Yine tecavüz ve korkunç bir kadın cinayeti... Yine geç tecelli eden bir adalet...
Ayşe Arman'ın gündeme getirdiği korkunç olay, aslında bir kız kardeş ve bir kadın avukat tarafından 7 yıldır sürdürülmekte olan bir adalet savaşı.
Yine tecavüz ve korkunç bir kadın cinayeti... Yine geç tecelli eden bir adalet...
Ayşe Arman'ın gündeme getirdiği korkunç olay, aslında bir kız kardeş ve bir kadın avukat tarafından 7 yıldır sürdürülmekte olan bir adalet savaşı.
işin peşinden gide olmasa demekki cinayeti araştırmayacaklarmış bile , maaşşlarını almaya gelince hemen koşarlar..
Ülkede Suriyelilere verilen önemin yarısı Türk kadınlarına verilseydi emin olun daha güzel bir ülkede yaşardık.
Ayşe Armanın röportajını okudum bugün bende.Haberde iki ayrı üzücü olayın detayı var, biri; cesedin öncelikle kayıp olan hayat kadını olduğu sanılıp hiç bir doğru dürüst inceleme, araştırma yapılmadan vücudunda oluşan kırıklar dahi rapora yazılmadan ölüm sebebi belli değil diye rapor yazılması.Çünkü hayat kadını olduğu sanıldığı sırada hazırlanan raporda nasıl olsa erkeklerle beraber oluyor diye tecavüz bulgusu yazılmıyor,araştırma gereği hissedilmediği için ölüm sebebi belirtilmiyor,kırıklar vs rapora yazılmıyor ve bu yüzden bu yavrucağızın da başına gelenlerin ispatı raporlar uzun sürelerde sonuçlandığı için 7 yıl sonra ancak dava konusu olabiliyor.Ki bu süre ve yaşananlarda haberdeki diğer üzücü şey tabii.Baştan aşağı kokuşmuş bir sistem.Ne yaşarken ne öldüğünde hakkını alamıyorsun mağdur isen.Neyse ki böyle dişli, inatçı, işini seven ve gereğini yerine getirmek için sonuna kadar mücadele eden bir avukatla karşılaşmışlar.