İsyan Edin İnsanlar! Beyaz Show'a Katılan Küçük Gizem'in Yoksulluk ve Sefalet İçindeki Yürek Burkan Hikayesi

Beyaz Show'a katılmasaydı haberiniz olacak mıydı Gizem'in yaşadığı dramatik hayattan?

Sosyal medyanın, özellikle de YouTube'un hayatımıza girmesiyle internetin en dikkat çeken videolarına tanık olduğumuz zamanları hatırlayın. Bu küçük kızlar da işte o yıllarda, 2010'da hayatımıza girmişti.

Sınıf başkanı Havva ve yardımcısı Gizem, anlattıkları dersi dinlemeyen arkadaşlarına sitem ediyordu videoda. Dahası, Gizem yırtık botla okula geldiğini, babasının inşaatlarda çalışarak kendisini okuttuğunu da ekliyordu. Tüm bu fedakarlıkların karşısındaki arkadaşlarının tavrı onu üzmüştü.

Video o kadar çok izlendi ki, gazeteler ve televizyon programları bir anda Gizem'in hayatına daha yakından bakmaya başladı. Gizem'in anlattığı kadar vardı ailesinin durumu, hatta daha bile fazlaydı belki...

5 çocuklu bir ailenin kızlarındandı Gizem. Annesi merdivenleri siliyor, babası inşatta çalışıyor, çoğu zaman evlerinde kışın yakacak kömür bulamıyorlardı. Gazeteci Ezgi Başaran, Gizem'e hayallerini sorduğunda ise aldığı cevaplar insanı bir kere daha harap ediyordu.

* Üç kızlar için bir yatak? Üç kızlar demek, ben, İrem ve Hatice ablam? Bizim yatağımız yok. Çek yatta yatıyoruz ama aç-kapa yaparken o da bozuldu!

* Mor bir elbise? Mor ve turuncu en sevdiğim renk.

* Anneme daha çok merdiven işi.

* Umut Ağabeyimin hep başı ağrıyor. Onun iyileşmesi.

* Kardeşim Ufuk 5 yaşında ama hala konuşamıyor. Onun şakır şakır konuşması.

* Barbie’li bir çanta

* Barbie’nin kendisi

* Bir de babam bize kötü davranmasın, düzgün bir aile olalım.

Babası inşaatlarda iş bulamadığı zaman anne Ayla Hanım zamanın parasıyla ayda 50 TL'ye kapıları, merdivenleri siliyordu. Çünkü kızlarının eğitimi eksik kalmamalıydı; kömür ve kira parasından sonra istedikleri tek şey buydu.

Gizem'in buruk hayatı ve zehir gibi hazırcevap yeteneği, bir anda çok fazla yardımseverin dikkatini çekmiş ve evleri kömürle, kışlık botla dolmaya başlamıştı. Beyazıt Öztürk de bu herkesin dilindeki çalışkan kızları programına davet etmişti.

Kızlar yine o zeka dolu ve sevimli konuşmalarını yapmışlardı ki, Gizem kendini yine tutamadı. Öğretmeninin programa katılmasına izin vermeyen Vali için "Onların kalıplarına tüküreyim, onlar oturuyorlar sıcak yerde. Benim öğretmenimden ne istediniz?" demişti.

Böyle bir çıkışı beklemeyen Beyaz ise küçük kızın ağzını kapatarak olası bir cezayı engellemeye çalışmış ama şaşkınlığını da gizleyememişti. Çocuk bu, cezadan, bürokrasiden ne anlasın? Niye anlasın?

İşte tüm bu yoksulluğun içinde Gizem'in hikayesi de bize anlattığı hayatı gibi dramatik bitti. Kız kardeşiyle bir gün banyo yaparlarken şofbenden sızan gaz sebebiyle minicik bedeni yere yığıldı, göçtü gitti Gizem. Üstelik, kaldırıldığı üniversite hastanesinin "gerekli" donanımları olmadığı gerekçesiyle ordan oraya sevk edilirken harap oldu gitti 11 yaşında.

Hiçbir amaca hizmet etmeyen bu hatırlatma yazısının içinde inanın isyandan başka bir gaye yok. Gizem, bizim tanımadığımız binlerce çocuktan sadece bir tanesiydi. Biz bu drama sadece onu internetten tanıdığımız için tanık olduk. Şimdi bir düşünün, kaç tane daha Gizem var böyle yaşayan ve böyle can veren? Hayata mı yoksa sisteme mi isyan etsek içimiz soğur?

Popüler İçerikler

Yeşilçam'ın Güzellik Abidesi Oyuncuları Genç Halleriyle Günümüzde Yaşasaydı Nasıl Görünürlerdi?
Konya'da 14 Yaşındaki Öğrencisini Taciz Eden Lise Öğretmeninin Cinsel İçerikli Mesajları Mide Bulandırdı
"Evlilik Gerçekten Güzel mi?" Sorusuna Gelen Birbirinden Farklı İkonik Cevaplar Bakış Açınızı Değiştirecek
YORUMLAR
04.11.2019

"bir 2011 kasım’ı.. ömrüm boyunca unutmayacağım bir andı gizem’in beyaz show’daki hâli. ellerini önünde birleştirmiş, başı hafifçe eğik, konuşmadan önce parmak kaldıracak kadar saygılı…aynı zamanda müthiş öfkeli, şaşkın ve isyankâr. öğretmeninin çektiği, sınıf arkadaşlarına “babam inşaatlarda çalışıyor, delik botlarla geziyorum ama okulda şımarıklık yapmıyorum; sizin her şeyiniz var ama hep düzeni bozuyorsunuz” dediği youtube videosu çok izlenince televizyona çıkarmışlardı gizem’i. orada da toplumun kendi gibilere layık gördüğü yre isyan ediyrdu.bir stüdyo dolusu seyrci bu “büyümüş de küçlmüş” kza kahkahalarla gülrken şaşkın gözlrle bakyor, çatk kaşlrını bir an olsun kaldrmıyordu. karşısındki kitle sinirlerini bozmuştu. “ne gülüyorsunuz” dedğinde, insanların kendisine gülmesine kzmıyor, anlattıklarnda gülüncek ne olduğnu anlmaya çalşıyordu. isyan ettiği gerçklere başkalarının da isyan etmemesini aklı almıyordu........

04.11.2019

..........sadece öğretmenine engel olan valinin değil, anlattığı acılar karşısında kahkaha atmaktan utanmayan herkesin “kalıbına tükürecek” kadar öfkeliydi. o progrmdan kısa süre sonra, şofben zehirlenmesi sonucunda 11 yaşndaki ablasyla birlkte hayatını kaybetti. aradan geçen sekiz yılda bir gün bile unutmadım gizem’i. günün birinde hikâyesni herkese anlatmk için, onu eski bir gazete kupüründe tarihin acımasız unutkanlığına terk etmemek için kendime verdiğim sözü hiç çıkarmadım aklımdan. ne şekilde olacak bilmiyorum ama bir gün buhikâyeyi anlatacağım.“neglüyorsunuz?” diyeceğim sonunda da, “anlatılan sizin hikâyeniz değil mi

04.11.2019

Doğurmayın kardeşim, sen boğul sefilliğinde. 5 tane çocuğun günahı ne. Herkes şeyine sahip çıksın size üreme yetisi veren bu evrenin ben ta....

04.11.2019

Bu çocuğun hikayesi böyle bitmemeliydi.

TÜM YORUMLARI OKU (27)