Bir sanat eseri alıp onu duvara asmak normal bir şeydir. Ama yalnızca sanatçının hayal gücünde bulunan bir sanat eserini almak kulağa garip gelir.
Bir sanat eseri alıp onu duvara asmak normal bir şeydir. Ama yalnızca sanatçının hayal gücünde bulunan bir sanat eserini almak kulağa garip gelir.
Odasındaki dağınıklığı satmak, her gencin rüyası gibi gözükür. İngiliz sanatçı Tracy Emin ise bu rüyayı gerçekleştirmeyi gerçekten başardı. 1999’da derin bir depresyona girmesine neden olan ilişkilerindeki zorluklar nedeniyle bir kaç gününü yatakta geçirmişti. Bu negatif görünen tecrübe ona bir fırsat yaratarak sonrasında adını “yatağım” koyduğu çöplerden ve artıklardan oluşan eserini açık arttırmada Charles Saatchi’ye 150 bin dolara satmıştır. Eseri satın alan kişi bu ürünü intihar niteliğindeki depresyon sembolü olarak 4 milyon dolara satmıştır.
1977’de Elvis Presley’in uyanık asistanları, Elvis’in yarısını içtiği bir bardak suyu 455 dolara satmıştır. North Carolina’daki konserlerinin bir tanesinden sonra yaşandı. Açık arttırma esnasında bardakta buharlaşmaya yakın sadece birkaç damla bulunuyordu.
2007’de Britney Spears herkesi şaşırtıp kendi kafasını tıraş edip kel hale getirmişti kafasını. Şarkıcının saçını kesen güzellik merkezinin sahipleri, saçlarını 1 milyon dolardan aşağı olmayacak şekilde satmaya karar verdi ve teklif sundu. Açık arttırma aynı zamanda toka, çakmak ve Britney’in dükkanda bıraktığı enerji içeceğini içeriyordu.
4 komik ve akıllı Avustralyalı adam eBay’deki bir açık artırmada zamanlarını satmayı başardı. 3 bin dolara eğlence dolu bir hafta sonu vadettikleri program, içecek, atıştırmalık ve güzel sohbetler içeriyordu. En komik arkadaşlarınızı toplayın ve hafta sonunda “fazladan kazanın”.
Hayır, pahalı olma sebepleri ünlü bir golf oyuncusu tarafından kullanılması değil, bir piton tarafından yutulduğu için. Yılan topları aldırmak için ameliyata girmek zorunda kaldı ve sonra bu toplar 1,400 Avustralya dolarına satıldı. Her şeye rağmen insanların böyle şeyleri satma fikirlerini nasıl bulduklarını merak ediyoruz? Satın almak isteyen insanları nasıl bulduklarını daha da çok merak ediyoruz.
2004 yılında Diana Duyser’in birkaç ısırık aldıktan sonra açıkta unuttuğu peynirli bi sandviç, Meryem Ana’nın tasvirinin üzerinde belirdiğini iddia edilerek bu “sanat parçası” 28 bin dolara satıldı.
Bu sefer bir açık arttırmada satılan şey Scarlett Johansson’ın “The Tonight Show” adlı program da kullandığı bir peçete. Mukozası ile kaplanmış peçetesi plastik poşete yerleştirilip 5,300 dolara satılmıştır. İsimsiz alıcının buna neden ihtiyacı var? Hiçbir fikrimiz yok.
2011 yılında, “Temiz Hava” adı verilen ve sadece sanatçının hayal gücünde bulunan bu eser 10 bin dolara satılmıştır. Şaka yapmıyoruz! MONA (Görünür olmayan sanatlar müzesi) adı verilen bir organizasyon sanatçının sadece hayal gücünde bulunan sanat parçalarını satıyor. Gerçek anlamda havadan elde edilmiş para.
Benzersiz bir insana dönüşmek göründüğünden daha basit. Utah eyaletinde yaşayan, Kari Smith, 10.000 dolara sıradan olmayan bir reklam alanı yarattı, kendi alnı. Dünyaca ünlü GoldenPalace.com şirketi bu sıradan olamayacak teklifi kabul etti ve sitelerinin adresi şu anda kadının yüzüne dövme olarak yapılmış durumda. Acaba Kari font büyüklüğü seçmede rol oynadı mı? Merak ediyoruz.
2009 yılında, QuinStreet şirketi eşsiz alan adı insure.com için 16 milyon ödedi. Aslında bu Guinness rekorlar kitabına girmeyi başardı. Tek bilinmeyen şey ise bu isimlerin eşsiz olup olmadığına ya da fiyatların neye bağlı olduğuna kimin karar verdiği.
Justin Timberlake’e Z-100 radyo istasyonu, kahvaltı röportajı esnasında ikram etmiş oldukları 2 parça yanmış Fransız tostu bir açık arttırmada 19 yaşındaki bir hayranı tarafından 1,025 dolara satın alınmıştır. Radyo istasyonu bu parayı bir hayır kurumuna bağışlamıştır.
Bugünlerde insanlara bir kavanoz deniz havası vermek çok şaşırtıcı bir hediye yöntemi olmayabilir, ancak o kavanozun içinde Angelina Jolie ve Brad Pitt’in nefesi olduğunu söylemek bu hediyeyi gerçekten hayrete düşürücü bir hale sokabilir. Bir ödül töreninin kırmızı halısında yaratıcı bir muhabir; bu ünlü çiftin nefeslerini depolayabilmek için onlara mikrofon yerine bir kavanoz uzattı. Sonrasında bu kavanozu bir açık arttırmada tam 530 dolara satmayı başardı. Zekice ama bir o kadar da tuhaf bir alışveriş.
Görünen o ki, alnınız reklam için satabileceğiniz tek şey değil. Connecticut eyaletinden bir aile, yeni doğmuş bebeklerinin isimlendirme hakkını eBay'de açık artırmaya çıkarttı. Tahmin edin bu garip müzayedeyi kim kazandı? Tabii ki, GoldenPalace.com. Anlaşılan o ki bir alın onlar için asla yeterli olmamış ve hayatına yeni başlayan bu bebeğe Golden Palace Benedetto adını vermişler. Aslında trajikomik bir şekilde kulağa hoş geliyor…
Yaratıcılık kokan bu pazarlama örneği ise, Ressam Justin Gignac’a ait. Bir şey satın almaya karar verirken en önem verdiğimiz şeylerden birinin paket tasarımı olduğunu kanıtlamaya karar verip, içinde çöp olan paketleri 10 dolara satmaya başladı. Sanat hayranlarının bu fikri çok beğenmesiyle beraber hediyelik eşyaların fiyatı on kat daha artarak 100 dolara yükselmiş durumda.
Günümüzde ünlüler onlarla birlikte bir yolculuğa çıkma haklarını satabiliyorlar. Böylece Leonardo DiCaprio, Virgin Galactic uzay aracında onunla birlikte bir uzay yolculuğuna çıkma şansı satan bir açık artırmaya başlattı. 2014 yılında bu eşsiz fırsat Rus iş adamı Vasily Klyukin tarafından 1,5 milyon dolara satın alındı. Tabii ki, para hayır kurumlarına bağışlanmış, ancak yolculuk henüz gerçekleşmedi ve kimse bunun olup olmayacağını bilmiyor.
Millet mal amk parayı nereye harcayacağını şaşırıyor
Genelde böyle şeyleri satın alan kişiler, 'para' ve 'zenginlik' mefhumlarını unutmuş kişiler oluyor. Mesela çok zengin bir aile düşünün. Neredeyse tüm ihtiyaçların, isteklerin ve hizmetlerin tadına bakmışlar. Dünyada neredeyse her şeyi yapmışlar ve artık paralarını harcayacak bir şey bulamıyorlar. Bu durumda geriye böyle işlere girişmek kalıyor. Bu tarz aile fertleri, o kıçı kırık ve görgüsüz halleri ile müzayedelerde, açık artırmalarda geziyor işte. Çok zengin tipler için böyle şeyler çerezlik, hobi ve eğlence oluyor.
Para var huzur yok demek ki