Kariyeri boyunca 3 kez Oscar adaylığına layık görülen Joaquin Phoenix, Joker'deki performansıyla hafızalardan silinmesi güç karakterlerinin arasına bir yenisini ekledi.
Usta aktörün kariyerinden kaçırılmaması gereken filmlerini sizler için derledik.
Kariyeri boyunca 3 kez Oscar adaylığına layık görülen Joaquin Phoenix, Joker'deki performansıyla hafızalardan silinmesi güç karakterlerinin arasına bir yenisini ekledi.
Usta aktörün kariyerinden kaçırılmaması gereken filmlerini sizler için derledik.
Ron Howard'ın yönetmen koltuğunda oturduğu Parenthood, Buckman Ailesi'nin bir yandan yetiştirmeye çalıştıkları çocuklarıyla olan ilişkilerini öte yandan akrabalarla ve gündelik hayatla olan mücadelesini konu ediniyor. Garry rolüyle karşımıza çıkan Joaquin Phoenix, daha erken yaşlardan aydınlık geleceğinin sinyallerini veriyor filmde.
Nicole Kidman'ın başrolünde yer aldığı To Die For, televizyon sunucusu olmak isteyen Suzanne'ın amacını ulaşmak için yolunda karşısına çıkan herkesi ekarte edişini anlatıyor; Joaquin Phoenix'in hayat verdiği Jimmy karakteri filmde Suzanne'ın baştan çıkardığı piyonlarından biri olarak yer alıyor.
Usta isim Ridley Scott'ın yönetmen koltuğunda oturduğu, Russell Crowe ve Joaquin Phoenix'in başrolleri paylaştığı Gladiator, gladyatör olmak üzere yetiştirilen ve Commodus'u öldürüp ailesinin intikamını almak için her şeyi ortaya koyan Maximus'un hikâyesini anlatıyor. Filmin iki başrolü Crowe ve Phoenix hayat verdikleri düşman karakterlerdeki başarılarıyla oldukça dikkat çekiyor.
Country müzik efsanesi Johnny Cash'in müzik kariyerine başlangıcını, yükselişini ve özel hayatını kronolojik olarak anlatan Walk the Line, filmde Cash'e hayat veren Phoenix'e En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar adaylığı getirmişti.
Paul Thomas Anderson'ın yönetmen koltuğunda oturduğu The Master, savaş sonrası evine dönen ve büyük bir boşluğa düşen Freddie Quell'in bir tarikata dahil oluşunu ve hızla yükselişini anlatıyor. Din ve tarikat olaylarına yakın bir bakış açısı sağlayan film, Phoenix'e bir kez daha Oscar adaylığı getiriyor.
Joaquin Phoenix ve Marion Cotillard'ın başrolleri paylaştığı The Immigrant, Polonya'dan New York'a göçleri esnasında vereme yakalanan ve karantinaya alınan kardeşine yeniden kavuşmak için mücadele eden Ewa'nın kadın ticareti yapan Bruno'yla tanışmasının akabinde gelişen hikâyesini anlatıyor.
Spike Jonze'un yönetmenliğini üstlendiği Her, uzun yıllar sürmüş ilişkisi yeni biten ve ağır bir depresyon süreci geçiren Theodore'un eşsiz bir yapay zeka programına sahip çekici işletim sistemi Samantha'yla tanışmasının akabinde duygularında ve hayatında olan değişimi anlatıyor. Joaquin Phoenix'in Theodore'a hayat verdiği filmde Samantha'nın sesi olarak seyirci karşısına Scarlett Johansson çıkıyor.
Bir başka Paul Thomas Anderson-Joaquin Phoenix işbirliği olan Inherent Vice, 1970'lerin Los Angeles'ında eski kız arkadaşının ortadan kayboluşunu araştırmaya başlayan özel dedektif Larry 'Doc' Sportello'nun hikâyesini takip ediyor.
Jonathan Ames'in aynı adlı romanından uyarlanan You Were Never Really Here, travmatik bir geçmişe sahip eski asker Joe'nun kayıp bir kızı bulma sürecince yaşadığı ve aslen oldukça aşina olduğu şiddet olaylarının doğurduğu sonuçları anlatırken bir yandan Joe'nun yaşadığı aydınlanmayı da gözler önüne sunuyor. Joaquin Phoenix'in Joe rolüne başarıyla hayat verdiği filmin yönetmen koltuğunda usta isim Lynne Ramsay oturuyor.
Birbirinden oldukça farklı kişiliklere sahip tetikçi kardeşler Charlie ve Eli Sisters'ın aldıkları görevle Hermann Kermit'in peşine düşüp onu öldürmeye çalışmalarını anlatıyor. Sisters Kardeşler'den Charlie'ye Phoenix hayat verirken Eli rolünde John C. Reilly yer alıyor.
Şüphesiz en güzel performansı Joker filmindeydi. Ben hayatımda karakterle bu kadar bütünleşmiş bi performans görmedim.
Harika bir oyuncu joker performansı bambaşkaydı tabi ki❤️