İzlenimcilik Akımının Öncüsü Claude Monet, Tablolarından Eksik Etmediği Mavi Rengini Neden Seviyordu?

Gün Doğumu isimli eseriyle İzlenimcilik akımını başlatan Claude Monet, her eserinde gördüğü manzara yerine, hissettiklerini resmetti. Bizler de bugün Monet'in tablolarını incelerken hem dinginlik hem de huzur hissediyoruz. Tablolarının en büyük ortak noktası ise eksik olmayan mavi tonları. Peki Monet mavi rengini niçin bu kadar seviyordu? Her şey dört arkadaş ile başladı...👇

1862 yılında Fransa Güzel Sanatlar Akademisi'nde dört genç ressam vardı: Claude Monet, Pierre-Auguste Renoir, Alfred Sisley, ve Frédéric Bazille.

Akademik resim sanatı ise tıpkı böyle bir stüdyoda geçiyordu. ☝

Dört genç ressam bir ortak noktalarının olduğunu fark etti: Hepsi bunu demode, gerçek dışı ve ilham vermeyen bir aktivite olarak buldu.

Akademik tarz onlara yapay ve Rönesans taklidi gibi geldi. Ayrıca klasik tarih, mitoloji ve İncil hikayeleri ilgilerini çekmiyordu.

Bunun üzerine artık dışarıyı resmetmeye başladılar. Buna Fransızca "en plein eir" yani "açık hava ressamlığı" deniyor.

Bunun öncüsü ise eski ressamlardan Edouard Manet oldu. O daha farklı bir tür realizmi benimsemişti. Stüdyonun dışında, ışık ve insan figürleri farklıydı. Manet'in balkonunda yaşanan bu değişimi fark edebiliriz... ☝

Kısa bir süre sonra Paul Cezanne ve Camille Pissarro da onlara katıldı ve akım doğdu.

Gerçekliği kameranın çekeceği gibi resmetmediler; o an gözün gördüğü ve hissettikleri şekilde resmettiler. Değişen ışık, bulanıklık, sis ve fazlası...

Böylece rengin ne kadar önemli olduğunu da fark ettiler. Monet'in ilk eserlerinden biri olan "La Grenouillére" (1869) tablosunda da bunu görebiliriz.

Yakından bakınca Akademi'nin aksine kullanılan belirli bir form yok; uzaktan bakınca ise bir sürü rengin gerçekliği yansıtmak için bir araya geldiğini görüyoruz.

Pierre Auguste Renoir şöyle anlattı: "Bir sabah siyah rengi kalmamıştı. İşte o zaman İzlenimcilik doğdu."

Bu büyük bir sıçrayıştı: Akademinin siyah gölgelerinden, İzlenimciliğin mavi gölgelerine geçiş yapıldı. 

Resimler bir anda ekstra parlaklık ve canlılık ile doldu. ☝

Sonuçta hiçbir gölge sadece siyahtan ibaret değildir; ton ve renklerin bir karışımıdır.

Ve mavi de dışarının nihai rengiydi. Gökyüzünün rengi ve her şeyi saran bir renk: Karda bile var!

Monet'in The Magpie eserini ve gölgelerini bir düşünün... ☝

Ancak Monet bu durumu biraz daha ileriye taşıdı. Dışarıdaki maviyi sadece geçiş olarak kullanmadı; maviyi dışarının tek rengi yaptı.

Monet'in Londra sisi hakkında yaptığı eserde de görüleceği gibi. ☝

İzlenimciler tarafından kullanılan bir diğer teknik ise daha açık renkli tuvallerin kullanılmasıydı.

Normalde koyu gri olurdu ancak Monet ve çağdaşları beyaz tuval kullanıyordu.

Mavi rengi Monet'in doğumundan önce dahi resimde kullanılan yaygın renklerden biriydi.

Antik Mısırlılar, Orta Çağ sanatçıları gibi kesimler de maviyi sık sık kullandı. 

16. yüzyıl sanatçıları ise mavi rengini gerçek bir yoğunlukta kullanmayı tercih etti.

Fakat çağdaşlarından daha çok mavi renk ile bir bütün haline gelen kişi Monet'in ta kendisiydi.

İlk eserlerinde mavi rengi daha az karakteristik bir özellik olsa da, sonralarda öne çıkan bir özellik halini aldı. 

Mavilik kardan, güneşten ve sisin ardından çıkageliyordu!

Monet Londra ve Venedik'e seyahat etti. Bu tarzı da beraberinde götürdü ve şehirleri bildiği gibi resmetti.

Bir fotoğraftan çok uzak bir şekilde; tamamen kendisinde bıraktığı izlenime dayanarak resmetti.

Elbette çok sevdiği bahçe ve köprüyü de resmederek dünyaya muhteşem bir eser bıraktı.

Bu da resmettiği bahçe ve köprünün önünde çekilmiş olan resmi... 👇

Siz mavi rengini seviyor musunuz? Bu eserler hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...

İlginizi çekebilir:

Korku ve Dehşeti İliklerimizde Hissetmemizi Sağlayan Sanat Tarihinin En Garip ve Ürkütücü 15 Tablosu
Vincent Van Gogh'un Hiçbir Tablosundan Eksik Etmediği Sarı Renginin Geçmişe Uzanan Büyüleyici Hikayesi
Dünyanın En Ünlü Sanat Eserleri Hakkında Öğrenince Bir Yaşınıza Daha Gireceğiniz 8 İlginç Bilgi

Popüler İçerikler

ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"