Uluslararası bir enstitü tarafından gerçekleştirilen son yıllık değerlendirmeye göre, İran'ın silahlı kuvvetleri, geleneksel ordu ve İslam Devrim Muhafızları Birliği olmak üzere iki ana bölüme ayrılmış durumda. Bu kuvvetler, 580.000'den fazla aktif personel ve yaklaşık 200.000 eğitimli yedek personel ile Orta Doğu'nun en büyük askeri güçlerinden biri olarak kabul ediliyor.
İran'ın ordu ve Muhafızları, her biri ayrı ve aktif kara, hava ve deniz kuvvetlerine sahip. Muhafızlar, İran'ın sınır güvenliğini sağlama görevini üstlenirken, Silahlı Kuvvetler Genelkurmay Başkanlığı, tüm askeri şubelerin koordinasyonunu sağlıyor ve genel stratejiyi belirliyor.
Muhafızlar, aynı zamanda, Orta Doğu genelinde etkin olan ve 'direniş ekseni' olarak adlandırılan vekil milisler ağına silah sağlama, eğitim verme ve destekleme görevlerini üstlenen elit bir birim olan Kudüs Gücü'nü de yönetiyor. Bu milisler arasında Lübnan'daki Hizbullah, Yemen'deki Husiler, Suriye ve Irak'taki çeşitli milis grupları ve Gazze'deki Hamas ve Filistin İslami Cihad bulunuyor.
İran'ın bu devlet dışı aktörlere sağladığı destek ve sistemlerin ölçeği ve türü, insansız hava araçları, balistik füzeler ve seyir füzeleri konusunda benzersiz bir durum oluşturuyor. İranlı uzman Fabian Hinz, bu durumu 'gerçekten eşi benzeri görülmemiş' şeklinde nitelendiriyor.
Irak 2 saatte düşmüştü ama bu sefer oyun da Rusya da var bir savaş durumunda Amerikanın işi o kadar kolay olmaz fakat şu da var İran Irak gibi efelenmez geri çekilir
global firepower da tercume edermis magazin goygoy elif camilbel mis.