İnsanlığın Bilim ve Felsefenin Işığında Mutlaka Yanıtlaması Gereken Beyin Yakan 12 Soru

Ülke olarak tamamen maalesef bizi çok üzen ve yoran ülke gündemine odaklanmışken dünyada neler oluyor? Bilim insanları ile özellikle de felsefeciler ve etikçiler hangi soru ve sorunlar üzerine kafa yoruyor bunları sizinle paylaşmak istedim.

1. İnsanların klonlanmasına izin vermeli miyiz?

1996 yılında klonlanan koyun Dolly'i klonlanmış ilk canlıydı. Geçen süre zarfında bilim insanları meyve sineğinden, deveye onlarca türü klonladılar.  

Teorik olarak bir hayvanı klonlamak ile bir insanı klonlamak arasında çok fark olmasa da teknik olarak aşılması gereken sorunlar hâlâ mevcut.

Yine de asıl sorun, teknik sorunlar değil. Hukukî, etik ve toplumsal sorunlar. Bir insanı klonladığımızda bunun etkileri neler olacak? Bunu henüz bilmiyoruz...

2. DNA'mızı "süper insan" olacak biçimde değiştirmeli miyiz?

Burada kast edilen, birtakım kalıtsal hastalıkların yok edilmesi değil. Bildiğimiz anlamda bizi insan yapan şeyleri değiştirmekten söz ediyoruz. Bizi çok daha güçlü, çok daha hızlı yapacak değişimlerden hatta başka canlıların genleri ile insan genlerinin bir araya getirilmesinden...

Söz gelimi, bizden çok daha güçlü bir bağışıklık sistemi olan bir canlının genleri bize aktarılsa? Ya da geceleri görmemizi sağlayan gözleri başka hayvan türlerinden alsak?

Nasıl bir dünya olurdu bir hayal edin...

3. Doğacak bebeklerimizi istediğimiz gibi tasarlamalı mıyız?

Ebeveynler müstakbel çocuklarının gen dizilimine karar vermeli mi? Artık sahip olduğumuz teknoloji çocuklarımızın DNA'larını belirleme şansı veriyor. Yani, cinsiyetinden, fiziksel özelliklerine; zekâsından, karakter özelliklerine tamamen kendi istediğimiz gibi bir çocuk sahibi olabiliriz.

Ancak bunun sonu nereye varır? 'Üstün ırk' ya da 'yenilmez ordular' oluşturma gibi gayretlere girilir mi? Bunlar yanıtlanması gereken sorular...

4. İklim değişikliği sorununu nasıl çözmeliyiz?

Küresel iklim değişikliğinde, insan unsuru başlıca faktör. Sanayileşme, buna bağlı olarak hızla artan üretim ve tüketim, sera gazlarının salınımını neredeyse geri dönülemez noktaya kadar getirdi.

Peki bu sorunu nasıl çözeceğiz? Şu ana kadar yaptığımızı yapıp yeni teknolojiler üreterek mi sorunun üstesinden gelmeye çalışacağız yoksa yaşam biçimimizi değiştirip doğa ile uyumlu yaşamaya mı başlayacağız?

5. İnsanları ölmeye zorlamalı mıyız?

'Bu nasıl bir soru?', dediğinizi duyar gibiyim. Açıklayayım:

Dünyanın seçkin üniversitelerinde çalışan genetik bilimciler ve hekimler, önümüzdeki 30 yıllık süreçte yaşlanmaya ve hastalıklara bağlı ölümleri tamamen bitirebileceklerine inanıyorlar.

Bu şu demek: Trafik ya da uçak kazası (ya da diğer kazalar) geçirmezseniz veya cinayete kurban gitmezseniz ölmeyeceksiniz!

Bu durum da dünya üzerindeki nüfusun, artık gezegenin kaynaklarının yetmeyeceği oranda artacağı anlamına geliyor. Dolayısıyla kimileri böylesi bir durumda belirli yaşın üzerindeki insanların ölüme zorlanması gerektiğini öne sürüyor.

6. Ötenazi ve hekim destekli intihar evrensel bir hak olmalı mı?

Kimi insanlar ölmeyi istemeyebilir ancak kimileri de isteyebilir. Özellikle de dayanılmayacak denli acılara sahip hastalar... Ötanazi Yunancadan gelen (ευθανασία - ευ, eu, 'iyi,güzel' ve θάνατος, thanatos, 'ölüm') ve anlamı 'güzel ölüm' olan bir sözcük.

Dünyada Belçika, Hollanda, Lüksemburg, İsviçre, Kanada gibi ülkelerde ötanazi yasal olarak uygulanabilmekte. Hekim destekli intihar ise sadece Amerika Birleşik Devletleri’nin Washington, Oregon, Montana ve Vermond eyaletlerinde yasaldır.

Peki ölmek ve bunu da acı çekmeden yapmak isteyen insanlar için ötanazi ve hekim destekli intihar evrensel bir hak olmalı mı? İnsanlar kendi ölümlerini kendileri belirleyebilmeli mi?

7. Herkes küresel düzeyde asgarî gelire sahip olmalı mı?

Fransız ekonomist Thomas Piketty 'Yirmi Birinci Yüzyılda Kapital' isimli ses getiren kitabında, zenginlerden 'küresel gelir vergisi' alınması gerektiğini önerdi. Çünkü yazara göre, zengin ve yoksul arasındaki uçurum günden güne artmakta. 

Dünyanın farklı coğrafyalarında birçok insanın son derece kısıtlı kaynaklarla geçinmeye çalıştığı hatta aç ve susuz kaldığı adaletsiz dünyamızda herkesin temel ihtiyaçlarını giderebileceği asgarî bir gelirinin olması gerekir mi?

8. Hayvan haklarını insan haklarıyla eşit duruma getirmeli miyiz?

Bilimciler özellikle son dönemde hayvanların akla ve bilince sahip olduğunu, bu bakımdan insanlara oldukça benzediklerini, aradaki farkın bir nitelik değil, bir nicelik farkı olduğunu söylüyorlar. Bu da hayvan haklarını çok daha önemli bir hâle getiriyor.

Kimileri hayvanların hukukî açıdan tamamen insanlarla eşit muamele görmesi ve hayvanların deney ve ilaç testlerinde kesinlikle kullanılmaması gerektiğini belirtiyor.

9. Yapay zekânın insan zekâsını aşacak şekilde gelişmesine izin vermeli miyiz?

Bilim insanları ve mühendisler harıl harıl yapay zekâ üzerine çalışmaya devam ediyor. Yapılan projeksiyonlara göre önümüzdeki 15-20 yılda devrim niteliğinde gelişmeler yaşanacak.

Fakat insansı robotların aramıza karışması, toplumsal yapımızdan, ekonomimize pek çok olguyu derinden etkileyecek.

Öyle ki, eğer işler çığırından çıkarsa robotlar bütün ekonomik hayata egemen olabilir, insanlar kitlesel olarak işsiz kalabilir. Hatta yapay zekâ insanı köleleştirmeye ya da yok etmeye çalışabilir!

10. Yapay zekâyı tüzel kişi olarak tanımalı mıyız?

'Ne demek bu?', diye sorarsanız eğer, yapay zekâlı robotlara tıpkı hukuk önünde insanlar gibi muamele edilmesi anlamına geliyor.

Robotlar da bizim gibi haklara sahip olacaklar mı ya da sahip olmak isteyecekler mi? Bu durumda ne yapacağız? 

Hakikaten çok çetrefil bir konu...

11. Hayvanların DNA'larına müdahale edip onları geliştirmeli miyiz?

Genetik bilimi ve mühendisliğindeki gelişmelerden bahsettik. Artık insan soyu olarak elimizde muazzam bilimsel olanaklar var. Dolayısıyla hayvanları hem zihinsel hem de fiziksel olarak geliştirme olanağına sahibiz.

Düşünün köpeğinizle ya da kedinizle oturup muhabbet ediyorsunuz. Bilim kurgu filmi gibi değil mi?

12. Gelecekte yaşayacak insanlardan sorumlu muyuz?

Bu soru ilk bakışta çok da anlamlı gelmeyebilir. Fakat bireyciliğin ve pragmatizmin zirve yaptığı bir dönemde yaşadığımız için bu soru anlam kazanıyor.

Tamamen kendi yaşam şartlarımızı korumaya, sadece bugüne ve bugün kendi keyfimiz için tüketmeye mi odaklanacağız,  yoksa gelecekteki insanları (ve diğer canlıları) düşünecek miyiz? Onlara da yaşanabilir bir dünya bırakacak mıyız?

Yorumlarda görüşlerinizi belirtirseniz çok seviniriz.

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
Ayliz Duman Çok Sade Kaldı: Miss Universe 2024'te Gelmiş Geçmiş En Çarpıcı Ulusal Kostümler Giyildi!
YORUMLAR
28.08.2016

Asıl sorulması gereken soru: Birbirimizin hayatına karışmadan, başkalarının her türlü görüşüne ve tercihine size karşı saygı çerçevesinde olmak koşuluyla saygı duymalı ve diğer insanları rahatsız etmeyecek bir şekilde yaşamalı mıyız? Bu ne ya bu bir şey değil ki basit diyebilirsiniz ama yıllardır herkes bu soruya evet dese de muhteşem bir teknolojiye sahip olsakta hala bu kadar basit bir şeyi yapamayacak kadar basit canlılarız.

28.08.2016

Hayvanların DNA'larını değştirirsek olacakları bir düşünsenize!DNA'sı değişen hayvan artık farklı tür şeylerle beslenmek zorunda kalacak,besin zinciri bozulacak,çoğu hayvan türü kontrolsüz bir şekilde çoğalacak.Mantıksız.

28.08.2016

aynen düşünsene kurban bayramı ortadaan kalkar artık et yiyemeyiz

28.08.2016

tum sorunlarimizin kaynagida, cozumude teknoloji degil, insanlarin secimleridir. bugun bile dunyadaki tum insanlari belli standartda yasatabilcek kaynak fazlasiyla mevcut. tum endustriyi ve yasam seklimizi cok daha az co2 salacak sekilde yeniden duzenleyebilcek teknolojide hali hazirda mevcut. sorun problemleri nasil cozeriz degil. yada daha fazla teknoloji daha fazla sorunmu getirir yoksa tum sorunlari cozermide degil. sorun simdiki ve gelecekteki problemleri cozmek icin gereken fedakarlik ve kararliligi insan turu olarak gosterebilirmiyiz. tarihe bakarak sunu soyliyebilirim, bu konuda insan turune inancim tam, ne kadar mucize teknolojiler gelirse gelsin onunla dunyayi guzellestirmek yerine, azcik kazanc icin bencilce dunyayi ve diger insanlari yok etmekde kullanacaktir.

Pasif Kullanıcı
28.08.2016

Biz insanoğlunu yeni bir seviyeye taşımak isterken, sen imla kurallarıyla bizi neandertallara kadar götürüyorsun kardeşim? Biraz düzgün yaz şu yazını ya, bu kadar kelime hatası varken gelişemeyiz ve yazdıklarında çöp resmen, virgülleri bile kullanmayı insanları neden burada üye yaparsınız ki amk?

TÜM YORUMLARI OKU (51)