İnsanları Görüyoruz Ama İnsanlık Göremiyoruz: Üzerlerinde Hakkımız Varmış Gibi Hayvanları Acımasızca İstismar Ettiğimiz 14 Alan

Dünya Hayvanları Koruma Günü'nde biraz olsun farkındalık kazanıp bir şeyleri değiştirerek dünyayı daha güzel bir yer yapalım!

Kaynak: Bağımsız Hayvan

1. Doğan yavrunun süt içmesi engellenerek tüm süte üretim için el koyuluyor...

Endüstrileşmenin hayvanlarla ilgili boyutunda büyük acılar yatıyor. Bunlardan biri de süt. Yeni doğmuş yavru süt içemesin diye annesinden koparılıyor. Annenin sütü, memelerine bağlanan makinelerle sürekli sağılıyor. Bundan dolayı memesinde yaralar ve iltihaplar oluşuyor. Böylece annenin sütünün tamamına insanlar el koymuş oluyor. Doğan yavru dişiyse, annesiyle aynı döngüyü yaşamak için dar bir alanda besleniyor ve insan müdahalesiyle gebe bırakılıyor.

2. Erkek civcivler canlı canlı rendeleniyor veya torbalara koyulup boğularak öldürülüyor...

Yumurta sektörü de istismarın olduğu alanlardan biri. Erkek civcivler herhangi bir getirisi olmadığı düşünüldüğü için doğar doğmaz öldürülüyorlar. Öldürme işlemi olarak ya rendeleniyor ya da torbalara doldurulup boğuluyorlar. Bu işlemler yapılırken hayvanların bilinci yerinde oluyor.

3. Ürünler için deneye tabi tutulan hayvanlar, maruz kaldıkları işkence sonrası hayatlarını kaybediyor...

Süreceğiniz maskaranın herhangi bir yan etkisi olmaması elbette önemli ancak bunun için bir hayvanın acımasızca işkence görmesi kabul edilemez. Yalnızca kozmetik ürünleri için değil; sigara, temizlik malzemeleri, saç spreyleri ve daha birçok ürün hayvanlar üzerinde test ediliyor. Bu testler sırasında hayvanlar zehirlenerek, yanarak ve daha birçok vahşi şekilde can veriyor...

4. Hayvan bacaklarından gerilerek tüyleri yolunuyor...

Tüyleri yolunurken hayvan canlı oluyor ve yaşadığı acı nedeniyle hareket edemeyecek, karşı koyamayacak hale geliyor. Tavşan gibi hayvanların tüyleri alınmak istediğinde hayvan bacaklarından asılarak geriliyor ve öyle yolunuyor. Ceketler, yastıklar, montlar veya aklınıza ne geliyorsa; daha rahat ve sıcak bir şekilde gezinilsin diye hayvanlar bu acıya maruz kalıyor.

5. Hayvanların daha fazla doğum yapmalarını sağlamak için 'tecavüz askısı' kullanılıyor...

Domuz, koyun ve ineklerde kullanılan tecavüz askısına dişi hayvan getirilmeden önce hayvanın bedeni uyuşturuluyor. Daha sonra bir makine ile ters çevrilerek sedyeye yerleştirilen hayvanın bacakları açılıyor ve insan eliyle tohumlama işlemi yapılıyor. Böylece daha fazla et ve süt üretmenin yanı sıra denek olarak kullanılabilecek hayvan sayısı artırılıyor.

6. Bir malmış gibi hediye olarak pet shoptan hayvan satın alınıyor...

Pet shoplarda sergilenen hayvanlar da istismarın bir parçası. Genellikle birinin yakınına hediye olarak satın alınan bu hayvanlar, kendisini yalnızca mal olarak gören insanların yanında yaşamak zorunda kalıyor. Ayrıca satış aşamasındaki hayvan, kendisini seven her müşteri ile bir bağ kuruyor, duygusal olarak istismar ediliyor.

7. İpek böcekleri kozalarıyla birlikte suda haşlanıyor...

Şık bir ipek gömlek veya nevresim takımını kim istemez ki? Eminiz ki nasıl üretildiğini öğrendikten sonra siz istemeyeceksiniz! İpeği elde etmek için kelebek olmaya hazırlanan yavru ipek böceği kozasıyla birlikte suda haşlanıyor.

8. Hayvanlara en ufak hareket edebilecekleri bir alan bile verilmiyor...

Fabrika çiftçiliği toplumun ihtiyacını karşılamak için kullanılsa da bu alanda hayvanların düşünüldüğü pek söylenemez. Hayvanlar dar alanlarda tutuluyor ve hareket edebilecekleri herhangi bir alanları yok. Bu hayvanlara canlı muamelesi de yapılmaz, kötü muamele görürler. Yeni doğan bebekler annelerinden ayırılır, anne sütüyle beslenemezler. Ayrıca işlemlerde ağrı kesici uygulanmaz ve hayvanlar acı dolu işlemleri hissetmek zorunda bırakılır.

9. Faytonda çalıştırılan atın ömrü 2-3 yıl iken normal bir atın ömrü 25-30 yıl...

Turistik amaçla kullanılan faytonlar, bugün yavaş yavaş kaldırılmaya başlansa da uzun yıllar boyunca binlerce atın zarar görmesine, ölmesine sebep oldu. Olması gerektiğinden daha yoğun bir şekilde çalıştırılan atlar,  asfalt yüzünden de büyük rahatsızlıklar yaşayabiliyor. Kırık, laminitis veya enfeksiyon geçiren atlar, eğer eskisi gibi yoğun çalışmaya ayak uyduramazsa öldürülüyor. Bir başka olgu da atların ömrünün kısalıyor olması. Faytonda çalıştırılan atların ömrü 2-3 yıl kadar oluyorken ortalama bir atın ömrü 25-30 yıl.

10. Hayvanların kan revan içinde kalışları izleniyor...

Bir hayvanın diğerine zarar verişini izlemek ve hatta bunun üstünden para kazanmak ne yazık ki gizli saklı olmadan, rahatlıkla gerçekleştirilen etkinliklerden biri. Hayvanlar dövüştürülmeden önce kızdırılıyor ve birbirlerine saldırmaları sağlanıyor.

11. Sirkteki şova hazırlanmalarında elektrik şoku, kırbaç ve sopa kullanılıyor...

Sirk için hazırlanan hayvanlar rahat hareket edemedikleri küçük kafeslere koyuluyorlar. Sirke hazırlanması istenilen yavru filler annelerinden ayırılıyor ve saldırmasını engellemek için ayaklarından zincirleniyor. Sirkteki hayvanların şova hazırlanmasında bol bol elektrik şoku, kırbaç ve sopa kullanılıyor. Yalnızca sirkler değil, su parkları ve hayvanat bahçelerinde de şov için istismar ediliyorlar.

12. Nesli tükenme tehlikesi yaşayan hayvanlar bile parası ödenerek vurulabiliyor...

Yalnızca 'zevk' için hayvanların avlanması ülkemizde olduğu gibi dünyada da çok yaygın. Parasını ödeyerek hayvanları vurabiliyorsunuz. Hatta nesli tükenme tehlikesinde olan hayvanların bile parasını ödeyerek vurmanıza izin verilebiliyor. Sonrasında ise böyle komik (!) fotoğraf çekimleri gerçekleştiriliyor.

13. Yarışa hazırlanmak için bandın üzerinde koşturuluyorlar...

Yarışa hazırlanması için atları bir bantta koşturuyorlar. Koştukça hızlanan bandın üstündeki at, düşmemek için hızını daha da artırarak devam ediyor. Yalnızca bu da değil. Atlar, yarışa hazırlanırken kötü muameleye de maruz kalıyor. Geçtiğimiz günlerde at yarışlarının gerçek yüzünü gösteren bir görüntüye şahit olduk. Ünlü jokey Halis Karataş, yarış öncesinde atına sinirlenince onu yumruklamıştı.

14. Hayvanat bahçelerinde fazlalık olarak görülen sağlıklı hayvanlar öldürülüyor...

Vahşi yaşam alanlarından koparılarak hayvanat bahçesine kapatılan hayvanlar, hiçbir egzersiz ve mahremiyet alanları olmadan yaşamlarını sürdürmek zorunda kalıyor. Ayrıca hayvanat bahçelerinde 'fazlalık' olarak görülen sağlıklı hayvanlar öldürülmekte. Faytonlardaki atlarda olduğu gibi hayvanat bahçesinde yaşayan hayvanların da ömrü vahşi doğada yaşayan hayvanlara oranla çok daha kısa oluyor.

Onların da bir canlı olduğunu hatırlamanın zamanı geldi de geçmiyor mu sizce de?

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Hayvan Esaretine Artık Bir Son Verilmeli: Dünyanın Gözü Önünde Öldürülen Hayvanlar
İnsan Irkı Olarak Dünyayı Hayvanlar İçin Cehenneme Çevirdiğimizin Kanıtı Korkunç Olaylar
Hayvanlar Hakkında Öğrendiğiniz Zaman Dünyaya Bakışınızı Değiştirecek 16 Etkili Gerçek

Popüler İçerikler

Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
İki Torunlu Mücevher Kralı 30 Yıllık Eşinden Genç Sevgilisi İçin Tek Celsede Boşandı
Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
YORUMLAR
04.10.2020

Vegan ya da en azından vejetaryen beslenebilirsiniz. Kozmetik ürünlerinizi cruelty-free markalardan tercih edebilirsiniz. Hayvanlardan elde edilen hiçbir ürünü aksesuar olarak kullanmayabilirsiniz. Hayvanat bahçelerine gitmeyebilirsiniz. Sokaklarda ve barınaklarda onlarca yuva bekleyen canlar arasından biri eminim en yakın dostunuz olacak... Eğer siz onlara para kazandırmazsanız onlar da bu işleri bırakacak. Görüp, üzülüp geçmeyin lütfen, bu hepimizin gezegeni.

04.10.2020

Vegan beslenmek dışında katılıyorum

04.10.2020

insan kadar tehlikeli bir yaratik yok ya. Allah bunlari yapanlari kahretsin. basta da bizler bu tuketim cilginligi yuzunden buna sebep oluyoruz!!! tuketici tukettikce uretici de daha cok ureteyim moduna giriyor. nefret ediyorum. nefret

Hayvansal gıda tüketimi insan türü için doğal bir durum, fakat bunu hayvanlara eziyet etmeden yapmak gerekiyor. İhtiyaç olmayan hallerde hayvanlara zulmedilmesi ise tamamen yasaklanmalı. Bu arada petrol ve doğalgaz kullanıp da hayvan duyarı kasmasın kimse. Madem çok hassassın hayvansal gıdadan kendini mahrum bırakabiliyorsun, bunu diğer alanlarda da göster. Karbon bazlı yakıt kullanımı gıda olarak tüketmeye nazaran çok daha fazla hayvanı acılar içinde katletmene sebebiyet veriyor.

TÜM YORUMLARI OKU (34)