İnsanlar sıklıkla söz verir, fakat verilen sözler nadiren tutulur. Bunun sebebini hiç merak ettiniz mi?
Hepimiz bu konuda en az bir kez akıl yürütüp bunun nedenini bulmaya çalışmışızdır. Vardığımız sonuçlar farklı olsa da tüm çıkarımlar insanlar olarak “biraz” tembel olmaya yatkın olduğumuz gerçeğine varıyor. Kendi menfaatimize dahi olsa alıştığımızın dışında bir şeyler yapmakta genelde zorlandığımızı kabul edelim.
En çok da kendimize verdiğimiz sözleri tutmuyoruz aslında. Çoğumuzun daha sağlıklı beslenmeye, spor yapmaya, kendimiz için faydalı olan şeyler yapmaya karar verip sonra da kendimize verdiğimiz sözleri tutmadığımıza şüphe yok.
Kendinize verdiğiniz sözlerde durmamakla sevgilinize verdiğiniz sözlerin arkasında durmamak arasında da bir fark var. Mesela size çok da önemli gözükmeyen kimi sözler sevgiliniz için fazlasıyla önem taşıyor olabilir.
Verdiğimiz sözlerde durmamızı kolaylaştıracak bir taktik aslında mümkün. Kendi tembelliğimizi yine kendi çıkarımıza kullanarak bir şeyi “yapmaya” değil “yapmamaya” söz vererek sözlerimizi tutma ihtimalimizi arttırabiliriz.
Bir şeyi yapmaya söz vermekle yapmamaya söz vermek arasında çok büyük bir fark yokmuş gibi gelir ama söz konusu kırılması güç alışkanlıklar olduğunda küçük bir farklılık yaratmak bile zaman içerisinde büyük değişimlere neden olabilir.
İnsanın hayatında vereceği belki de en büyük söz; hayatınızı o en sevdiğiniz insanla, iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta, bir ömür boyu beraber geçireceğinize dair verdiğiniz sözdür.
İşte bir ömür beraber olmayı kabul etmeden önce vermeniz gereken; ilişkinizi, evliliğinizi ve mutluluğunuzu daim kılacak 50 önemli söz:
Bi büyük olay olur. Depresyona girersin. 50 madde yalan. İnanmayın bunlara yaa. HER ZAMAN bu maddeleri yapamazsın. Önemli olan karşındakini anlamayı istemek ve buna çabalamaktır. Birbirini anladıktan sonra iyi bir iletişim bağı kurduktan sonra zaman zaman rutinleşmekte güzeldir..
Burada 1 tane madde var.
Karşındakine saygını hiçbir zaman azaltmıcan. Yalan söylemicen. Gerisi ıvır zıvır.