Düşünürken neden gözümüzü havaya diker, öylece kalırız? Bu size ilk bakışta pek önemli gelmeyebilir, ama bu konuyu çok ciddiye alan psikologlar var. İşin garibi, bu soruya bir cevap da bulmuşlar. Bakalım, nörolinguist adı verilen bu psikologlara göre yukarı bakmamızın sebebi neymiş...
Nörolinguistlere göre insan etkileşimlerinde yaşanan en büyük sorunlar, genellikle dinlediğimiz kişinin yaptığı göndermeyi anlayamamış olmamızdan kaynaklanıyor.
Duyusal yönelimlerimize göre duygu ve düşüncelerimizi anlatırken farklı yollar seçiyoruz.
Bir soruya cevap ararken, çözüme ulaşmak için bu üç egemen duyudan birini kullanıyoruz.
Bu soruyu cevaplarken, egemen duyularından hangisi ağır basıyorsa onunla cevap vermeye çalışacaklar. Mesela biri telefonu gözünün önüne getirmeye çalışacak, bir başkası ise ezbere çevirdiği tuşların sesini anımsayacak.
Nörolinguistler, bu esnada hastaların göz hareketlerini inceleyerek daha onlar ağzını açmadan ne düşündüklerini anlayabileceklerini fark etmiş ve bu göz hareketlerini bir sisteme bağlamış.
Yani aklınızda bulunsun, solaklar için yönler tam tersi şekilde işliyor.
Yönlere göre düşünme süreci şu şekilde işliyor:
Sağ Yukarı: Görsel olarak eskiyi anımsama
Sol Yukarı: Görsel olarak yeni imge yaratma
Sağ Karşı: İşitsel olarak eskiyi anımsama
Sol Karşı: İşitsel olarak yeni ses yaratma
Sağ Aşağı: İç sesle konuşma
Sol Aşağı: Tat veya kokuyu anımsama
Gördüğünüz gibi, aradığımız cevap çok basit. Bu yöntemi arkadaşlarınızın üzerinde bir deneyin, işe yaradığını göreceksiniz!
Bilmiyorum Allah'ım sen yardım et, tekniği olabilir.
Yukardan tüyo mu bekliyorlar ?
ben sadece sherlock için gelmiştim...