Saymaz o konuşmasında, '“Siz, daha yakın zamana kadar Ayasofya İmamı Abdurrahman (Mehmet) Boynukalın’ın vaife alanının dışına çıkan açıklamalarına da ‘düşünce ve ifade hürriyeti’ dediniz. Ayasofya İmamı, cumhurbaşkanının Cuma namazını Ayasofya’da kılmasından aldığı güçle, anayasanın değiştirilmesini, laiklik maddesinin çıkarılmasını, faizin sıfırlanmasını, alanı dışında her ne varsa bunu içeren konuşmalar yaptı ve kimse düşünce ve ifade hürriyeti dışında bir tespit, ‘darbeye kalkışıyorsun’ demedi. ‘Anayasal düzeni tehdit ediyorsun’ demedi. Adnan Tanrıverdi, bugün cumhurbaşkanının danışmanı ve kurduğu SADAT adlı şirket üzerinden, yasalarımızda olmayan kontrgerilla faaliyetinin ticarî organizasyonunu yürütüyor. Diğer taraftan, aynı zamanda Türkiye’nin de içinde olduğu, İstanbul’un başkenti olduğu bir İslâm devleti hayali kuruyor. Kimse demiyor ki, ‘Kardeş, sen laik Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanının danışmanısın. Sen, kendini mi şaşırdın?’ Yani hem laik Türkiye Cumhuriyeti’nin askerî danışmanı olup hem hangi şeriat devletini hangi yetkiyle kuruyorsun?' dedi.
A Haberi'inden diğer çöplüklere kadar her gün emekli bir askere çıkarılıp stratejist adı altında hükümet övdürülür, imam, rektör, memur, eski terörist konuşur ama sırf kendileri gibi düşünmüyor diye eski asker konuşamaz. Şu an başka bir emekli amiral çıksa bu bu 103 amirali eleştirse yine hemen omuzlara alırlar.