Fırlatılışının ardından bir yıl geçtikten sonra Webb teleskobu, bilim insanlarına ve tüm insanlığa uzaydan yeni nefes kesici görüntüler sunuyor ve bu kez bize yıldızların nasıl doğduğuna dair fikir veriyor. NASA tarafından 11 Ocak'ta yayınlanan yeni görüntüler, gezegenimizden yaklaşık 200 bin ışıkyılı uzaklıkta bir bulutsunun içinde yer alan genç bir yıldız kümesi olan NGC 346'yı gösteriyor. Biz de bu yazımızda bu konudan bahsediyoruz.
NASA'nın anlatımıyla bu son derece tozlu görüntü hem kasvetli hem de tüyler ürpertici. Bunun nedeni, orta kızılötesi ışığın tozun nerede olduğunu ayrıntılandırmada uzmanlaşmasına rağmen, bu dalga boylarında çevredeki yıldızların çoğunun görünecek kadar parlak olmamasıdır. NASA, 'Bunun yerine başgösteren, kurşuni renkli gaz ve toz sütunları kenarlarında parlayarak içerideki aktiviteye işaret ediyor' diyor.
NASA tarafından Eylül ayında yayınlanan görüntülerde, 30 Doradus nebulası tüm görkemiyle sergileniyor. Takma adı Tarantula olan bu bulutsu Samanyolu'na en yakın galaksilerdeki en büyük ve en parlak yıldız oluşum bölgelerinden biri olarak, yıldız oluşumunu inceleyen gökbilimcilerin gözdelerindendir. James Webb Teleskopu, daha önce kozmik tozla örtülü on binlerce görülmemiş genç yıldızı sergileyerek, yıldız doğumevini yeni netlik düzeylerinde yakalamakta.
Bu çarpıcı görüntü, sözde Hayalet Gök adaya (M74) aittir. Webb'in daha uzun dalga boylarındaki ışığı yakalama yeteneği, bilim insanlarının bunun gibi galaksilerde yıldız oluşturan bölgeleri belirlemesine olanak tanıyor. Bu görüntü, galaksinin kollarındaki gaz ve toz kütlelerini ve çekirdeğindeki yoğun bir yıldız kümesini gözler önüne seriyor.
NASA ayrıca, yer tabanlı teleskopların algılayamayacağı yeni ayrıntıları ortaya çıkarmak için James Webb Uzay Teleskobu'nun güçlü kızılötesi bakışından yararlanarak Güneş Sistemimizin dışındaki bir gezegenin benzeri görülmemiş gözlemlerini yayınladı. Jüpiter'in kütlesinin yaklaşık 6 ila 12 katı olan bir gaz devi olan ötegezegen HIP 65426 b'nin görüntüsü, Webb teleskobunun Güneş Sisteminin ötesindeki bir gezegenin doğrudan görüntüsünü ilk kez çekmesidir.
NASA bilim insanları, Güneş Sisteminin en büyük gezegeninin yeni fotoğraflarını da yayınladılar ve sonuçları 'inanılmaz' olarak nitelendirdiler. Jüpiter'in kuzey ve güney ışıklarının ve dönen kutup pusunun benzeri görülmemiş manzaralarını yakalayan James Webb Teleskobu, fotoğrafları Temmuz ayında çekmişti. Jüpiter'in Dünya'yı yutabilecek kadar büyük bir fırtınası olan Büyük Kırmızı Lekesi de, sayısız küçük fırtınanın yanında parlak bir şekilde öne çıkıyor.
En son görüntüler, James Webb ekibi tarafından çekilen başka bir grup görüntünün bize Araba Tekeri Galaksisini daha derinlemesine göstermesinden sadece haftalar sonra geldi ve bize iki galaksi çarpıştıktan sonra ne olduğunu göstererek evren anlayışımızda bir adım daha ileri götürdü. Kızılötesi kameralarıyla çarpışmanın yarattığı kozmik tozun arasından bakan teleskop bize, Araba Tekeri Gökadasının milyarlarca yıl önce başka bir küçük gökadayla karşılaştıktan sonra nasıl değiştiğinin bir görüntüsünü verdi. Hubble Uzay Teleskobu önceden bu galaksinin görüntülerini sunmuştu. Ancak Araba Tekeri Galaksisini çevreleyen toz miktarı, teleskopun galakside meydana gelen olayları gözlemlemesini engelliyordu. Şimdiyse James Webb Teleskobu'nun kızılötesi kameraları sayesinde, bilim insanları galaksinin parlak merkezine bakabiliyorlar.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Ya karadelikler yeni samanyolu galaksileri için çalışıyorsa bizim samanyolu bulutsumuzdan ve yahut başka galaktik bulutsulardan aldığı enerjiyi yeni bulutsu yaratmak için kullanıyor olabilir