1909 yılında, Osmanlı coğrafyasında elitler arasında Fransızca konuşmak pek popülerdi. 19. Yüzyılda Avrupalı simsarlar sayesinde Osmanlı Devleti’ne hem teknoloji, hem de kültür transferi başlamıştı ve Fransızca, özellikle de imparatorluğun son yıllarında, siyasi anlamı da olan bir dil haline gelmiş, batılılaşma yanlısı aydınlarla azınlıkların oluşturduğu basın bile Fransızca dilini kullanmıştı.
O dönem bu topraklara transfer olmuş teknolojiye dair pek çok kelime de Fransızca’dan geçmiştir ve hala da o dilde okunduğu şekliyle kullanılmaktadır: Lokomotif (locomotive), kondüktör (conducteur), ray (rail), anten (antenne), radyo (radio) gibi…
Bu bilgiler ışığında diyebiliriz ki, o dönemde ülkemizde kullanılmaya başlayan telefon, kültürüyle beraber ithal edilmiş ve “Alo” kelimesi Türkçe’ye kuvvetle muhtemel Fransızca’dan geçmiştir. Fransızlar resmi telefonlarda kibar bir selamlama ifadesi olarak “allo” kullanırlar. Fransızların telefonda “allo” kullanmasının muhtemel sebebi de, telefonun yaygınlaşmaya başladığı dönemde telefonun anavatanı olan ABD’de de telefon selamlama cümlesi olarak “Hello” kullanılmasıdır.