Bir daha paylaşım yaparken bunları da göz önünde bulundurun deriz...Sungkyunkwan Üniversitesi'nde yapılan, stili oluşturan en temel elementlerden biri olan renk odaklı araştırmalara göre analiz edilen 179 profil (25,394 fotoğraf) sonucunda ilişkisi olan kullanıcıların daha canlı renklerde fotoğraflar paylaştığı fark edildi. Bunun yanında canlı filtreler daha dışa dönük karakterlere sahip ve narsist eğilimleri olabilen kişiler tarafından tercih ediliyor.Harvard Üniversitesi ve Vermont Üniversitesi araştırmacıları ise inceledikleri 43,950 fotoğraf sonucunda bunalımdaki insanların daha sık paylaşım yaptığını söylüyor. Bunun yanı sıra bu kullanıcıların paylaştıkları fotoğraflarda ön planda olan şey ise yüzleri ve genellikle filtre kullanmamayı tercih ediyorlar. Ancak fotoğraflara daha koyu mavi ve gri tonları hakim ve siyah beyaz fotoğrafları da tercih edebiliyorlar.Instagram ana sayfasında sonsuz yemek fotoğrafları görmekten hoşlanmıyor musun? Görünüşe bakılırsa bu tarz paylaşımlar oldukça faydalı olabiliyor. Araştırmacılara göre hazırladıkları yemeklerin tariflerini ve fotoğraflarını paylaşan kullanıcıların doğru beslenme planına daha kolay uyum sağlıyor ve daha kolay kilo veriyor. Bu şekilde kullanıcılar Instagram profillerini bir çeşit beslenme günlüğü olarak kullanıyor ve arkadaşlarından gelen beğeniler ve yorumlar da onları sağlıklı yemek seçimleri yapmaya motive ediyor.Bazı uzmanlar, sevgilileriyle çok fazla fotoğraf paylaşan kişilerin ilişkide yüzleştikleri sıkıntıları bu yolla saklamaya çalıştığını düşünüyor. 'Sevgilim', 'bebeğim', 'kadınım' gibi yorumlar da kişinin sahip olma arzusuna işaret ediyor.Penn State Bilgi Bilimleri ve Teknolojisi Koleji ve Londra King's Koleji'nde yapılan araştırmalara göre ise 25 yaşından genç kişiler profil fotoğraflarında gülümsedikleri fotoğrafları kullanmaya 25 yaşının üzerindekilere kıyasla daha az meyilli.Arkadaşlarını fotoğraflarında etiketlemeyen ve bu yolla konuşmaya teşvik etmeyen kişilerin etiketleyen kişilere oranla daha az yalnız hissettiği düşünülüyor.Selfieseverler 3 gruptan oluşuyor. 'Communicators' olarak adlandırılan ilk grup, arkadaşlarını ve takipçileri sohbet etmeye teşvik etme amacıyla fotoğraf paylaşan kişiler. “Autobiographers” isimli ikinci grup ise kimsenin fotoğraflarını görüp görmediğini umursamadan hayatlarından hatırlamaya değer buldukları anları paylaşanlar. “Self-publicists” adlı 3. gruba dahil kişilerse hayatlarının neredeyse her anını paylaşan ve tüm günleri iyi ışık arayışında geçen kullanıcılar.
çalıntı içerik 🤪
Yaw he he...