Fotoğraf: TGRT Haber
Bireysel bir kesitten aktardığım bu artık insanı çıldırmaya götüren konu eminim pek çoğunuza yakın gelmiştir. “Neden taksi bulamıyoruz,” diye sorduğum şoförlerin çoğu bu krizin trafik yoğunluğundan kaynaklı olduğunu, bir kısmı da sürücülerin turist ya da uzak mesafeler arayışında olduğunu iletmişti. Bazıları İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), 500'ü engelli erişimine özel toplam 5 bin yeni taksi teklifinin de durumu kurtarmayacağını düşünüyor.
Oysa geçen sene 82 bin 230 kişinin oy kullandığı, 'İBB'nin 5 Bin Yeni Taksi projesini destekliyor musunuz?' anketine 'Evet' diyenlerin oranı yüzde 93 idi. Üstelik bu proje İstanbul’un en önemli emekçilerinden olan, günde 12 saat çalışan şoförlerin yaşam koşullarının evlere servis, giysi ve yemek yardımı gibi desteklerle iyileştirilmesi ve şoförlere eğitim verilmesi gibi pek çok başlığı da kapsıyordu. Nitekim bu Haziran ayında KONDA tarafından 2 bin 260 kişiyle görüşülerek yapılan bir araştırmada katılımcıların yüzde 77'si, aldıkları taksi hizmetinden memnun olmadığını belirtmiş. Hele ki bir turizm şehri olarak, ulaşım imkanlarımızın güçlü ve özenli olmasını hangi birimiz istemeyiz.
Bu yıl tam 57 sene sonra ikinci kez verilen onay ile 1.000 adetçik yeni taksi eklenince yaklaşık 20 milyon nüfuslu şehre 18.395 taksi düşmüş durumda. Ortalama alırsak 1.000 kişiye 1 taksi. Bir karşılaştırma yapmak isterseniz 3,6 milyon nüfuslu Berlin’de taksi sayısı 7 bin 500 adet.
İşin bir kent sorunundan çıkıp, siyasi bir krize dönüşmesinin sebebini ise, İBB’nin uzun süredir verdiği 5 bin yeni taksi teklifinin, Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından tam 14. kez reddedilmesine bağlayabiliriz sanırım. Buradaki hükümet temsilcilerinin sayısının 2020 başında artırılması ile hükümet ilişkili konularda söz sahibi olabiliyor.
İstanbul’un Korsanları
Bu arada şehirde 50 bin kadar da korsan olduğu söyleniyor. Ben de bir yerden bir yere yürüyerek, motorla ya da toplu taşıma ile gidemeyeceğim durumlarda baş vurduğum ulaşım maceramda 3. evre olarak korsan taksi kullanıyorum. Korsanlar hayatlarından memnun, kazançları da fena değil. Bu sistemi de elinde tutan 4-5 büyük grup olduğu söyleniyor.
Taksi meselesinin ciddi bir rant olayına dönüşmekte olduğu hissiyatı ne yazık ki bende her geçen gün yükseliyor.
Bir de moto-korsanlar var. Birdenbire pat diye önünüzde bir scooter durup, “isterseniz sizi 50 TL’ye şuraya bırakabilirim,” diyebilir yani 😊 Motosiklet ve İstanbul ise apayrı bir yazının konusu.
Sonuç / Çözüm
Bu konunun yakın zamanda resmi kurumlarca sonuca/çözüme ulaşması zor gözüküyor. Peki biz mağdur olmaya devam mı edeceğiz?
Sarı üçüncü çakranın rengiymiş ve sinir sistemini yönetirmiş. Zeka ve dehanın rengi olmak gibi pek çok olumlu özelliğinin yanında deliliğin de rengi olarak kabul edilirmiş. Kişiye zihinsel sorunlar yaşatabilirmiş 😊
Şimdi biz bu sarı taksiler yüzünden topyekûn delirmeden önce vatandaşlar olarak iş birliği yapmamızın farz olduğunu düşünüyorum. Ben takside tek başıma giderken yolda taksi beklediğini gördüğüm -bilhassa yaşlı veya çocuklu insanlara- istikametimi söyleyip, isterlerse katılabileceklerini söylüyorum sıklıkla. Asla bir ücret talebim de olmuyor. Tek başına yolculuk yapanlardan da bu yaklaşımı beklemek garip olmasa gerek. Ayrıca bir çözüm olarak evden çıkarken büyükçe bir kağıda gideceğimiz semti yazıp, boş ya da dolu geçen tüm taksilere tutmayı da düşünebiliriz. Hızlı iletişim olur. Aynı cadde üzerinde bekleşen insanlarla birlikte hareket etmek de bir çözüm.
Bir de tabii tek başına bir yerden bir yere giden araçlara da çağrımız olacak. Eğer mahremiyetlerine fazlasıyla bağlı kişiler değillerse, evden çıkarken aynı şekilde istikametlerini yazıp, ön camlarına yerleştirirlerse belki 1-2 kişiye sevap işlerler. İsteyen benzin parasına da katkıda bulunur. Bu özel araç paylaşımı (ortak kullanım) zaten uzun süredir karbon ayak izlerimizi azaltmak umuduyla, gezegenimizin selameti için önerilen bir konu. Dünyada çok yaygın kullanılan uygulamaları var. Türkiye’de de bu işe emek verenler var. Ancak henüz yaygın ve güvenilir bir uygulama çıkmış değil.
Uzun oldu biliyorum ama bu da uzun zamandır beni delirten bir konuydu neticede😊 Önerileriniz varsa paylaşmanızı isterim. Kent yaşamında konfor hepimizin hakkı. Zamanımız da sağlığımız da çok kıymetli.
İstanbulda çok ağır bir taksi sorunu ve taksici terörü var, seveplerini yazsam uzun bir yazı olur , ve hiç bir şekilde çözülmeyecek bir konuda boşuna uğraşmuş olurum, ama yinede yazacam 1. Sayı olarak uzak ara yetersiz miktarda taksi var, 2. Son zamlardan sonra taksi şoförleri ciddi olarak iyi para kazanmalarına rağmen, şehirdeki yabancıları tercih ettiklerinden , türk müşteri istemiyorlar, çünkü bi yabancıya 40 lira bile yazsa 5 dolar dedimi 90 lira almış oluyorlat 3. Kesinlikle bu taksiciler ne anlıyorlarsa müşteri seçiyorlar, galiba ne demekse iyi müşteriden anlıyorlar 4. Bi yaptırım , ceza , caydırıcı etken kalmadı, eskiden taksi durmazsa şikayet mekanizması vardı, şimdi durmuyorlar ve bahaneleri hazır, uygulamaya gidiyorum
kesinlikle çok doğru bir yazı. yetmiyor ve taksi yok. binbir kahır çekiyoruz. en son çekmeköyde işe gidebilmek için yarım saat bekledikten sonra kendimi yolda giden taksinin önüne atmak suretiyle durdurabildim. rezaletin daniskası!!!!
5. Bu işin yetkilisi belediyede bu işin çözülemeyeceğine ikna olmuş ki bu sorunu artık yok sayıyor 6. Şaka gibi ama 5-6 tane boş taksi geçerse 1-2 si duruyor, kesinlikle nereye gideceğini soruyor, çoğu zaman ben o tarafa gitmiyorum diyor 7. Ne yazık ki Akp’ nin bu sorunun çözülmesini istememesi