Hayal kuramayan insanlar mıyız yoksa yaşamla ilgili önceliklerimiz mi başka? Hepimiz bir hayat kavgasının içindeyken unuttuğumuz çok önemli bir şey var: kendimiz. Ekşi Sözlük yazarlarından kola basili, bu konuyu Türk İnsanının Hayattan Zevk Alamaması başlığındaki entrysi ile gerçekten çok güzel anlatmış. Okuyunca 'Ah bize yazık...' diyeceksiniz...
iki güne unuturuz, gaza gelmeyin
insan gelirini ya da birikimini el verdiği şekilde hayallerini gerçekleştirme doğrultusunda kullanabilir yine de, olay kişinin kendisinde olup bitiyor, evlenmek mi kafanıza uygun ve sevdiğiniz biri varsa evlenin ya da yoksa bekar kalabilirsiniz, evlenir düğün yapılacak olur dünya masraf gerekçesi ise elalem ne der, bu elalem ne dercilik ve gösterişçilik başa bela 2 günlük organizasyon için stres yaşanır ve 3-5 yıl borçları ödenir, hayatınızı kendizine göre ayarlayacaksınız elaleme göre değil, elalemi takmayan insanın parası çok olmasa bile yine kendine göre uğraş bulabilir, dünyayı gezemese de evinde kütüphane kurabilir, el sanatları vs gibi şeyler de bulabilir, tamamen kişiye bağlı
Hayal kurmak bile paradan geçiyor nasıl kaygılı olmayalım.