Giovanni Giustiniani Cenevizli bir denizcidir. Kuşatmanın ilk haberleri geldiğinde parasını cebinden ödeyerek çoğunluğu Kos Adası’ndan Yunanlı ve Cenevizli 700 asker ile İstanbul’un savunmasına gitmiştir. Savunma sırasında da günümüze gelen her kaynakta, her hatıratta en kilit roldedir. Kendisinin varlığı surlardaki morali yüksek tutmuş, liderlik kabiliyeti birbirinden normal şartlarda nefret eden Venedikliler, Cenevizliler ve Yunanlıları birbirleriyle tartışmak yerine duvarları tamir etmeye kanalize etmiştir. Giustiniani, fetih günü 29 Mayıs’ta ölümcül bir şekilde yaralanır. Bazı kaynaklar bir güllenin çok yakına isabet ettiğini söyler, bir başkası Tatar Yayı ile vurulduğunu yazar. Ancak herkesin üzerinde uzlaştığı nokta Giustiniani surlardan sedyeyle yenikapıya doğru götürüldüğünde paniğin artık geri döndürülemez bir şekilde yayıldığı, korkunun esiri olan herkesin kaçmaya başladığıdır.
Hz. Muhammed zamanının bizans kralına bir mektup göndererek onu islama davet ettiğinde, bizans kralı zaten bekledikleri bir peygamber olduğunu ve ona iman edeceğini söylemiştir. Fakat ülke olarak kabul etmeleri durumunda avrupanın bu peygamberi öldürmek isteyeceğini belirterek durumu halka açıklamadığı rivayet edilir. Kimbilir, belkide konstantin onun soyundandır..
Orduları pek çok zaman Vermiştiler dünyaya şan
Çok eksik var nerede Peygamber efendimizin sözü, nerede daha önce İstanbulu almak için gelen büyük Evliyalar ve daha birçok eksik.