Netflix'te büyük yankı uyandıran Canavar: Jeffrey Dahmer'ın Hikâyesi dizisini duymayan kaldı mı? Gerçek bir yaşam hikâyesinden esinlenen bu dizi, seri katil Jeffrey Dahmer'ın cinayetlerini ve hayatını konu ediniyor. Yapımın başrol oyuncusu Jeffrey Dahmer'ı canlandıran Evan Peters, diziyi çekerken yaşadığı zorlu anları röportajında dile getiriyor. Gelin, Peters'ın yapım hakkındaki çarpıcı ve tüyler ürpertici açıklamalarını inceleyelim.
Netflix yapımı Canavar: Jeffrey Dahmer’ın Hikâyesi; 17 suçtan sabıkası bulunan Jeffrey Dahmer'ın yamyamlığını, işlediği cinayetleri, tecavüz ve nekrofili suçlarını anlatıyor. Amerika'da nam salmış seri katil Jeffrey Dahmer, 10 yıl boyunca yakalanmadan bu cinayetleri işlemeyi nasıl başardı dersiniz?
Genç oyuncu, bu projenin içinde olmaktan bir hayli korkmuş. Gerçek bir hayat hikâyesi olduğu için Dahmer'a bağlı kalmaya çalışırken çok zorlandığını dile getiriyor. Bunu, 'Şimdiye kadar yaptığım en zor şeydi.' diyerek tarif ediyor.
Herkesi etkileyen bu trajik hikâye, bir suç dizisinden çok daha fazlası. Rolün gerçekçi ve doğal görünmesini isteyen Evan Peters, bunu başarabilmek için kendini zihnen karanlık bir yere çekmek zorunda kaldığını ve bir süre orada bulunduğunu söylüyor. Diziyi izleyenlerden aldığı tepkiye göre de yetenekli oyuncu bunu fazlasıyla başarmış gibi görünüyor.
Dahmer'a boş bir sayfa ile başladığını belirten oyuncu, aklında ona dair sadece apartman olduğunu bile bilmediği bir yerden çıkan kıyafetler ve mavi fıçı görüntüsü olduğunu söylüyor. Jeffrey Dahmer'ın cinayetlerinin çoğunu Oxford Apartmanları'nda işlediğini bile bilmiyormuş, bunu da sonradan öğrenmiş.
Dizinin yönetmeni Ryan Murphy, Evan'a senaryoları göndermiş ve sonra onu arayarak 'Bu projeyi kabul etmelisin.' demiş. Çünkü dizi oldukça ilginç bir proje. Seri katil, işlediği suçlardan sonra neredeyse pişmanlık duyuyor ve kafası karışık gibi duruyor. Genç oyuncu; Dahmer'ın büyüleyici ya da çapkın bir gülümsemeye sahip olmadığını, uysal ve biraz mesafeli davrandığını dile getiriyor.
Ryan'ın önerisi ile YouTube'a girip Stone Philips röportajını izlemiş. Dahmer'ın biyografisini, polis raporlarını ve itiraflarını okumuş. YouTube'da Jeffrey Dahmer ile röportaj yapan bir psikoloğun videosunu da izleyen genç oyuncu, bu konuşmayı oldukça samimi bulmuş.
Bu dudak uçuklatan hikâyede yaşanan her şey gerçekti. Dolayısıyla kurbanların hikâyesini, ailelerini üzmeyecek şekilde saygı çerçevesinde kaleme almak önemliydi. Yine de bazı tüyler ürperten noktaların dizide olması gerektiği vurgulanıyor. Neticede bu olayların hepsini Dahmer gerçekleştirdi. Ama bunu süsleyerek kaleme almamanın, yaşananları olabildiğince gerçek bir şekilde yansıtmanın önemli hissettirdiğini söylüyor Evan Peters.
Ekip arkadaşlarına ve özellikle yetenekli kamera yönetmeni Sarah'a teşekkürlerini ileten Evan Peters, ekibin kendisini her konuda çok iyi motive ettiğini ve zaman zaman onun modunu yükselttiğini söylüyor. Böyle harika bir ekiple çalıştığı için kendini çok şanslı hissettiğini, onlar olmadan bunların hiçbirini yapamayacağını belirtmeyi de ihmal etmiyor. Korku sahnelerinde ekip arkadaşı Jason, bunun neden yapıldığını Peters'a hatırlatıp durmuş.
Peters, her gün sete gidip Jeffrey Dahmer'a bürünmenin onun içinde kaybolmak gibi bir his olduğunu söylüyor. Son derece normal görünen bu adamı canlandırmanın şimdiye dek en zorlandığı iş olduğundan bahseden genç oyuncu, Dahmer'ın herkesten gizli tuttuğu kocaman bir dünyası olduğunu söylüyor.
Setin ilk günü dizinin yönetmeni Ryan Murphy, önemli bir kuraldan söz ediyor: Olaylara Dahmer'ın açısından bakılmayacaktı. Böylece izleyicinin Dahmer'ı sempatikleştirmemesi amaçlanıyordu. Dizide onun ruh hâline girilmedi, sadece hikâyesi izlendi. Peters'a göre Canavar: Jeffrey Dahmer’ın Hikâyesi, onun sadece yankısıydı.
Dizi degil de film olsaydi oscari havada karada alirdi. Durusuylu mimikleriyle jestleriyle ses tonuyla kisaca her seyiyle o kadar iyi oynamis ki… ozellikle glendanin evindeki konusma sekansini aklimdan atamiyorum.
Evan Peters gerçekten rolün hakkını vermiş. Sadece Evan Peters 'ı değil, yönetmeni, yapımcıyı ve senaryo ekibini de tebrik etmek gerek. Çünkü genel olarak bu tarz yapımlar katillere sempati duyulmasına neden oluyor. Fakat bu dizi neredeyse belgesel tadında olayları olduğu gibi anlatmış. Amerika 'da küçükte olsa bir kesimin Dahmer 'e sempati ve hayranlık duyması, ifade özgürlüğü adı altında saçma sapan girişimlerde bulunulması ve emniyet güçlerinin işlerini hakkını vererek yapmaması nedeniyle bu katliama vesile olması gibi unsurlar aşırı derecede sinir bozucuydu...
Ben şahsen başarılı buldum.