Onedio Logo

İzmir'de 23 Bin İşçi Grevde! İşçilerin Talebi Ne? Grev İçin Kim, Ne Dedi?

Kapak Görseli

İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesindeki anlaşmazlık nedeniyle başlattığı grevi sürdürüyor. Çalışanların haklarını savunmak ve çalışma koşullarını iyileştirmek için toplu olarak iş bırakmaları tartışmalara neden oldu. Peki İzmir’deki grevde son durum ne? Greve kim, ne dedi?

İzmir'de greve çıkan 23 bin işçi ne istiyor?

İzmir'de greve çıkan 23 bin işçi ne istiyor? Görseli

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN ve İZENERJİ’de Toplu İş Sözleşmesi’nde anlaşma sağlanmadı. DİSK’e Bağlı Genel-İş Sendikası ve Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEM-SEN) ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında gerçekleştirilen TİS görüşmelerinde yüzde 29.16’lık zam teklifi çalışanlarda tarafından kabul edilmedi. Bu durumun sonucunda İZELMAN ve İZENERJİ’ye bağlı 23 bin işçi 28 Mayıs’ta greve çıktı. 

“Eşit işe eşit ücret” talebiyle greve çıkan işçiler en düşük işçi ücreti için 82 bin TL talep ediyor. Kentin dört bir yanında grevde olan işçiler hizmeti durdurdu ve meydanlarda taleplerini dile getirdi. 

Maaş zammı dışında işçiler emsal şirketlerde kendileri ile aynı işi yapanlarla aynı ücreti almak istiyor. İşçiler, farklı sendikalara bağlı çalışanların maaş farkının kaldırılması, toplu iş sözleşmelerdeki ücretlerle kendilerine verilen ücretler arasındaki uçurum farkının giderilmesini talep ediyor. 

DİSK Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan grevle ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:

“Büyükşehirde 5 şirket var: İZELMAN, İZENERJİ, İZDOĞA; İZULAŞ, İZBETON. Bu iki, üç şirkette toplu sözleşmeler yapılmış. Biz de toplu sözleşme masasında ‘aynı işi yapıyoruz, aynı emeği veriyoruz ama birine 3 verirken bize 2 vermenizi kabul etmiyoruz’ diyoruz. Eşit işe eşit ücreti verin, grev bitsin. Biz emek ve demokrasi mücadelesi yürüttüğümüzü her yerde ifade ediyoruz. Her yerde haykırıyoruz. İş yerinde, toplu sözleşmede demokrasi istiyoruz. Adalet istiyoruz, hukuk istiyoruz. Ekmeğimiz, aşımız için buradayız.”

İşçiler grevin 5. gününde Konak Pier alanından Cumhuriyet Meydanı'na sloganlar atarak yürüdü.

İzmir Büyükşehir Belediyesi: "Böyle bir maliyetin belediyemizce karşılanması ne yazık ki mümkün değildir."

İzmir Büyükşehir Belediyesi ise bir çalışanın belediyeye olan toplam maliyetin 154 bin TL olduğunu belirterek bir açıklama paylaşmıştı. Yapılan açıklamada böyle bir maliyetin belediye tarafından karşılanmasının mümkün olmadığı belirtildi. Açıklama şöyleydi:

'Genel-İş’in 1 Ocak 2024’te 763,44 TL olan günlük taban ücret için hâlihazırda görüşme masasındaki teklifi 2.168,18 TL’dir. Bu teklif, 1 Ocak 2024/2025 dönemi bakımından yıllık yüzde 184 artışa tekabül etmektedir.

Yıllık 112 günlük ikramiye ile birlikte Genel-İş teklifine göre aylık ortalama en düşük net ücret 82 bin TL ve en yüksek net ücret 94 bin TL hesap edilmektedir ki, bir çalışan için vergi-sigorta toplam maliyet 154 bin TL’ye ulaşmaktadır.

Belediyemizin teklifi, 1 Ocak tarihinden itibaren ikramiye dahil aylık en düşük ücret 59 bin TL, en yüksek 76 bin TL seviyesindedir. İki şirketimizin çalışanları için bu teklifimizin yıllık maliyeti 24 milyar liradır. Genel-İş’in talepleri doğrultusunda oluşacak yıllık maliyet ise 32 milyar TL’yi bulmaktadır. Böyle bir maliyetin belediyemizce karşılanması ne yazık ki mümkün değildir.

Genel-İş’in sunduğu taslakta işe 15 gün devam eden işçi için aylık ücretin yüzde 15’i nispetinde ‘işe devam primi’ talep edilmektedir. Ayrıca yıl içinde sağlık raporu almayan işçilere 46 yevmiye tutarında teşvik primi ödenmesi istenmektedir. Çalışanlarımızın normal çalışma saatlerinde işe devam etmeleri için teşvik pirimi talep edilmesi ve hastalanarak istirahat etmeleri gerektiğinde sağlık raporu almamaları için teşvik primi verilmesi belediyemiz ve iştiraklerimizce kabul edilmemiştir ve edilmeyecektir.

Bunların dışında ‘kıdem zammı’, ‘sorumluluk zammı’, ‘iş riski’, ‘koku primi’, ‘saha primi’, ‘aile yardımı’, ‘çocuk yardımı’, ‘yemek yardımı’, ‘ulaşım yardımı’, ‘birleşik sosyal yardım’ gibi 53 ayrı kalemde yan/sosyal ödeme talep edilmektedir.

Genel-İş teklifinde haftalık çalışma süresi 40 saate çekilmekte, kanunda 30 gün olan kıdem tazminatı 70 güne çıkarılmakta, evlilik izni 7’den 10 işgününe, doğum yapan işçinin (yasal 16 haftaya ek) izni 3’ten 7 haftaya, eşi doğum yapan işçinin izni 7’den 15 işgününe, çocuğu evlenen işçinin izni 5’ten 10 işgününe, resmî daireler nezdindeki işler için izni 2’den 5 işgününe çıkarılması ve bu şekilde 26 ayrı sebeple ücretli sosyal izin talep edilmektedir.

Genel-iş Sendikası’nın Toplu İş Sözleşmesi taslağında yer alan ve hâlihazırda görüşme masasında tuttuğu taleplerinin ülkemiz gerçekleriyle ve belediyemizin sahip olduğu koşullarla bağdaşır yanı bulunmamaktadır. Belediyemizin iştiraki durumundaki şirketler, kanun uyarınca kurulmuş olan ve belediyelere verilen görev ve hizmet alanlarında faaliyet yürütmekle görevli kuruluşlardır. Her ne kadar 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na ‘özel hukuk’ hükümlerine göre kurulmuş olsalar da belediye şirketleri ‘patron şirketi’ değildir, sermayesi ve bütçesi halkımıza aittir ve belediyemize emanet edilmiştir. Korumakla ve basiretli davranmakla yükümlüyüz. Kamucu malî politika, tutarlı malî disiplin, verimli çalışma hayatı ve sosyal devlet ilkesine dayalı bir kaynak yönetimi muhafaza edilmek durumundadır. Bu ilke ve politikanın, çalışanlarımızla birlikte hayata geçirilmesi toplu iş sözleşmelerinin ana temasını oluşturmalıdır. Bu anlamda sürdürdüğümüz toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin ‘karşı tarafı’ yoktur; sendika temsilcileri ve temsil ettikleri işçiler, çalışma arkadaşlarımızdır.

İşçilerin grevde olması nedeniyle hizmette aksamalar yaşandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, çöp topladı.

Başta temizlik olmak üzere birçok hizmette aksama yaşanırken çöp yığınları gözlendi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Kordon ve Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde biriken çöpleri topladı. Tugay, şunları söyledi:

“Dün ben bir çağrı yaptım. Ama vatandaşlarımızın çevresini temiz tutmasıyla ilgili bir çağrıda bulunmuştum. Dün tesadüfen Kordon’da bulunduğum sürede... Planlı bir şey değildi. Kokusuyla, görüntüsüyle, sağlık açısından çok kötü bir tablo olduğunu görünce birkaç arkadaşımızı çağırdım beraber toplayalım diye. Daha önce arkadaşlarımız toplamaya çalıştı ama sendikada bunlara engel oldu. Buna izin vermemek adına benim orada olmam değerliydi. İlçe belediye başkanlarımız, gönüllü halk, yüzlerce insan toplanınca biz işi büyüttük. Bütün Kordon’u ve Kıbrıs Şehitleri’ni temizledik. Dün o temizlik yapıldıktan sonra gece rahat uyduk. Ben gece 03.00’te uyudum ama rahat uyudum. Bayrama giriyoruz. Her tarafın kötü olmasın kabul edemeyiz. Ben özel bir organizasyon yapmayacağım ama vatandaşlarımızın bu konudaki duyarlılığı mutlaka devam edecek.'

Cemil Tugay'ın çöp topladığı anlar kameralara böyle yansıdı:

İşçilerin grevi tartışmaları da alevlendirdi. Kimi istenen ücrete değinerek grevin haksızlık olduğunu dile getirdi kimi ise grevin haklılığını anlattı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise, 'Şoför, neredeyse belediye başkanından yüksek maaş alıyor. Bunun etik bir sınırı olmalı' dedi ve şöyle devam etti:

'Net en düşük 59 bin liradan başlayan 76 bin liraya çıkan bir teklifte bulunduk. 'Yetmez' dediler. Ücreti net en düşük 65 bin liradan en yüksek 80 bin liraya çıkardık. Eylülde yüzde 10 zam dedik. Teklifimiz bu. Verebildiğimiz en yüksek rakam bu. Bundan fazlasını kimse bizden istemesin. Ama eylülde mesailerle beraber 88 bin liralık hizmet en az 100 bin lirayı bulacak. Otobüs şoförleri uzun saat çalışınca bu parayı alıyor. Şoför, neredeyse belediye başkanından yüksek maaş alıyor. Bunun etik bir sınırı olmalı. Genel İş'in neyin altına imza attığına bir bakın. Sadece bizim belediye çalışanlarımızın iyi ücret almasıyla Türkiye'nin sorunu çözülmeyecek. İzmir'in çöpe boğulmasıyla sorun çözülmeyecek. Bizim sayemizde burada örgütlendiniz. Biz sizin dostunuzuz. Bu haksızlığı nasıl yaparsınız? İzmir bunu hak etmiyor. İzmir'i de İBB'yi de önünüzde diz çöktürtmeyeceğim.'

"İşçiler ve sendika greve gitti diye adeta suçlu ilan edilecek. Sakin olun lütfen! Grev haktır."

Marmara Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nden Prof. Dr. Aziz Çelik, grevin nedenlerini BirGün gazetesindeki köşesinde anlattı. Çelik, 'Demagojik suçlamalar ve aşağılamalar almış başını gidiyor. İşçiler ve sendika greve gitti diye adeta suçlu ilan edilecek. Sakin olun lütfen! Grev haktır. Önce işçilerin sendikanın neden greve gittiğini anlamaya çalışın. AKP unuttursa ve yok etmeye çalışsa da grevin işçilerin en temel hak arama aracı olduğunu bir kez daha hatırlamak lazım. Grev temel bir hak arama aracıdır' dedi.

X hesabından açıklamalarda bulunan Çelik, sosyal medyada grevi eleştirenlere dair bir paylaşım yaptı:

İzmir grevi konusunda kısa bir sosyal medya deneyiminden sonra gördüm ki;

1-Greve atıp tutanların neredeyse tamamı, sendika, çalışma hukuku, çalışma ilişkileri, sendika-siyaset ilişkileri, grev hakkı ve lokavt konusunda vahim bir cehalet içinde.  Lokavtı hak sananlar var. Durum bu kadar vahim!

2-Koca koca meslek ve unvan sahibi insanlar kendi ücretlerini sendikalı işçilerle karşılaştırıp 'kıskançlık' yapabiliyor. Ama işçilerin ücretlerinden ve 'eşit işe eşit ücret' ilkesinden bile bihaberler.

3-Aklı başında sandığınız insanlar gündemden bihaber. Aslında kimin ne yaptığını bilmiyorlar. Sıfır bilgiyle atıp tutuyorlar. Asgari ücret için kim eylem yapmış, kim gündem yapmış bilmiyorlar.

4-Komplo teorileri pek revaçta. Grevin CHP'nin iç kavgalarıyla bağlantısını kuran adeta delirmiş analizler var. Komplo teorileri ayrıntı bilgisinin ve kuramın olmadığı yerde çabuk kabul görür.

Kısaca eğitim ve feraset şart!

Sosyal medya greve destek verenler ve destek vermeyenler olarak ikiye ayrıldı. İlk önce grevin bir hak olduğunu dile getirip destekleyenlere bakalım👇🏻

'İzmir'deki grevin sebeplerini anlamadan nasıl 'analiz' yapılır ve hariçten gazel okunur üstüne veciz bir örnek! 

'Haklı grev' ve 'haksız grev' gibi literatüre katkı yapacak bir tasniften önce meselenin esasını anlamakta yarar var!

1-Konu teklif edilen ücret değil, eşit işe eşit ücret meselesi. Yani aynı işi yapan diğer sendikanın üyelerine  verilen ücretlerin bu sendikanın üyelerine verilmemesi. Belediye başkanı da bunu kabul ediyor. O halde sorun basit. Diğer sendika üyelerine aynı nitelikte işler için verilen ücret grevci işçilere de verilsin. Konu kapansın!

2. Bakınız madde 1! ⬆️

3. El insaf ve pes doğrusu! Asgari ücret masasında temsil edilmemesine rağmen asgari ücretle ilgili en çok çaba harcayan ve eylem yapan örgütün DİSK olduğunu bilmemek ayıbı ayrıca not edilmeli.

4. CHP'ye yönelik saldırılara ve iktidarın hukuksuz uygulamalarına karşı belki tek ses çıkaran sendikaya bunu söylemek!

5. Eğer varsa bu belediyenin kötü yönetilmesi sorunudur.  Belediyeyi de sendika yönetmiyordur herhalde! 

NB: İşgücü piyasaları üstüne laf etmeden önce 'eşit işe eşit ücret' ilkesinin ne olduğunu, bunun çalışma hukuku ve çalışma ilişkileri açısından ne anlama geldiğini bilmekte yarar var.'

"Tek isteğimiz: Eşit işe, eşit ücret"

twitter.com

Disk/Genel İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu Üyesi Ali Haydar Kara:

'İzmir BB’de çalışan bir üyemizin maaş bordrosu!

Günlerdir sosyal medya üzerinden fake hesaplardan linç ve hakaret kampanyasına maruz kaldık

Gerçekler aşağıdaki gibidir.

Üyemizin maaşı 37.691 TL’dir. 

%100 zam ile 75.382 TL’yi geçmez.

Tek isteğimiz: Eşit işe, eşit ücret'

"Öğretici oluyor..."

twitter.com

Ekonomist Ümit Akçay:

'İzmir grevi, Türkiye'deki demokrasi-otoriterlik tartışmasını sadece hukuki-siyasi prosedür konuları olarak görmenin ne kadar büyük eksiklik olduğunu göstermesi açısından da öğretici oluyor.'

Oyuncu Müfit Can Saçıntı, işçiyi şeytanlaştırmanın ve sendika düşmanlığı yapılmaması gerektiğini vurguladı:

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

"Grev hakkı tam olarak bu."

Hukukçu Yunus Emre Erdölen:

'Bir liberal olarak grevdeki işçiler hakkında sözde ‘aydın, duyarlı, yüreği solda’ atan ‘münevverlerin’ yazdıklarından iliklerime kadar utandım. 

Grev hakkı tam olarak bu. Bir kişinin gerçek demokratlığı kendi iktidar alanı, sözünün geçtiği yerlerdeki tutumuyla ölçülür. Yazık.'

👇🏻

"Memleketi bu hale getirenlerle kavga edilir."

twitter.com

'Yoksulluk sınırının 81.733 TL olduğu ülkede işçilerin talep ettiği maaş çokmuş !!

Yoksulluğu yaratanlara, ülkeyi karanlığa boğanlara sesi çıkmayan Belediye Başkanı işçilerle kavga etmeyi tercih ediyor.

Hakkını arayan işçilerle değil memleketi bu hale getirenlerle kavga edilir.'

"Grev kırıcılığını övmeyelim."

twitter.com

'İŞÇİYE “YOKSULLUĞU” BİLE ÇOK GÖRÜYORLAR!

İŞÇİLER “AÇLIKTAN ÖLSÜN” İSTİYORLAR!

Türk-İş'in Mayıs 2025 verilerine göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 25.092 TL, yoksulluk sınırı ise 81.734 TL'ye yükseldi.

Dikkat edin; yukarıdaki tespitte sadece “karnını doyurmaktan” bahsediliyor. Sosyal yaşam, tatil vs zaten hak getire…

CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde başlayan grev sonrası  “sözde sol çevreler” işçi düşmanlığında yarışıyor. 

İşçiler “en azından yoksulluk sınırında yaşayabilelim” dediği için taciz ediliyor, hakarete uğruyor. 

Utanarak ve midem bulanarak izliyorum. 

İşçi düşmanlığı zirve yapıyor. 

Muhalif medya haberi nasıl saklayacağını şaşırıyor. 

Ne acı…

Gelin sendikal haklarını kullanan işçilerin asgari yaşam standardı talebini  tüm ülkeye yayalım. 

Herkes için insanca yaşam koşulları isteyelim.

Grev kırıcılığını övmeyelim. 

Bugün İzmir’deki işçilerin talebine saldıranların, yarın iktidara söyleyecek sözü olamaz!

Umarım sendika ve CHP’li belediye makulde buluşarak herkesi mutlu eden bir sonuçta buluşur. Bu uzlaşma da tüm ülkeye örnek olur. 

CHP’nin tarihine yakışacak olan da budur.'

Grevi haksız bulanlar da vardı👇🏻

twitter.com

Akademisyen Emrah Gülsunar:

'İzmir'deki grev neden tamamen haksız?

1. Teklif edilen ücretler zaten işgücü piyasasının çok üstünde

2. İşveren kâr eden bir özel şirket değil, gelirleri halkın vergilerinden gelen bir belediye

3. Sendika başta asgari ücret olmak üzere başka her konuda pasif hareket edereken CHP'li belediyelere gelince cevvalleşiyor

4. CHP iktidarın saldırılarıyla boğuşurken sendika bundan faydalanmaya çalışıyor

5. İşe alımlarda liyakat yerine hemşehriciliğin azımsanmayacak düzeyde rol oynadığı anlaşılıyor.'

"Grevin bu kadar sert tepki çektiğini görüyorum..."

twitter.com

'Yıllar içerisinde onlarca iş bırakma ve grev gördüm ama ilk defa İzmir’de DİSK’in yaptığı grevin toplum genelinde bu kadar sert tepki çektiğini görüyorum. Asgari ücretin 22 bin TL olduğu bir ülkede 59 bin tl maaşa itiraz edip 82 bin TL isterseniz halk size tepki koyar…'

"Gücünüz CHP'li belediyelere mi yetiyor sadece."

twitter.com

Kırklareli Belediye Meclis Üyesi Vecdi Yüce:

'Sayın başkan Kırklareli Belediyesinde sizin sendikanızın imzaladığı sözleşme ile işçiler bu sene sıfır zam aldı. Evet yanlış duymadınız bu enflasyon ortamında sıfır zam aldı. Neredesiniz burada niye grev eylem yapmadınız? Gücünüz CHP'li belediyelere mi yetiyor sadece.'

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

İzmir'deki Grev Devam Ediyor: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay Çöpleri Topladı
Bir Vatandaş İzmir'de Grev Yapan İşçilere Tepki Gösterdi: "Aldıkları Maaşı Beğenmiyorlar, Bunları Kovun"
İzmir'deki İşçi Grevini Eleştirip "İşçi Olmayı Düşünüyorum" Diyen Profesöre Tepki Yağıyor

Popüler İçerikler

Hande Fırat: “İsrail Uçakları Türk Hava Sahasını İhlal Etti, Tüm Birlikler Teyakkuz Halinde”
Hande Fırat: “İsrail Uçakları Türk Hava Sahasını İhlal Etti, Tüm Birlikler Teyakkuz Halinde”
Hintli Milyarder Sunjay Kapur Ağzına Arı Girmesi Sonucu Hayatını Kaybetti
Hintli Milyarder Sunjay Kapur Ağzına Arı Girmesi Sonucu Hayatını Kaybetti
Aylardır Cezaevindeydi: Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ İçin Tahliye Kararı
Aylardır Cezaevindeydi: Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ İçin Tahliye Kararı
YORUMLAR
02.06.2025

Maaşlarına zam yerine görevlerine son verilmeli !!!!!!

02.06.2025

👍 hepsinin maaşına zam işine son 😆

02.06.2025

82 bin tl lik ne iş yapıyorlar belediye de acaba mühendis bile o kadar almıyor çöp toplamak için çok fazla bir miktar

02.06.2025

tuncelili olmak bir ayrıcalıktır sende tuncelili ol sende kazan

02.06.2025

biraz beyaz yakalı olarak 65 bin tl kazanırken bu chp li belediyeler de nasıl bu kadar fazla maaş talepleri oluyor hemen koşup chp ye üye olup bir belediyeye kapak atmaya çalışacam ülkenin açlık sınırı tüike göre 82 bin tl olabilirde kardeşim gerçekler öylemi bir mühendis bile 40 45 bin tl zor alıyor siz belediye işçileri nasıl bu kadar çok kazanabileceksiniz ya çoğu da zaten hemşehri eş dost akraba kendi adamlarını sokup duruyor her gelen vatandaşın parasınımı pay ediyorsunuz aranızda

02.06.2025

ben şahitim belediyede calışan ama bizim mekandan çıkmayan var bir bu belediye değilki bildiğim bşr belediye var mesela bir alanda 3 kişinin gecmişte yaptıgı işi şu an 15 kişi yapıyor gerçi bu yüzden aylarca maaş alamadılar ha birde şey var seçimler de herkesi işe alıp sonra maaşları ödemeyip mobbing yoluyla iş bırakmak zorunda kalanlar daha kötüsü de var milli sporcunun olduğu tesisi ilkokul mezunu bir müdür yönetiyor

TÜM YORUMLARI OKU (33)