İstanbul'dan Fırsatı Olan Gidiyor Ama Gidenler Geri Döner mi? Deprem Göçü Artar mı?

Deprem gerçeğiyle acı bir şekilde yüzleşen Türkiye'nin aklına yine Marmara Depremi geldi. Uzmanların 1999'dan bu yana uyarıda bulunduğu Marmara'da deprem tehlikesine karşı ülkenin tüm sermaye yapısının temelinin bulunduğu İstanbul'dan göç başladı. Çalışma şekillerinden, şirketlerin yoğunluğuna, hayat pahalılığından altyapıya, düzenlemeler yapılmadan İstanbul'dan göçün sınırlı kalacağı bilinirken, fırsatını bulan ise gidiyor. Kalanlar ne diyor?

6 Şubat'ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler büyük bir yıkım yaratarak 45 bin kişinin canına mal oldu. Yıkımın da ağırlıklı eski binalarda olduğu söylemleri de 1999 depremini hatırlattı.

Ekonomim'den Leyla İlhan haberine göre, İstanbul'da yaşayanlar mega şehri terk etmek isteği duyarken, eski yapıların halen çoğunlukta olduğu Kadıköy, Avcılar, Beylikdüzü, Bağcılar, Sefaköy gibi ilçelerde deprem göçünün yoğunlaştığı söyleniyor. 

Şehirden ayrılanlar, yanlarında eşyalarının bir kısmını götürmüyor. Göç edenler, yeni hayatlarında ne ile karşılaşacaklarını bilmediklerinden, İstanbul dışında maddi koşulları öngöremediklerinden, memleketlerindeki ailelerinin yanına ya da daha küçük boyutta evlere taşındıklarından depolar da bu durumun doluluğunu yaşıyor.

Evden Eve Nakliyatçılar Derneği (END) Başkanı Ali Ayılmazdır, normal dönemlerde bu mevsimde taşınmaların az olduğunu ancak şimdi yoğunlaştıklarını söylüyor.

www.thepackagingcompany.com

Ayılmazdır, önceki yıllarda bu dönemde şirketleri günde 2-3 kişi ararken, son haftalarda bu sayının ortalama 20-25 kişiye çıktığının açıkladı.

İstanbul’dan gidenlerin spesifik bir bölgeye akın etmediğini belirtirken, şehir dışında ya da başka bir şehirde evi olanların bu seçeneği kullandığını ekliyor.

haber.sol.org.tr

Genel olarak eski binalarda oturanların taşındığı belirtilirken, taşınma taleplerinin de en çok Beylikdüzü, Avcılar, Bağcılar, Sefaköy, Kadıköy, Pendik, Kartal'dan Karadeniz kıyılarına doğru olduğu vurgulandı.

Deprem risk tespitlerinin bitişiyle taşınma yoğunluğunu artması da bekleniyor.

media.angi.com

İstanbul’dan gidenlerin bir kısmı da belirsizlikler nedeniyle ilk etapta eşyalarının bir kısmını depolarda tutuyor. Bu da ister istemez, 'Dönüş olabilir mi?', 'Gidenler deneme sürecinde mi?' sorularını akla getiriyor. 

Taşınmayı düşünenlerin normal zamanlarda 1 aylık bir süreç yaşadıklarını belirtilirken, bu dönemde bir an önce taşınmaya odaklandıkları belirtiliyor.

Nakliye sektöründe de "fahiş fiyatlar" gündeme gelirken, bu gibi sorunların END üyesi olmayan şirketlerde gündeme geldiğine de dikkat çekildi.

Derneğin önümüzdeki günlerde taşınma ücretlerine yönelik de bir çalışma yapacağı belirtilirken, internet üzerinde şehirlerarası fiyatlamanın ev eşya sayısı, kat sayısı gibi değişkenlerle 4 bin ila 20 bin TL arasında değiştiği de görülüyor.

Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan da İstanbul'dan dış göçe dair, Ipsos araştırmasına da referans vererek, insanların yüzde 60-70 oranında "sağlam" yapılarda oturma isteğine dikkat çekiyor.

Ancak son yıllarda yükselen kiralar ve düşen alım gücünün de etkisiyle müstakil evler ya da daha sağlam zeminlerdeki semtlere geçmenin hızlanamadığı ancak ekonomik koşulları uygun olanların bu konuda hızlı davrandığı da belirtiliyor.

Bir şirket yetkilisi de kiralık depoları normal dönemlerde hafta 2-3 kişinin sorduğunu ancak son dönemde bu sayısının 30-40 kişiye çıktığını belirtti.

Şehirlerarası taşınmanın da arttığı, özellikle Ege Bölgesi’ne yazlık göçün yoğun olduğu, yakın olan Kocaeli ve İzmit bölgelerine bir akın görüldüğü belirtildi. İstanbul'a gelen dış göçün ise deprem bölgesinden gelenler dışında olmadığı belirtiliyor. 

Yalnızca son 10 günde İstanbul’dan çıkışların yaklaşık 20 yılın zirvesine çıktığı gözlemlenirken, İstanbul'da iç göçün yoğun olduğu bölgelerden biri de Göktürk olurken, son bir haftada bölgeye taşınanlarda yüzde 30 oranında artış görüldüğü belirtildi.

Bir yanda da İstanbul'dan gitmek isteyip gidemeyenler var.

Yapılan paylaşımlarda İstanbul'da gitmek istemenin ancak bunun sadece uzaktan çalışma ile bağlantılı olmadığı da görülüyor.

'Aklımda var ama ama bütçem buna uygun değil. Muğla'da kendime iş ve ev baktım ama fiyatlar uçmuş' diyenler gibi çalışma koşulları ve alternatiflerin sınırlı olması birçok sektörün ana merkezlerinin ya da ofislerinin yalnızca İstanbul'da olması kişileri bu düşüncelere yaklaştırmıyor dahi:

"Devlet ve kurumlar bu süreçlerin kök analizine inmeli" diyen İstanbul'da yaşayan ve çalışan müşteri hizmetleri direktörü O.D., acil eylem planıyla kayıpların azaltılması yanında kısa, orta ve uzun vadeli planlamam yapılması gerektiğini savunuyor.

Marka yöneticisi HS, İstanbul'da en acil olarak sanayi, imalat ve finans sektörlerinin başka şehirlerde merkezler oluşturacak şekilde taşınması gerektiğini, tüm binaların eski-yeni ayrımı olmadan kontrol edilmesi gerektiğini savunuyor.

İstanbul'un en büyük sorunu olan nüfus yoğunluğunun yüzde 50 oranında azaltılacak şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtiliyor. İstanbul'da bir deprem felaketinde sorunun sadece binaların sağlam kalmasıyla çözülemeyeceği de öngörülüyor.

Uzaktan çalışmanın tek başına İstanbul'da göçü sağlamayacağını düşünen hesap uzmanı OB, sosyal ortamların, iş networklerinin kurulmasının da sorun yaratabileceğini düşünüyor.

İstanbul'dan gerçek anlamda bir dış göçün sadece kişisel tercihler olmadığı ve olmayacağı anlaşılıyor. Sizce?

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

İstanbul'dan Kaçacak Kaç Kişiyiz? Uzaktan Çalışma Modeli Şehri Rahatlatırken Çalışanların Refahı Yükselir mi?
İstanbul'dan Kaçmak İsteyenlerin Ne Kadarı Bu Şehirden Gidecek?
Kentsel Dönüşümle Suadiye'de 120 Bin Liraya Kiralık Ev Gören Kullanıcı Şok Oldu
İstanbul'da Hayatın Pahalı Olmasını Arz Talep Dengesine Bağlayan Kullanıcıya Yapılan Yorumlar Düşündürdü

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
Göç İdaresi Başkanlığı Duyurdu: Türkiye'deki Suriyeli Sayısı Açıklandı
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi