İnsanı Yok Yere Öldürebilecek Şeyler Listesine Eklenen Yeni Bir Madde: Uzayda Serbestçe Dolaşan Çöpler

İnsanlığın kısa bir süre içinde çöplük haline getirdiği uzaya dikkat çeken 2013 yapımı Gravity (Yerçekimi) filmini hatırlarsınız. Yönetmenliğini Alfonso Cuarón’un yaptığı, başrollerini Sandra Bullock ve George Clooney’nin paylaştığı filmde, atmosferde özgürce gezen atıkların yol açtığı bir kaza yüzünden, kendilerini bir anda ölüm kalım mücadelesinin ortasında bulan iki astronotun hikayesine tanıklık etmiştik. 

Peki gerçekte bu durum nasıl? Uzayda dolaşan çöpler, bizler için yaşamsal bir risk yaratıyor mu? İsterseniz bu sorulara, eldeki verilerle yanıt arayalım...

1. Tarihler 4 Ekim 1957'yi gösterdiğinde, ilk yapay uydu Sputnik 1, Sovyet bilim insanları tarafından uzaya fırlatılmıştı. Ve bu insanlık tarihinde bir dönüm noktasıydı.

2. Velhasıl, o tarihten bugüne çok şeyler değişti. Günümüzde her yıl yaklaşık 500 uydunun gönderildiği uzay boşluğu, tabiri caizse tam anlamıyla bir çöplük haline geldi.

3. Tahminlere göre bugün dünya yörüngesinde 10 santimden büyük 20 bin,

4. 1 santimden büyük 500 bin,

5. Ve (sıkı durun) 1 santimden küçük 100 milyondan fazla nesne dolaşıyor!

6. Parçaların bu kadar küçük olması içinizi hiç rahatlatmasın çünkü sadece 0,5 milimetre eninde ve saniyede 10 km hıza sahip bir parçacık, bir uzay gemisini delip astronotu öldürebilir.

7. Örneğin 1983 yılında 0,2 mm boyutlarında kuru bir boya parçacığı, Challenger uzay mekiğinin kabin camını delmişti.

8. Nasıl mı? Saniyede 10-12 km hızla, yani kurşundan daha hızlı hareket eden cisimlerin saatteki hızı 25 bin-35 bini bulabiliyor. Eğer iki cisim birbirine zıt yönde hareket ediyorsa, birinin hızı ötekine göre saatte 72 bin kilometreyi bulabiliyor.

9. Ve şu an uzayda yaklaşık 1000 adet çalışır halde uydu var!

10. Bir başka sıkıntı veren durum ise, uzay çöplüğünü oluşturan parçaların büyük bir çoğunluğu dünyanın alçak yörüngesinde, yani yaklaşık 1500 kilometreden yakında olması. En çok parçanın olduğu bölge ise 800-850 kilometre arasında. Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi’nin (NASA) verdiği bilgiye göre şu an gözlemlenebilen cisim sayısı ise yaklaşık 21 bin. Uzmanlara göre alçak yörüngede olan parçalar er ya da geç düşmeye mahkûm.

Bu atıkların oluşmasındaki en büyük neden, bilerek ya da bilmeyerek ger­çekleşen uydu patlamaları. 1986’da Avrupa Uzay Ajansı’na (ESA) ait Ariane roketinin infilakıyla ortaya 2775 parçanın yayıldığını söylersek, işin ciddiyeti daha iyi anlaşılır. Par­çalar, ilk başta roketin eski yörünge­sinde hareket ederken, dört yıl sonra dünya çevresine dağıldı.

11. Yapılan araştırmalara göre insanoğlunun yaklaşık son 60 yıldan beri devam eden uzay macerası sonucunda yörüngeye taşıdığı veya ürettiği çöp miktarı 6 bin 500 tonu buldu.

12. Uzaydaki en eski çöp ise 1958’de fırlatılan Vanguard I adlı araştırma uydusu. 16,5 cm çapındaki ve 1,5 kg ağırlığındaki bu uydu, o zamandan beri yörüngede dolanmaya devam ediyor.

13. En acayip çöplerden biri ise ilk uzay yürüyüşçüsü olan Ed White'ın eldiveni.

14. Uzayı En Çok Kirleten Ülke: Rusya

Rusya Uzay Bilim Araştırmaları Enstitüsü’nün 2013 verilerine göre, uzayı en çok Rusya kirletiyor. Uzayda kullanılmayan 15.733 adet terk edilen parça bulunduğunu belirten Enstitü, bunların 6125’inin Rusya’ya, 4627’sinin ABD’ye ve 3672’sinin Çin’e ait olduğunu açıkladı. Ayrıca uzay boşluğunda Fransa’nın 502, Japonya’nın 206, Hindistan’ın 171 ve Avrupa Uzay Ajansı’nın 90 adet kullanılmayan parçası bulunuyor. Yaklaşık 90 parça ise diğer ülkelere ait.

15. NASA’ya göre bir uzay çöpünün insana isabet etme olasılığı trilyonda bir.

Çöp piyangosunun dünyada vurduğu ilk isim ise Lottie Williams...

Yıl 1997, yer ABD’nin Oklahoma eyaleti… Sabahın erken saatlerinde yürüyüş yapmaya çıkan Lottie Williams ve arkadaşları, havadan gelen sesle bakışlarını gökyüzüne dikerler. Bir ateş topu kendilerine doğru geliyor! Ne olduğunu anlamayan Williams omzunda küçük bir darbe hisseder. Parça ona çarpıp yere düşmüştür. Neyse ki yara almadan kurtulur genç kadın. Yetkililerin yaptığı araştırma sonucunda düşen parçanın, 1996 yılında uzaya fırlatılan Delta 2 uydusunun yakıt tankına ait bir parça olduğu saptanır. Yetkililer, böyle bir olay yaşandığı için genç kadından “özür” dilerler. Uzaydan düşen bir parçanın çarptığı ilk insan olarak tarihe geçen Williams, o gün yaşadıklarını “Başıma gelen en ilginç olaylardan biriydi” şeklinde değerlendirir ve şu izlenimleri aktarır: “Ağırlığı boş bir soda kutusu gibiydi. Kumaş parçasına benzer bir görünümü vardı, ellediğinizde ise metalik bir ses çıkarıyordu.”

16. Bilim dünyası, bu büyük soruna karşı bir çare bulabildi mi?

2013 yılında Almanya’nın Darm­stadt kentinde düzenlenen Uzay Çöplüğü Konferansı’nda konuşan Avrupa Uzay Ajansı Uzay Çöplü­ğü Ofisi uzmanlarından Heiner Klinrad’a göre sorunu çözmenin tek yolu, doğrudan oraya gitmek ve yörüngeyi bu yığından, en azından yılda 5-10 büyük nesneden arındır­mak. İşte bu doğrultuda yürütülen çalışmalardan biri, Lozan’daki İs­viçre Federal Teknoloji Enstitüsü (EPFL) Uzay Merkezi’nin Swiss Space Systems (S3) şirketiyle or­taklaşa yürüttüğü “CleanSpace One” adlı uydu projesi. 

Yörüngede­ki atıkları güvenli şekilde imha et­mek amacıyla “Janitor” (Temizlik­çi) adında bir uydu geliştiren bilim insanları, projeyi 2018 yılına kadar tamamlamayı öngörüyor. Esnek bir yapıya sahip olan Janitor, uy­dulardan çıkan parçaları dünyanın atmosferine yönlendirerek nesnele­rin yanmasını sağlayacak. Avustral­yalı bir grup bilim insanıyla çalışan NASA ise lazer ışınlarında yer alan fotonların taşıdığı az miktardaki ha­reket gücü sayesinde, vurulan uzay çöpünün yörüngesinin saptırılabi­leceğine inanıyor.

17. Şu an başımızın üstünde bizden habersiz büyüyen, saatte binlerce kilometre hızla hareket kocaman bir enkaz var!

Uzay boşluğundaki çarpışmalar nedeniyle sayıları her geçen gün artan ve milyonları bulan uydu parçaları, astronotların şimdiye kadar uzaya düşürdüğü eşyaların bir kısmı atmosfere girerken yanıp yok oluyor; bir kısmı ise genelde dünyanın boş alanlarına düşüyor. Ama bu, 1997’de Oklahoma’da omzuna küçük bir uydu parçası isabet eden ve olayı yara almadan atlatan Lottie Williams kadar şanslı olabileceğimizin garantisi değil.

Kaynak: http://ekoiq.com/dikkat-uydu-dusebilir-uzayi-da-copluge-cevirdik/

Füsun AKAY

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var