Yine Gaziosmanpaşa… Küçükköy’de bir başka mahalle arasında olan sıbyan mektebine gidiyorum. Tabelasında yazan, Özel İlim Yuvası Minik Kalpler Yabancı Dil Kursu. O da bir binanın bodrum katında bulunuyor. Konuştuğum kadın, “mektebin”, 3-6 yaş arası çocuklar için olduğunu söylüyor.
“Toplam 40 öğrenci var. Değerler eğitimimiz oluyor. Esma-Ül Hüsna oluyor, 32 farzı veriyoruz, uyku adamı, tuvalet adabı hepsini değerler eğitimi kapsamında veriyoruz. Onun dışında Kuran-ı Kerim derslerimiz oluyor. Dua, sûre manalarıyla birlikte öğretiyoruz. Cüz derslerimizi bire bir Kuran öğretmenimiz veriyor. Diğer dua, sûreleri de her gün düzenli olarak tekrar yapıyoruz. Derse başlama duası Subhaneke, Kevser. Bunların hepsini her gün tekrarlıyoruz, ay sonuna kadar o çocuğa oturuyor.”
İşin aslı söylediği çoğu şeyi anlamıyorum. 3 yaşında bir çocuk için bunlar ne ifade edebilir...
Bilgi alırken bir anne ile kız çocuğu geliyor. Çocuk içeri girmek istemiyor. Defalarca “anne” diyerek ağlıyor. Annesinin kapıda beklemesi için yalvarıyor. Çocuğu alan kişi “Bir haftaya geçiyor. Allah’a emanet olun” diyerek kapıyı kapatıyor. Haberden sonra ses kaydını tekrar dinledim. Çaresizlik, bir şey yapamama hissi ağır.
herkes çocuğunu nasıl isterse öyle yetiştirir. Bu onlara kalmış. Fakat bu izbe yerlerde tacize tecavüze uğradıkları vakit hepimizi ilgilendiriyor. Bu cemaatlerin birinden bile cılız da olsa ses çıkmıyor. O sesi yine biz ve bizim gibiler çıkarıyor!!
Artık "ben karımı çalıştırmam" yok. Hayat pahalı. İstanbul'da anne de baba da çalışıyor. Özel kreşler pahalı. İmamoğlu'nunkiler var ama o da chpli. İmamoğli kreşinde vals mi öğrensin zıbyan :) İktidar için de bulunmaz nimet. Yoksa gümbür gümbür allahsız bir nesil geliyor.