İzleyicileri Ayaklandı! Yargı'nın Son Bölümünü Beğenmeyerek RTÜK'e Şikayet Eden Bakanlığa Tepki Yağdı
Son dönemlerin en popüler yapımlarından biri hiç şüphesiz ki Kanal D ekranlarında yayınlanan Yargı dizisi.
Pınar Deniz ve Kaan Urgancıoğlu'nun başrollerinde yer aldığı, senaristliğini Sema Ergenekon'un yaptığı dram türündeki dizide toplumsal konulara dair dokundurmalar yapılıyor.
Dizinin izleyicileri bilir, Uluslararası Emmy ödüllü Yargı'da Seçil isimli genç bir kadının başından geçen acı olaylar silsilesi işleniyor.
Son bölümde; Seçil, devlete bağlı bir yetimhanede çalışan aynı zamanda da bir organize suç örgütüne mensup Necla isimli bir kadın tarafından kendisine tuzak kurulduğunu anlatmıştı.
Ceylin ve Ilgaz'ın da olduğu ekibe ifade veren Seçil'in anlattıkları ekran karşısındakileri gözyaşlarına boğmuştu.
“Ben yetimhanede büyüdüm. Orada annelerimiz vardı. Hiçbirimizin annesi değildi tabi ama gönüllü olarak gelirler. Bizim gruba Necla anne gelirdi. Bana bir dernekten bahsetti. Mağdur Kadınlar Sığınma Derneği... 18 yaşına girmek üzereydim, yetimhaneden ayrılmam gerekiyordu. Necla annenin evine geldim. Bir oğlu vardı, Tankut. Benden büyüktü, sevgili olduk. Çok aşıktım, bir yuvam olacak sandım. Ne derse, ne isterse yaptım, beni bırakmasın, beni sevsin diye. Bir akşam Tankut bir elbiseyle geldi. Beni gizlice çektiği videoyla tehdit etti. Yani bizim yatakta olduğumuz hali, internete koyarım, yayarım diye… Necla anneye söyledim, meğer o zaten biliyormuş. Bu saatten sonra artık onların kölesi olmuştum resmen, ne derlerse yaptım. Zaten bir süre sonra da yalnız olmadığını gördüm. Benim gibi bir sürü kız vardı. Yetiştirme yurdundan, sevgi evlerinden…'
"Bizi iş adamlarıyla toplantı gibi şeylere götürürlerdi. Sonra kiminle derse yattım. Bunların içinde iş adamları, siyasetçiler, ünlüler… Çantamızın tokasında kamera vardı."
'Bazıları giriyorken kontrol ederlerdi, bir şey bulamazlardı. Kimileri ise hiç bakmazdı ama o kamera orada ne varsa çekerdi. Sonra öğrendim ki o videoları tehdit için kullanıyorlarmış. İşte para, iş, ihale gibi aklınıza ne geliyorsa. Sonra anladım ki Necla’da, Tankut’ta sadece buz dağının görünen kısmıymış. 18 yaşına gelipte yetimhaneden ayrılınca beni evlerine aldılar. O gün, o arabaya binmeseydim, kendimi kurtarsaydım ne olurdu diye çok merak ediyorum.”
Hatırlayanlar olacaktır; Aleyna Çakır cinayetinin bir numaralı şüphelisi Ümitcan Uygun'un annesi Gülay Uygun hakkında bu tarz iddialar ortaya atılmıştı.
Müge Anlı ile Tatlı Sert programına bağlanan bir tanık 'Ümitcan Uygun’un annesinin yurtlarda çalıştığını ve kızları gece yaşantısına yönlendirdiğini G. isimli şahıstan duydum' ifadelerini kullanmıştı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, bakanlığa bağlı yetimhanelerde çocukların istismara uğrama konusunu işleyen ‘Yargı’ dizisini Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK) şikayet etti.
Konuyla ilgili tüm detayları bu içeriğimizde bulabilirsiniz:
Yargı dizisi hakkında yapılan bu şikayet başta dizisinin izleyicileri olmak üzere birçok kişiyi ayağa kaldırdı.
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
Peki siz bu karar ve tepkiler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Hadi yorumlara...
Toplumsal konulara değinerek insanları bilinçlendirmek, yaşanılan olayları unutturmamak adına yayınlanan bölüm şahane.👌🏻 Her türlü arsızlığın yayınlandığı programlara, şiddetten ibaret dizilere üç maymun reva görülüyorken. Sizi rahatsız eden nedir..
Yasaklamaya engellemeye çalıştıkça daha çok duyuluyor sistem kendisine gol atıyor.. Mesela ben bu diziyi hiç izlemedim ve olayı canlandırdıkları bu sahneyi bilmiyordum bu şikayet olmasa kendi kitlesi görüp geçecekti ama öğrenmiş oldum hadi buyur tam bir paradoks 🤦🏻♂️🤦🏻♂️
Ceza vermeye, engellemeye çalışıyorlarsa bir gerçeğe temas edilmiştir. Dizilerin halkı uyandırması yasaktır. Ne kadar uyutursa o kadar makbuldür.