İstanbul Film Festivali'nde Kaçırdıysanız İzlemeniz Gereken 15 Film

Baharın müjdecisi 35.İstanbul Film Festivali geride kaldı. Bu sene süresi kısaltılıp 11 güne indirilen festivalde 62 ülkeden 223 yönetmenin toplam 221 filmi gösterildi. Festival döngüsü genelde şöyledir: Gösterilecek filmlerin açıklanmasıyla beraber minimum bütçeye maksimum sayıda film sığdırmak için yapılan hummalı bir çalışma başlar. Festivalin meşhur, ucu bucağı görünmeyen kuyruklarında saatlerini tüketip, nihayet biletleri cebine koyanlar yorgun ama muzaffer bir edayla oradan ayrılıp malum günü beklemeye koyulurlar. Sonra geriye yazarın “sinemadan çıkmış insan”ını tekrar tekrar tecrübe etmek kalır. Festival bitince de, hem zaman hem bütçe yüzünden kaçırılan filmler, eşin, dostun “abi şu film çok iyiydi, izledin mi?” sorularıyla da birleşince yollar torrent'e düşer. Yüzlerce film arasında kaybolup kararsız kalanlar için, festivalde kaçırdıysanız bir şekilde bulup seyretmenizin faydanıza olacağı 13 filmi sizler için seçtik. Sonra yok ben ödül alan şu filmi görmedim, yok ben falanca yönetmenin filmini nasıl kaçırmışım olmasın…

1- Çete / El Clan

Arjantin’de yaşayan Puccio ailesinin gerçek öyküsünü anlatıyor. Vakti zamanında cunta hükümetinde görevli babanın, hükümet dağılınca işsiz kalmasına rağmen karanlık işlerine devam etmesi ve tüm aileyi de işin içine çekmesiyle sevimli Puccio ailesi korkunç bir fidye çetesine dönüşüyor. Karışık hislerle seyredeceğiniz film, sonuyla da sizi koltuğunuzdan şöyle hafifçe bir zıplatabilir. 

IMDB Puanı: 7,2

2- Brooklyn

Geçtiğimiz Oscar ödül töreninde en iyi filme de aday olan Brooklyn; New York’a göç eden bir İrlanda göçmeni Ellis’in hikayesini anlatıyor.  Hayatına yeni bir sayfa açan genç kadın bir süre sonra iki aşk arasında kalıyor. Kafası karışık bir kadının tercihlerini izlerken kendisine kızabilir, aldatma meselesi üzerine ufak bir tefekküre dalabilirsiniz. Sevgilinizle beraber izlememeniz tavsiye olunur.

IMDB Puanı: 7,5

3- Dolaptaki Canavar / Closet Monster

Geçtiğimiz yıl Toronto’da En İyi Kanada Filmi seçilen Closet Monster, eşcinselliğini keşfeden Oscar’ın çocukluktan ergenliğe uzanan hikayesini anlatıyor.  Homofobinin yıkıcı etkileri ile çok ufak yaştan tanışan kahramanımızın zorlu aşkı tecrübe ediş hikayesinde en yakın arkadaşı, bol bol dertleştiği hamsterı Buffy. Konuşan bir hamsterın olduğu Kanada yapımı bir eşcinsel aşk hikayesini neden kaçırsanız ki zaten!

IMDB Puanı: 7,4

4- Susuzluk / Jajda

Dağ başında bir köyde yaşayan ailenin, otellerin çamaşırlarını

yıkayarak hayatlarını kazanması, su kesintileri yüzünden sekteye uğrayınca

bahçelerine bir suyu kuyusu açtırmaya karar verirler ve böylece hayatlarına bahçedelerindeki çadırda ikamet edecek olan bir baba ile sorunlu ergen kızı dahil olur. Bu özeti okuduktan sonra hala filmi izlemek konusunda kararsızsanız senenin en iyi Bulgar Filmi ödülü aldığını da ekleyeyim.

IMDB Puanı: 7,1

5- Son / The End

Gerard Depardieu’nun başrolünde oynadığı filmde, kahramanımız avlanmak için gittiği bir ormanda kayboluyor ve olaylar gelişiyor. Bir Fransız sanat filminde ne kadar gelişebilirse o kadar gelişiyor tabii ama ıssız bir ormandan çıkmaya çalışan bir adamın hikayesi her şartta heyecanlı ve merak uyandırıcı.

IMDB Puanı: 5,7

6- Francofonia

Rus yönetmen Sokurov'un Venedik'ten ödülle dönen son filmi, savaş fonunda Louvre müzesini ve Paris'i anlatıyor. Hermitage müzesini anlattığı ve tek çekimden oluşan Rus Hazine Sandığı filminden sonra Sokurov yine bir müze hikayesi ile karşınızda.

IMDB Puanı: 6,7

7- Toprağın Gölgesinde / Land and Shade

Çok uzun yıllar sonra evine dönen Alfonso ailesini yoksulluktan kurtarmaya çalışıyor. Filmin en büyük kozu muhteşem görselliği. Yönetmenin ilk filmi olan ve Cannes'dan ödülle dönmüş bir Latin Amerika hikayesini izlemeyeceksiniz de ne yapacaksınız? 

IMDB Puanı: 7,4

8- Evrim / Evolution

Fransız yönetmen Lucile Hadzihalilovic 10 sene önce ödül alarak terk ettiği İstanbul Film Festivali'ne geri döndü. Sadece kadınlar ve ufak erkek çocuklarının yaşadığı distopik bir kasaba geçen filmin mayınlı bölge kategorisinde gösterildiğini hatırlatır, hassas bünyeleri uyarırız. 

IMDB Puanı: 6,4

9- Fısıldayan Yıldız / The Whispering Star

Gezegenler arası paket teslimatı yapan Yoko'nun hikayesi. Merakına yenik düşen robot Yoko, paketlerin içine baktıkça insan olmaya dair farkları sorgulamaya başlıyor. Japonya'dan gelen bu bilim-kurgu filmi pek alışık olduğumuz cinsten değil. 

IMDB Puanı: 6,1

10- İblis / Demon

Geceyarısı çılgınlığına kapılıp bir korku filmi patlatmadan festivalin tadı tam çıkmaz. Austin'de en iyi korku filmi seçilen Demon'ın trajik yanı; filmin yönetmeni Marcin Wrona'nın, film bir festivalde gösterildiği sırada otel odasında intihar ederek hayatına son  vermesi. Bu üzücü detay ve ürkütücü film birleşince ortaya çıkan deneyim de oldukça ilginç oluyor.

IMDB Puanı: 6,5

11- Yüce Sezar / Hail Caesar

Coen Kardeşler'in istisnasız her filmini izlemek farz olduğu için Berlin Film Festivali'nin açılışını da yapan Yüce Sezar'ı anmamak olmazdı zaten. Hollywood üzerine eğlenceli bir hikaye olan Yüce Sezar'ın oyuncu kadrosu da; George Clooney, Scarlett Johansson, Tilda Swinton gibi büyük isimlerle dolu.

IMDB Puanı: 6,7

12- Belgica

The Broken Circle Breakdown ile yürekleri dağlayan, dilimize Çölde Kutup Ayısı diye çevrilen harikulade filmiyle festivalin büyük ödülünü alan Belçikalı yönetmen Felix van Groeningen'in Sundance'den En İyi Yönetmen Ödülü alan son filmi Brüksel'deki Belgica isimli barı işleten Jo'nun hikayesini anlatıyor. Zıpkın gibi, fişşek gibi bir film!

IMDB Puanı: 7,2

13- Kördüğüm / Maggie's Plan

Çocuk sahibi olmak isteyen ama uzun süreli ilişkilerde başarısız olan Maggie'nin planı, arkadaşından rica ettiği sperm ile hamile kalmaktır. Planını uygulamaya koyacağı dönemde karşısına çıkan, evli ve iki çocuk babası John'a aşık olması ile işler değişir. John'un eşi rolündeki Julianne Moore'un döktürdüğü film, festivalin en sıcak komedilerindendi.

IMDB Puanı: 6,8

14- Yolculuk / Viaje

Kosta Rika'lı bir kadın yönetmenin siyah beyaz bir aşk filmini izleme şansı insanın eline pek fazla geçmez. Hele bu kadar güzelini çok zor bulursunuz. Bir partide tanışan Luciana ve Pedro'nun doğaya yaptıkları kısa yolculuğu anlatan film, iki karakterin beraber vakit geçirdikçe yaşadıkları duygusal değişimleri son derece sakin ve stilize bir biçimde anlatıyor.

IMDB Puani: 6,7

15- Kor

Zeki Demirkubuz'un son filmi Kor'u festivalde kaçırdıysanız üzülmeyin çünkü Nisan ayında gösterime girecek. Nuri Bige Ceylan'ın Üç Maymun'unun Zeki Demirkubuz yorumunu merak ediyorsanız Kor'u vizyonda yakalayabilirsiniz. Demirkubuz'un aşk ve ihanet üzerine söyledikleri ve bunu ifade etme şekli oldukça ilgi çekici.

Popüler İçerikler

Kulis Bilgisi Sızdı: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Bu Kez de Milletvekillerini Fırçaladı
Araştırma: Türkiye'de En Çok Hangi Yemekler Sipariş Ediliyor?
İlk Buluşmada Alman Usulü Hesap Ödediği İçin Buluştuğu Kişinin Cimriliğinden Dem Vuran Kadın Tartışma Yarattı
YORUMLAR
20.04.2016

İzleriz bakalım.Festival tadı vermez ama izleriz.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ