İstanbul Teknik Üniversitesi'nin 248’inci yıl birincisi Hüseyin Umutcan Ay’ın mezuniyet töreni konuşması gündem oldu.
İstanbul Teknik Üniversitesi'nin 248’inci yıl birincisi Hüseyin Umutcan Ay’ın mezuniyet töreni konuşması gündem oldu.
* Sevgili arkadaşlarım ben artık haberleri takip edemiyorum. Çünkü sorunu biliyorum. Çözümü biliyor ve bu çözümü uygulayamıyorken; ben o ölen kadınların kanını elimden çıkaramıyorum. Benim bu yolda ödediğim bedel bu oldu. Fakat bu insanlığın ödediği bir bedelle kıyaslanamaz bile.
* Sadece sorun bu mu? Ülkenin doğusuna bakın. Daha çocuk yaşta kız çocuklarının evlendirildiğini görürsünüz. O kadar uzağa gitmeyin İstanbul'a bakın. Asgari ücretle 4 kişilik ailesini geçindiremediği için intihar eden o güzel insanları görürsünüz.
* O kadar da uzağa gitmeyin Taksim'e bakın. Hayat ona daha farklı bir seçenek sunmadığı için, sadece kendisi olduğu için orada ara sokakta katledilmiş yatan o güzel insanları görürsünüz.
* O kadar da uzağa gitmeyin, sıra arkadaşlarınıza bakın. Sırf deneyim elde edebilmek için haftanın 5 günü 5 kuruş para almadan şirketler tarafından sömürüldüklerini görürsünüz.
* Bir de son olarak potansiyel geleceğinize bakın. Orada sırf iş bulamadığı için asgari ücrete mühendislik ve mimarlık yapan akranlarınızı görürsünüz. Karanlıkta olduğumuzu düşünüyoruz biliyorum.
* Aynı zamanda korkuyoruz da. Sorunları biliyoruz peki çözüm ne? Kaçmak mı? Belki de birileri bizim için her şeyi çözsün diye arkamıza yaslanıp beklemeliyiz. Ya da başımıza gelmediği sürece sorun yokmuş gibi de davranabiliriz.
* Hayır, bunu üzülerek söylüyorum ki; bu yolda birbirimizden başka kimsemiz yok. Çünkü unutmayın ki herkes bir gün ölür. Buna sizler de dahilsiniz saygıdeğer büyüklerim. Ve geriye kalan bizler ve bizim yetiştireceğimiz çocuklar hegomanların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz. Değiştirmeliyiz.
* Bizler farklıyız. Bizler hem araştırıyor hem de sorguluyoruz. Bu değişikliğin zamanı geldiğinde bu değişimi yapacak olan bizler bunu herhangi bir kurum veya kuruluşun faydası için değil, insanlık için yapacağız ve bunu insan olarak yapacağız. Bizler insan olmayanların elinden fazlasıyla çektik.
Kaynak:Sözcü
Arkadaşın Vestel'de 3.500 TL maaşla işe başlayacağını öngörenler ile yurt dışına göç etme ihtimali olduğunu söyleyenler aynı kafalar. Bu kalitede birinin 3.500 TL maaşla işe başlayacağı bir memleketten kaçmaya çalışmasını kim hor görebilir ki ? Kalıp liderlik yapmasını mı bekliyorsunuz ? sanki zekaya, bilime , teknolojiye aç on milyonlarca aç insan varda bu çocuklar keyfine kaçıyor memleketten. Okuma yazma bilmeyen adam %45 oy aldı istanbul'da . Siz hala neyin kafasını yaşıyorsunuz anlamış değilim. Türkiye'de kalıp kendi elleriyle geleceğini ve topraklarını harcayan milyonlarca insana öncülük edecek. Devrim gerçekleştirebilmek için bu zihniyete aç bir toplumun oluşması gerekiyor diye düşünüyorum. Önce bu çocukların özgürce, hevesle, güvende mesleklerini icra edebilecekleri bir toplum yaratalım sonra göç etmelerini ayıplarız.
Benim büyük oğlum ülkenin en iyi üniversitelerinde birinde okurken, eylemlere katılıyor diye annesi babası yaşındaki insanlardan anarşist muamelesi gördü, sırf bu düzene karşı çıktığı için. Daha sonra savunma sanayii şirketinde gece gündüz çalışırken, ülke savunması adına gerçekten birşeyler yaparken Gezi'yi desteklediği için terörist oldu, üstelik şuan terörist ilan edilen veya onlarla işbirliği yapan kişiler tarafından üstelik emeklerinin karşılığını manevî olarak geçtik maddi olarak da alamadı. Şimdi kendisi Amerika'da müstakil evinde eşi ve çocukları ile burada olamayacağı kadar mutlu. Elin memleketinde emek verdiği için (tabii ki kara kaşına gözüne değil) el üstünde tutup en insani şartlarda ve çalıştırıyor haklarını koruyorlar. Kim bu çocuklara kalın deme hakkına sahip? Kalınacak yer mi bıraktık?
....dedi ve elinde pasaportu ile avrupaya giderken "beni de kaybettin Türkiye'm" selfisi çekti!