."

Burada kadınlar, erkekler üzerinden bir kalıba sokuluyor. Yahu kadınların aklı fikri yok mu? Neden bir kadın daima, bir erkeğin aklına ya da yönlendirmesine ihtiyaç duysun ki? Bırakın bir kadın nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşasın. Siz siz olun kimsenin size nasıl yaşamanız gerektiğiyle ilgili dayatmalarına kulak asmayın, gönlünüzden nasıl geçiyorsa öyle yaşayın.

"Kadın dediğin güzel olacak, ince belli olacak. Evlendikten sonra kendini salmayacak."

Bir kadının fiziksel özelliklerini -sanki bireysel bir tercihmiş gibi- çirkin veya güzel olarak bir kalıba sokuyoruz. İnsanlar kendilerini nasıl daha iyi ve güzel hissediyorlarsa, bırakalım ona göre yaşasınlar. Kendi güzellik algılarımızı onlara da empoze etmeye çalışmayalım...

"Kadın dediğin erkeğine hizmet etmekten gocunmamalı."

Elbette ki hayat müşterek, her iki taraf da birbirleri için bir şeyler yapabilir; ancak bunu yalnızca tek taraflı olarak, kadının bir göreviymiş gibi sunmak, -hele ki başka bir kadın tarafından- oldukça üzücü bir durum.

"Erkek dediğin kadınını sahiplenecek. Kadın dediğin de erkeğinin gölgesinden ayrılmayacak."

Kadına neden daima sahip çıkılması gereken bir eşya muamelesi yapılıyor ki? 'Kadının sahiplenilmesi' kavramı bile kadının aklına ve benliğine o kadar ters ki. Hele ki bunu söyleyen bir kadınsa, insan gerçekten hayret ediyor. Kadına erkeksiz var olamayan veya tam olamayan bir nesneymiş gibi davranmaktan vazgeçelim artık!

"Kadın dediğin edepli olmalı, giydikleriyle erkekleri cezbetmemeli."

Ne yazık ki erkek egemen kültüre uyum sağlamış kadınlar, hemcinslerini bu konuda eleştiriyorlar. Oysaki insanların özgür iradelerine saygı duymamız ve giyim kuşamları hakkında yorum yapma hakkına sahip olmadığımızın bilincine varmamız gerekiyor.

"Kadın dediğin nerede konuşması ve nerede susması gerektiğini bilecek."

Yahu kadın neyi nasıl yapacağını bilir zaten, sizin aklınıza ihtiyacı yok ki! İster konuşur, ister susar, ister toplum içinde kahkaha atar. Bunda ne gibi bir problem olabilir ki? Bunu problem haline getiren tek şey ne yazık ki hasta zihinlerin varlığı...

"Kadın dediğin alkol kullanmaz. Gece geç saatlerde dışarı çıkmaz."

Çünkü kendini koruyamaz, çünkü kadına sarhoşluk yakışmaz vs. vs. Yahu zaten kadın geç saatte dışarı çıkmasın diyen zihniyet olmasa, kadına saldıran da, taciz eden de, onu aşağılayan da olmaz ki... Sorun bu zihniyetin varlığı ve kadını bastırma çabaları.

"Kadın dediğin oturup çocuğuna kendi bakacak, dadıya emanet etmeyecek."

Yine hemcinslerin ağzından duyulan bir cümle daha... Herkes çocuğunu kendi hür iradesiyle ve değerleriyle büyütebilir. Bunda bir sakınca yok. Kimi anne çocuğunu kendi büyütmek ister ve büyütür. Kimi anne de çalışmak ister -çalışması gerekiyordur- ya da her neyse bir bahanesi de olmak zorunda değil ve çocuğunu bir bakıcı yardımıyla büyütür. Kısaca herkes, çocuğunu istediği gibi büyütme hakkına sahip. Bırakalım da insanlar, bari çocuklarını nasıl büyütmek istiyorlarsa öyle büyütsünler.

İşte bu cinsiyetçi tavır, sosyal medyada da kendisini gösteriyor...

Öykü Baştaş'ın karşılaştığı bu tavır:

Şeyma Subaşı'na bir 'kadından' gelen bu yorum...

Bir hemcinsini hedef göstererek eleştiren bu 'kadın'...

Ne yazık ki nefret kusan, kendi mutsuzluğunu başkalarını karalayarak kapatmaya çalışan birçok insan var...

Bu liste böyle uzar, gideeer.

Anlayacağınız, bir kadın olarak hemcinslerimize karşı -farkında olarak ya da olmayarak yaptığımız- cinsiyetçi söylemlerimize ve davranışlarımıza bir son vermeliyiz. Ancak böyle, kadın kadına birlik olup, özgürleşebiliriz...

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
28.08.2018

Kendileri erkeklerin seks makinesi,süs köpeği olduğu için,her zaman hayalini kurdukları ama korkudan hiçbir halt yapamadıkları şeyleri,gücünün farkında olan,özgür kadınlar yapınca böyle kendi ezik duygularını dışa vuruyorlar.Zavallı deyip geçeceksin.

28.08.2018

o kefenin içinde nasıl göründüğünü merak eden arkadaş kendininde nasıl görüneceğini düşündümü acaba.

28.08.2018

Kadınların birbirlerine olan inanılmaz çekememezliği çok ürkütücü aslında. Gerçi güçlü bir kadın olursanız o başka tabi.

TÜM YORUMLARI OKU (17)